Adana'da FETÖ sanığı iş adamları hakkındaki dava

Adana'da FETÖ sanığı iş adamları hakkındaki dava

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in örgütün finansmanını yönetmekten yargılandığı 103 sanıklı davanın görülmesine ikinci günde savunmaların alınmasıyla devam edildi

ADANA (AA)

- Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin aralarında terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in de bulunduğu 103 sanığın yargılanmasına ikinci günde devam edildi.

Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinde 103 sanık hakkında "FETÖ/PDY'ye üye olmaktan" ve "terör örgütüne finans sağlamak" suçundan yirmi beşer yıl hapis cezası istemiyle açılan, mahkeme salonunun fiziki koşullarının yetersizliği nedeniyle Adana Bölge Adliye Mahkemesindeki 375 kişi kapasiteli, 420 metrekarelik salonda dün görülmeye başlanan davanın duruşmasına, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile tarafların avukatları katıldı.

FETÖ'yle bağlantılı olduğu iddiasıyla aranan yurt dışındaki firari iş adamı Kemal Elibal'a para göndermek istediği ileri sürülen tutuklu sanıklardan Betül K, örgütle bağlantısı olmadığını iddia etti.

İşe başladıktan sonra Elibal ile duygusal bir ilişki yaşadıklarını anlatan Betül K, "Kemal E'nin yurt dışında işleri olduğu için muhasebeci İsmail B'ye, Kemal E. talimatıyla noterden bana vekalet verdirdi. Güvendiğim için hiçbir şey okumadım bile. Daha sonra yurt dışına çıktık. Yabancı bir şirkette beni hissedar yapmak istedi. Resmi nikahlı eşine pay vermek istemedi. Dil bilmediğim için sözleşmeyi okuyamadım. Türkiye'ye 20 Temmuz'da döndüm. Hesabımda 317 bin para olduğunu gördüm. Hesabımdaki diğer paraları ifadem alınırken öğrendim. Bankalardan mesaj bile almadım. Ona çok güvendiğim için hesabımı kullandırttım." ifadesini kullandı.

Tutuksuz yargılanan sanıklardan iş adamı Hüseyin Nuri Ç. bugüne kadar tüm okullara çeşitli yardımlarda bulunduklarını, Osmaniye'deki bir özel okula babasının isminin verilmesinin ardından bu okulun örgütle bağlantısının çıkınca ismi kaldırttıklarını söyledi.

Şirketlerinin yıllık toplam 1 milyar lira cirosunun olduğunu belirten Hüseyin Nuri Ç. savunmasından şunlara yer verdi:

"2014 yılında Bank Asya'ya ve her bankayla iş gereği çalıştık. 2012-2013 yıllarındaki çalışmalarımıza karşılık Bank Asya ile bin 7 işlem yapabildik. 2015 yılında ise şirket hesaplarımızı kapattık. Fakat benim gözlerimde görme problemlerim olduğu için aracımı eşim sürüyordu. Bu bankadan da "dıt kart" alıp otobanda geçiş için kullanıyorduk. Ben finansla uğraşan arkadaşa bu hesabı da kapatmasını söylemiştim fakat kapatmamış. 2015 yılında kapattık tüm hesaplarımızı. Afrika'ya kurban bağışı yaptığım paraların neden gittiği raporlarda belirtilmiştir. Ben bu derneğe Diyanet Vakfı ile yaklaşık 5 yıldır kurban parası gönderiyorum. Bağış yapmaya da devam ediyorum. Abdullah Gül Adana'yı bir ziyaretinde konuştuğumuzda bana 'neden vakıf üniversitesi yapmıyorsun' diye sormuştu. Ben de o gün için Kanuni Üniversitesi mütevelli heyetine girdim. Son 5 yıldır 250 üniversiteliye burs verdik şirketimiz tarafından. Burslar öğrencilerin hesaplarına şirketimiz tarafından yatırılmıştır. Ben Türk Hava Yolları'nın Houston kentine ilk seferlerine başlamasını Zafer Çağlayan ile birlikte bende katılmıştım. Ben bakanla Adana'nın ihracatı ile ilgili konuşma fırsatım olmuştu."

Tutuklu sanık Hüseyin K. ise Burç Okullarıyla iş yaptığını belirterek, "İş amaçlı bu okulun yönetimine girdim. Okul kapanınca 300 bin lira alacağım içeride kaldı. Ben bu örgüt olayları çıkınca da bu okuldaki hissemi satmaya çalıştım ama alan olmadı. Ben zamanında Adana Valisi Hüseyin Avni Çoş'un davetiyle Senegal'e geziye gittim. Benim başka bir Hüseyin K. ile isim benzerliğim olması sebebiyle başıma bazı olaylar açıldı." diye konuştu.

Tutuklu sanık Hikmetullah Y. ise ilahiyat mezunu olduğunu, yüksek lisans eğitimini daha rahat tamamlayabilmek için örgüte ait okullarda çalışmaya başladığını ifade etti.

Hikmetullah Y. savunmasında şunları söyledi:

"Aynı zamanda formasyon da yapıyordum. Ben bu eğitimleri tamamladıktan sonra bu eğitim kurumlarından ayrıldım. Sadece aileme biraz katkı olsun diye çalıştım. Bank Asya'daki hesabım kurumun maaşı hesabı olduğu için kullanıyordum. Benim ismin uzun olduğu için ben kod isimler kullandım. Benim ailemdeki herkes kendi ismi yerine kod isimler kullanır. Bizde böyle kod isim kullanmak bölgesel bir gelenektir."

Tutuklu sanık Halim T. de öğretmenlik yaptığı sürece hiç bir ceza almadığını, çalıştığı okullarda hiç bir öğrencisine farklı düşünceler empoze etmediğini ileri sürerek, "Ben 2008 yılında dershaneye gitmeye fırsat bulamayan 8. sınıf öğrencilerine ücretsiz matematik dersi verdim. Ben Bank Asya'ya kısa süreli 10 bin 820 lira para yatırdım. Bu parayı da ziynet eşyası almak için kullandım.Bu bankayı sadece tasarruf etmek için kullanıyordum." dedi.

 Duruşmaya, sanıkların ifadesinin alınmasına devam edilmek üzere yarına kadar ara verildi.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler