Bozdağ, 'Yaşananlar kirli bir operasyonun sonucudur'

Bozdağ, 'Yaşananlar kirli bir operasyonun sonucudur'
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'de son günlerde yaşananların siyasal bir mühendislik ve kirli bir operasyonunun sonucu olduğunu belirtti.Başbakan...


Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'de son günlerde yaşananların siyasal bir mühendislik ve kirli bir operasyonunun sonucu olduğunu belirtti.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'de son günlerde yaşananların siyasal bir mühendislik ve kirli bir operasyonunun sonucu olduğunu belirterek, "Yolsuzluk adı altında sürdürülen iftira kampanyası, siyaseti mühendisliği, kirli operasyon AK Parti'nin en güçlü noktasında AK Parti'yi vurma ve böylelikle millet ile AK Parti arasındaki gönül bağını koparmaya yönelik kili bir oyun. Bunu açıkça ifade ediyoruz" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, katıldığı bir programda basın mensuplarının rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna ilişkin sorularını yanıtladı.
Yaşananların siyasal bir mühendislik ve kirli bir operasyonun sonucu olduğunu söyleyen Bozdağ, "Çünkü AK Parti hükümetleri en güçlü noktasından vurulmak isteniyor. Türkiye'de yolsuzlukla ve yoksullukla mücadele konusunda hükümetimizin ortaya koyduğu kararlılık ortadadır. Türkiye'de faizler tek haneli rakama inmiş ise, enflasyon tek haneli rakama inmişse, lirada 6 sıfır atılmışsa, Merkez Bankası'nın rezervi 140 milyar doları bulmuşsa, Türkiye'deki bunca önemli yatırımlar hayata kazandırılmışsa, yüksek hızlı trenle Türkiye buluşmuşsa, bugün bambaşka ve muhteşem güçlü bir Türkiye varsa, bütün bunlar AK Parti hükümetinin milletin emanetine sahip çıkması, milletin vergilerini doğru kullanması, yolsuzluk ve yoksullukla mücadele etmesinin doğal bir sonucudur. Eğer Türkiye'de yolsuzluk olmuş olsaydı 234 milyar dolarlık bütçe 784 milyar dolara çıkmazdı. Güçlenen bir Türkiye var. Güven ortamının hakim olduğu bir Türkiye var. Böylesine bir Tükiye'den rahatsız olan çevreler de var. İsteniyor ki Türkiye'de istikrar bozulsun, güven ortamı bozulsun, IMF kapasında dilenen yeni bir Türkiye ortaya çıksın" diye konuştu.
Türkiye'nin artık dünyada söz sahibi bir konumda olduğunu ve bunu çekemeyen güçlerin bulunduğunu ifade eden Bozdağ, "Bugüne kadar ne yaptıysak milletin önünde yaptık. Milletimiz de her seçimde bunlara dair değerlendirme yapmıştır. Yolsuzluk adı altında sürdürülen iftira kampanyası, siyaset mühendisliği, kirli operasyon AK Parti'nin en güçlü noktasında AK Parti'yi vurma ve böylelikle millet ile AK Parti arasındaki gönül bağını koparmaya yönelik kirli bir oyun. Bunu açıkça ifade ediyoruz. Bunun bütün boyutlarıyla milletimiz tarafından görüleceğini biliyoruz. Bizim alnımız aktır, başımız diktir. 11 yıldır iktidardayız biz. Hem belediyelerde hem merkezi hükümette Türkiye'nin bütçelerini yönetiyoruz. Bu kadar zamanda Türkiye'de AK Parti'ye dönük elle tutulur bir yolsuzluk iddiası atılmadı. Şimdi de bir şey yok. Bakanlarımıza dönük bir şey yok. Aileleri, çocukları üzerinden bakanlara, onun üzerinden de AK Parti'ye dönük bir operasyon vardır. Bunun zaman içinde ortaya çıkacağına ben inanıyorum. Bu millet her zaman oyunları, tuzakları bozmuştur. Bunu da bozacaktır. Şüphemiz yok. AK Parti gazete manşetleri ile, kasetlerle iktidara gelmedi. Tehdit ve şantajlarla iktidara gelmedi. Dış güçlerin veya karanlık odakların kirli ittifakları sonucu iktidara gelmedi. Herkese ve her şeye rağmen aziz milletimizin gönülden desteği ile duası ile iktidara gelmiştir. Bugün de gücümüzün kaynağı milletimizin desteği ve duasıdır. Biz bu güç kaynağı ile yolumuza bundan sonra da devam edeceğiz. Bundan sonra atılacak manşetler, yapılacak yayınlar, kirli hesaplar ne olursa olsun biz onları boza boza yolumuza devam edeceğiz. Bütün bu oyunların ana nedeni Türkiye'nin huzur ortamını, istikrarını bozma, Türkiye'yi eski günlerine döndürme çabalarıdır. Bu çabaları boşa çıkaracağız" dedi.
Kabine değişikliğiyle ilgili iddiaları da yanıtlayan Bozdağ, "AK Parti hükümetleri milletimize başarı ile hizmet etti. Zaman zaman Sayın Başbakanımız hükümetlerle ilgili değerlendirmeler yaptı. Bundan sonraki zaman içinde bir değerlendirme olur mu olmaz mı bununla ilgili karar yetkisi Başbakanımıza aittir. İftira kampanyalarına dönük adımlarla, AK Parti'ye dönük operasyonlarla alınacak kararlar değildir" şeklinde konuştu.

