BARIŞ SÜRECİ VE ÇEKİLME YALANI
Sözde çözüm süreci kapsamında Türkiye kırsalındaki teröristlerin, sınırı geçerek Kuzey Irak?taki PKK kamplarına çekildiği öne sürülmüştü. Öyle ki, bazı haber ajanslarında çekilme fotoğrafları yayınlanmıştı. Ancak birkaç gün önce Van?ın Gevaş ilçesinden gelen ve basına yansıyan haber ve fotoğraflardaki görüntüler PKK?lı teröristlerin ne silahlarını bıraktığı ne de Kandil?e çekildiği izlenimini vermiyordu. PKK'nın geri çekilme görüntülerindeki teröristlerin ayakkabı ve elbiselerinin çok temiz olması da kafalarda soru işareti bırakan başka bir husus.
Geçen yıl Kato dağında askerle girdiği silahlı çatışmada ölen bir teröristin cesedinin gömüldüğü yerden çıkarılarak bir gurup PKK?li tarafından Beytüşşebap?ta teslim edilmesinin ardından Van, Şırnak ve Hakkari alanında bulunan Feraşin Yaylasında defnedilmesi için cenaze töreni düzenlendi. Düzenlenen cenaze törenine PKK?nin Sözde Van Eyalet sorumlusu Simko Derik ve tam teçhizatlı bir gurup PKK?lı terörist Ellerinde PKK paçavrası ve terörist başının posterleri ile terörist başı lehine slogan atarlarken törene Van Belediye başkanı Bekir Kaya ve BDP Van Milletvekili Nazmı Gür?de katılmışlar.
Van?ın Gevaş ilçesinde Türkiye Cumhuriyeti topraklarında, Vali yok, Kaymakam yok, bölgede ne asker, ne polis nede korucu devlet adına hiçbir kolluk görevlisinin bulunmaması, adeta bölgenin ellerinde uzun namlulu silah bellerinde bombalarla gezen PKK?li teröristlere teslim edildiğini düşünmemek elde değil.
Başbakan ? Barış süreci devam edecektir.? Diyor. Barış süreci bölgeden asker ve güvenlik güçlerinin çekilmesi midir? Barış süreci, devletten maaş alan belediye başkanı ve milletvekillerin ise hazır bulunduğu, teröristlerin gösteri, gösteriş ve gövde gösterisi yapmak üzere cesetleri gömüldükleri yerden çıkarmak ve Türkiye topraklarına getirerek ve onlara şehit sıfatı addedilerek törenler yapılmasına müsaade etmek midir?
Hayır; ?Barış süreci? aslında Türkiye?nin bölünme sürecidir. Ülkeyi terk edeceği söylenen PKK?lı teröristlerin ellerinde silah bellerinde bomba Türkiye Cumhuriyeti topraklarında dolaşıyorlar. Bir yandan iktidar kanadı, bir yandan Akil adamlar, şimdide kapı kapı dolaşan ABD büyük elçisi, ?barış süreci? diye milleti aldatıyorlar, uyutuyorlar, kandırıyorlar ve göz göre göre ülkeyi bölüyorlar. Başbakan düzenlediği mitinglerle milletten ?çözüm ve barış süreci? için destek istiyor.
Bütün bu gelişmeler, maalesef ?barış ve çözüm sürecinin? bir aldatmaca olduğu, inandırıcılığının olmadığını göstermektedir. Sürecin başlangıcında İmralı?da neler görüşüldü, PKK?ya ne gibi vaatlerde bulunuldu, Terörist başı, Kandil ve BDP?nin yüzünü güldüren ve kendinden emin tavırlarının altında yatan nedir. Bütün bunlar millet ile paylaşılmadan ?barış ve çözüm sürecine? destek istenmesinin aklı ve mantıki bir dayanağı olamaz.
Ayrıca, çekilme süreci başlamadan önce Murat Karayılan?ın örgütün askeri kanadı ile yaptığı toplantıda, sürecin ne olacağının ve ne kadar süreceğinin bilinmediği bu nedenle askeri eğitimlerin aksatılmadan devam etmesinin talimatını verdiği sızan haberler arasında.
