Başbakan Erdoğan isyan etti
Başbakan, partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini kabullenemeyen muhalefete sert çıktı.
İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Başbakan Erdoğan, Nisan ayında Gazze'ye gideceğini açıkladı...
" Mavi Marmara olayından sonra muhalefet Dışişleri Bakanı Bakanı Ahmet Davutoğlu'na en ağır hakaretleri yaptı, bunlardan mahcubiyet beklemeyin, bunlardan özür beklemeyin. İsrail özür diledi, özür diler ama CHP özür dilemez. Bunların tarihinde hatasını kabul etmek, özür dilemek yoktur. Ama pişkinlik ziyadesiyle vardır''
''Biz isterdik ki böyle bir meselede muhalefet de ülkenin ve milletin yanında olsun. Biz isterdik ki böyle milli bir meselede muhalefet de bizim yanımızda yerini alsın. Biz isterdik ki bizi değil Türkiye'yi hedef alan böyle bir saldırı karşısında muhalefette dik dursun, mertçe cesur bir duruş sergilesin. Ama ne yazık ki muhalefetten bunu göremedik''
"SORUMSUZCA KULLANILMIŞ BİR DİL"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Bursa mitinginde ''Vur de vuralım, öl de ölelim'' sloganına karşı, ''Merak etmeyin onun da zamanı gelecektir'' sözlerini eleştirerek, ''Sorumsuzca dil kullanması talihsizliktir. Bahçeli'nin kullandığı bu dil 1980 öncesi öldürülen, 1980 sonrası idam edilen gençlerin hatıralarına açık şekilde saygısızlıktır. Bu dil, bu siyaset, bu tavır, Türkiye'nin ve milletimizin asla hayrına değildir. Kışkırtan, tahrik eden ayrıştıran bir dildir'' dedi.
"SENİN TERÖRİSTİN KÖTÜ BENİMKİ İYİ MANTIĞI"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Bursa mitinginde bir grubun ''vur de vuralım, öl de ölelim'' sloganına karşı ''Merak etmeyin, onun da zamanı gelecek'' dediğini belirterek, ''Bir siyasi sorumluluk taşıyan insana, böyle bir ifade yakışır mı? Yani senin teröristin kötü, benim teröristim iyi mantığıdır bu mantık'' dedi.
Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, muhalefetin çözüm sürecine yönelik tavrını değerlendirdi. MHP'nin Bursa mitingine işaret eden Erdoğan, kendilerine aynı seviyeye düşüp küfür ve hakaretlere, iftira ve hezeyanlara yanıt vermeyeceğini ancak bu partiye gönül verenlere bir şeyi hatırlatmak isteğini dile getirdi.
Kendileri ile ''yavru muhalefet'' arasında çok temel bir fark olduğunu belirten Erdoğan, mitingde, sayıları ne olursa olsun kalabalık içinden bir grubun ''vur de vuralım, öl de ölelim'' sloganı attığını hatırlattı.
Erdoğan, ''Genel Başkan da çıkıyor; son derece sorumsuz şekilde 'merak etmeyin, onun da zamanı gelecek' diyor. Bir siyasi sorumluluk taşıyan insana, böyle bir ifade yakışır mı? Yani 'senin teröristin kötü, benim teröristim iyi' mantığıdır bu mantık. Kime vur diyorsun, kimi vuruyorsun. Zamanı gelecek dediğin zaman, bununla neyi ifade ediyorsun? Bu ülkenin karşılıklı bir özgüvene, dayanışmaya, huzur ve barış içinde yaşamaya ihtiyacı varken, sen 'vurmanın da öldürmenin da zamanı gelecek' diye böyle bir ifadeyi kullanıyorsun'' diye konuştu.
Geçmişte mensubu olduğu siyasi partide bu tür sloganları atanlar olduğunu ifade eden Erdoğan, ''O zaman ben de bulunduğum makam itibarıyla, 'bizim kitabımızda ne vurmak ne öldürmek yok' der, ön keserdik. 'Çünkü biz vurmaya, öldürmeye değil, biz hayat vermeye geldik' derdik. Bizim anlayışımız bu...'' dedi.
AK Parti Gençlik Kolları'nın şu an üye sayısının yaklaşık 2 milyon civarında olduğunu hatırlatan Erdoğan, onlara hiçbir zaman teröre çanak tutacak mesaj vermediklerini, tam aksine her zaman itidali tavsiye ettiklerini vurguladı.