BOZDAĞ: ?SANATI DAHA İYİ HALE GETİRME NOKTASINDA İMKANLARIMIZ ÇOĞALDIKÇA ÇOK DAHA FAZLA FAYDAMIZ OLACAKTIR"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İstanbul?da Selahattin Kara?nın ?İstanbul Resimleri? sergisinin açılışına katıldı. Bozdağ, ?Sanatı daha iyi hale getirme noktasında imkanlarımız çoğaldıkça çok daha fazla faydamız olacaktır" dedi.

İstanbul?da Milli Saraylar Dolmabahçe Sanat Galerisi?ndeki Selahattin Kara?nın ?İstanbul Resimleri? adlı sergisinin açılışına, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Beşiktaş Jimnastik Klübü (BJK) Başkanı Fikret Orman, 19. dönem Doğru Yol Partisi Samsun milletvekili Mehmet Çebi, ressam Selahattin Karan, çok sayıda davetli ve gazeteciler katıldı.
Bozdağ ilk olarak ressam Karan ile birlikte sergiyi gezdi. Daha sonra Bekir Bozdağ sergiyi gezerken Fikret Orman ile bir süre sohbet etti. Daha sonra konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ?Sanat konusu üzerinde o kadar üstadın yanında benim detaylı bir değerlendirme yapmam, doğru olmaz. O noktada kifayetsizliğimiz de ortadadır. Sanat ve sanatçıların ortaya koyduğu her türlü eser, sevgi, saygı, barış, ilgi ve kültürle bir dünyanın inşa edebileceğini hepimize gösteren en somut örneklerdendir. Eğer sanat ruhuyla bunların gözüyle etrafta olup bitene baktığımızda o incelik, hassasiyet ve zarafetle el attığımızda eminim ki her tarafın bir güzellikle, muhteşemlik ile ve iyilikle donatılacağını hepimiz görebiliriz. Bu açıdan da ben sanatçıların, ülkelerin, insanların, toplumların, şehirlerin, kentlerin ve medeniyetlerin şekillenmesinde çok önemli katkıları olduğuna inanıyorum. Onları tebrik ediyorum ve hayranlıkla onları izliyorum? dedi.