Daha önce de PKK?nın çekilmediğini aksine militanlarını çoğaltarak daha da büyüdüğü ve güçlendiğini yazmıştık. Sözde barış ve çözüm süreci adı altında güvenlik güçlerinin müdahale etmemelerinin de verdiği rahatlıkla bölgede hareket ve manevra kabiliyetini güçlendiren ve geliştiren örgüt ve legal uzantısı yaptığı baskı ile bölge halkını sindirmiş durumda. Terör örgütü bir yandan çekiliyoruz derken diğer yanan bölgede kurduğu komitelerle haraç topluyor, yol kesiyor, trafik ve güvenlik kontrolü yapıyor.
CHP Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan, PKK?nın çekilme süreciyle ilgili olarak, PKK?nın iç yazışmalarında, ?Tamamen çekilmiyoruz, ağır silahları Türkiye?ye gömün? denildiği. Aldan, bu bilgilerin Türk istihbaratının elinde olduğu halde kamuoyundan saklandığını iddia ediyor.
Aldan?ın bu konuda Başbakan Tayyip Erdoğan?ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdiği medya ya taşınmıştı. Aldan?ın önergesinde PKK yöneticilerinin örgüt içi yazışmalarla üyelerine verdiği iddia edilen talimatlara yer verdi. Önergeye göre, PKK, iç yazışmalarında üyelerine şu talimatı verdi:
"Tamamen çekilme yok. Bölgeyi bilenler kalmaya devam edecekler. Çekilme sırasında ağır patlayıcı ve silahlar Türkiye?de gömülecek ve bu işlemler yapılırken videoya çekilecek. Tuzaklamalardan yakın köylüler haberdar edilecek. Bölgede kalan unsurlar örgüte eleman teminine devam edecekler. Bölgedeki baraj ve karakol inşaatlarına örgütsel temelde karşı çıkılacak."
TSK?nın 13 Mayıs?ta PKK?nın çekilme sürecine ilişkin yaptığı açıklamada şöyle denilmişti: ?Birlikler, geçmiş yıllarda olduğu gibi şu anda da, arazide, kendilerine emredilen üs bölgelerinde görevlerini sürdürmektedir. Ayrıca, insansız ve insanlı keşif araçları, eskiden olduğu gibi, rota değiştirmeden görev uçuşlarına meteorolojik şartların elverdiği ölçüde devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri?nin bölgede görevli unsurları, yasalara uygun hareket etmektedir. Teröristlerin sınır ötesine çekilmesine ait herhangi bir görüntü ve bilgi elimizde mevcut değildir.? Diyordu. Bu da gösteriyor ki, TSK da çekilmeye inanmıyor.
Ayrıca, PKK?nın çekilme sürecini başlattığı 8 Mayıs?tan sonra, TSK?ya hükümet tarafından yeni bir talimat verilmediğini. Bu nedenle TSK, eskiden olduğu gibi valinin oluruyla operasyon ve arazi arama tarama faaliyetleri yaptığı, Yol güvenliği ve güvenlik kontrolü gibi görevlerini ise vali talimatına gerek kalmaksızın sürdürdüğü. TSK çekilme sürecinde şu ana kadar PKK?lıların çekilme görüntüsü ve bilgisi elde etmediği için valilerden operasyon izni istemediği TSK tarafından yapılan açıklamalardaki dikkat çekici bir diğer nokta.
Milletin yıllardır beklediği, Başbakanın terörü mutlak bitirme kararlılığı. Hükümet ve İmralı görüşmelerinin ardından 21 Mart?ta terörist başının ?barış ve çözüm süreci? adı altında geri çekilme açıklaması ile 30 yıldır süren ve 40 binden fazla insanımızın ölümüne neden olan terörün biteceği ümidi 9 Mayıs?ta çekilmenin başladığı haberi ile iyice yeşermişken, iki ayı geçen bir süre içerisinde çekilme ile ilgili olarak elde tutulan bir veri bulunmaması sürecin ve çekilmenin gerçekliliğine halel düşürmüştür.
İbrahim H.SİPAHİ
15.07.2013/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.