''Terör biterse MHP'ye istismar alanı kalmayacak''
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sizin elinizde döner bıçaklar, molotofkokteyller, taş, sopa olmayacak. Siz bilgisayarlarla konuşacaksınız, bilgisayarınızla mesajınızı vereceksiniz. Bu şekilde geleceğe yürüyeceksiniz. Her zaman sağduyuyu, soğukkanlılığı ve ağırbaşlılığı tavsiye ettik. Çünkü benim milletimin buna ihtiyacı var. Bizim işimizin vurmayla, kırmayla değil; okumayla, yazmayla, öğrenmeyle, öğretmeyle olduğunu her fırsatta hatırlattım. MHP Genel Başkanı'nın kalabalığın gazına gelip böyle sorumsuzca bir dil kullanması, çok açık biçimde bir talihsizliktir. MHP Genel Başkanı'nın kullandığı bu dil; 80 öncesinde öldürülen, 80 sonrasında idam edilen gençlerin hatıralarına açık şekilde saygısızlıktır. Bu dil, bu tavır, bu siyaset; Türkiye'nin ve milletimizin asla hayrına değildir. Kışkırtan, tahrik eden, ayrıştıran bir dil Türkiye'ye hizmet etmez, Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne hizmet etmez. Daha önce de ifade ettim; MHP Genel Başkanı çatışmadan beslenen, öfkenin, nefretin, kırıp dökmenin, bölüp parçalamanın dilinden beslenen bir siyaset izliyor. MHP Genel Başkanı yaşatmanın değil, ölmenin ve öldürmenin istismarından beslenen bir dil kullanıyor. Yaptığı bu....Bunun sebebi de çok açık ve çok net; bu ülkede terör biterse MHP'ye istismar alanı kalmayacaktır. Bunu görün. Bu ülkede acılar sona ererse MHP'ye kullanacak dil de kalmayacak. Ay yıldızlı Bayrağa sarılmış şehit cenazeleri gelmezse, MHP'ye slogan atma zemini kalmayacak. Bunu bildikleri için altlarındaki zemin hızla kaydığı, Türkiye huzura doğru ilerlediği için MHP son derece huzursuz.''
'''Birileri ciddi şekilde rahatsız...''
Erdoğan, şu anda çözüm süreci kararlılıkla ilerlerken Türkiye'de güzel ve umut verici gelişmeler yaşanırken bundan hem içeride hem de dışarıda birilerinin ciddi şekilde rahatsız olduğunu kaydederek, şunları söyledi:
''Bunların bir kısmının aşırı solda...Bunların bazıları terör örgütüne 'silah bırakma, terörden vazgeçme' diye akıl veriyor. Köşelerinde, televizyon ekranlarında terörün bitmesi, Türkiye'ye bahar gelmesi karşısında adeta üzüntüden bunlar kahroluyor. Diğer bazıları terör örgütünden doğacak boşluğu doldurmak için rol kapma noktasında alçakça eylemlere girişiyor. İşte partimize yapılan saldırı, Adalet Bakanlığı'na yapılan saldırı gibi...Aşırı soldakiler ve aşırı sağdakiler de aynı gözyaşını döküyor, aynı üzüntüyü paylaşıyor. Birbirlerinden hiçbir farkı yok, yaptıkları aynı. Onlar da terör biteceği, şehit cenazeleri gelmeyeceği, istismar bataklığı kurutulacağı için üzülüyor, gözyaşı döküyor ve çırpınıyor. Biz bu zavallıların gözyaşından hiç rahatsız değiliz. Anneler ağlamasın da bu terör baronları istedikleri kadar ağlasınlar.''
''Sanal tehditleri ortadan kaldırdık''
Ülkede on yıllardan beri suni olarak düşman üretildiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
''İrtica dediler, sanal tehdit ürettiler. Ne oldu, var mı böyle bir şey? Yok. Bölücülük dediler, sanal tehdit ürettiler. Milletin iradesine ipotek koydular. Ne oldu? Hepsi boş. Devletin bekası dediler, darbe ürettiler. Terör dediler, terörle mücadele yerine zulüm, baskı, ayrımcılık ürettiler. Toplum mühendisliği için hangi tehdit, hangi korku gerekiyorsa onu ürettiler ve toplumu dizayn etmek istediler. Biz AK Parti olarak ne yaptık? Biz milletimizle el ele verdik. Bizim toplum mühendislerimiz yoktu, bizim milletimiz vardı. Biz milletimizle beraber onların çizdiği rotada yolumuza devam ettik. Biz gönül birliği yaptık milletimizle ve tüm bu sanal, suni tehditleri de ortadan kaldırdık. Onların kırmızı kitaplarını, vesairelerini ortadan kaldırdık. Bu ifade ettikleri tehdit unsurlarını ortadan kaldırdık. Ne oluyor, var mı böyle bir şey toplumda? Yok. İşte şimdi bu elitlerin, bu savaş baronlarının, bu toplum mühendislerinin elinde tek bir bahane, tek bir gerekçe var; o da terör. Son sığınakları, son bahaneleri, son gerekçeleri, hatta son umutları bu. Eğer bu tehdit ortadan kalkarsa, eğer bu korku biterse, bu gerekçe hükmünü yitirirse işte bunların da tüm umutları suya düşecek.
Çok açık söylüyoruz: Bunlar bu ülkede on yıllar boyunca demokrasi açığından beslendiler. Bunlar bu ülkede on yıllar boyunca darbelerden, hukuksuzluktan, çetelerden, cuntalardan beslendiler. Bunlar on yıllar boyunca terör karşıtıymış gibi görünüp terörden, kandan, gözyaşından beslendiler. Hiç kusura bakmasınlar; biz bu ülkede demokrasi açığını kapattık ve kapatıyoruz. Biz bu ülkede hukuksuzlukla, çetelerle, cuntalarla cesaretle mücadele ettik ve ediyoruz. İşte şimdi de terör bataklığını inşallah kurutuyoruz, Türkiye'nin ayağındaki bu prangayı söküyor ve atıyoruz.'' AA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.