?SANATI DAHA İYİ HALE GETİRME NOKTASINDA İMKANLARIMIZ ÇOĞALDIKÇA ÇOK DAHA FAZLA FAYDAMIZ OLACAKTIR"
Başbakan Yardımcısı Bozdağ konuşmasını şöyle sürdürdü:
?Her eserin önünde acaba ne kabiliyettir, ne muhteşemliktir. Bunu yapan akıl, kalp, irade diye, bu eserleri vücuda getirenlere ben her defasında hem şükranları mı hem de hayranlıkları mı dile getiriyorum. Değerli sanatçımız Selahattin Bey ile bu eserleri gezerken, İstanbul?un her köşesini sanki canlı canlı gezmiş gibi oldum. Birdenbire gözümün önünde İstanbul canlanıyor. Bu tablolar bugün gözümüzün önünde İstanbul?u yaşayanlar olarak canlandırırken, bizden sonra gelecek nesiller bakımından da tarihteki İstanbul?un nasıl olduğuna ve yaşandığına dair güzel fikirler verecektir. O yüzden bu tablolar bir noktada İstanbul?un bazı yerlerini ölümsüzleştiren, onu geleceğe aktaran ömrünü ve yaşını uzatan bir fonksiyonda icra etmektedir. Onun içinde tebrik ediyorum. Hepimiz İstanbul?un ve Türkiye?nin her bir yerinin geçmişte orijinal yapısının nasıl olduğu güzelliklerinin neler olduğu diye araştırma yaparken araştırma yapıyoruz. Daha çokta çizilenlere bakıyoruz. Resimlere ve sanatçıların ortaya koyduklarına bakıyoruz. Oradan o orijinal yapıyı yeniden nasıl ihya ederim arayışı içerisindeyiz. Keşke geçmişten günümüze bu anlamda çok büyük koleksiyonlara sahip olsak ve hazinelerimiz olsa imkanlarımız çoğaldıkça bunları daha iyi hale getirme noktasında faydalarımız elbette çok daha fazla olacaktır.?
Konuşmasının ardından sergi, Bozdağ, Kara, Meriç ve protokol tarafından kurdele kesilerek açıldı. Daha sonra ressam Selahattin Kara, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ?a tablo hediye etti. Otuzun üzerinde kişisel sergi açan Selahattin Kara'nın "İstanbul'un Resimleri" sergisi, Beşiktaş Milli Saraylar Dolmabahçe Sanat Galerisi'nde saat 10.00 ile 18.00 saatleri arasında 30 Aralık 2013 tarihine kadar görülebilecek.

BAKAN BOZDAĞ: "EĞER ANAYASA MEVCUT ANAYASA, EĞER KANUNLAR MEVCUT KANUNLAR İSE İKİ AYRI KARARI KİMSE BANA İZAH EDEMEZ"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, KCK davasında tutuklu bulunan vekillerin tahliye talebinin reddedilmesiyle ilgili olarak, ?İstanbul 13. ağır ceza mahkemesi tahliye kararı verirken, Diyarbakır?da mahkemelerin tahliye reddi yönünde karar vermesini bir hukukçu, bir siyasetçi olarak anlamam mümkün değildir. Eğer anayasa mevcut anayasa, eğer kanunlar mevcut kanunlar ise iki ayrı kararı kimse bana izah edemez? değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyarbakır yürütülen KCK davasında tutuklu vekillerin tahliye talebinin reddedildiğinin hatırlatılması üzerine, ?Hukuk devleti herkesin eşit olduğu, hukukun üstünlüğünün herkes için geçerli olduğu, mahkemelerin de hukukun üstünlüğünü ayakta tuttuğu devletti. Eğer anayasa birse, kanun birse, bu anayasa ve kanunu uygulayanların sayısı ne kadar çok olursa olsun uygulamanın da birbirine örtüşmesi lazım. Anayasa mahkemesinin bireysel başvuru kararı üzerinde verdiği kara sonucu İstanbul 13. ağır ceza mahkemesi tahliye kararı verirken, Diyarbakır?da mahkemelerin tahliye reddi yönünde karar vermesini bir hukukçu, bir siyasetçi olarak anlamam mümkün değildir. Eğer anayasa mevcut anayasa, eğer kanunlar mevcut kanunlar ise iki ayrı kararı kimse bana izah edemez. Hukuk herkese eşit uygulanmalı. İstanbul?da da, Ankara?da da, Diyarbakır?da da. Ben mahkemenin bu konunda verdiği kararı hukuka uygun bir karar olarak değerlendirmiyorum. Umarım mahkeme bu kararını itirazlar doğrultusunda düzeltir, yenden değerlendirir. Hukuk devletine, anayasaya aykırı bir uygulamadır diye düşünüyorum. Eğer mahkeme haksızlığı ortadan kaldırmaz ise bir yanlış var ise o yanlışı düzeltmek de parlamentonun görevidir? dedi.
Bozdağ bir soru üzerine tutuklama konusunun bir tedbir olabileceğini ancak esas olanın bütün sanıkların tutuksuz yargılanması olduğunu ifade ederek, ?
Ama maalesef Türkiye?de bazı olaylar nedeniyle tutuklama adeta cezaya dönüşen sonuçlar ortaya koydu. Onun için biz tutuksuz yargılanmanın esas olduğu, tutuklamanın istisna olduğu bir uygulamanın Türkiye?ye daha da yakıştığına inanıyoruz. Ama son tahliyelere baktığınız zaman ya da tahliye edilmeme kararına baktığınız zaman o zaman insan tabii aynı kanun varken farklı kararlar otaya çıkmasını bir hukuk devleti açısından farklı değerlendiriyor. Darbe teşebbüsünde bulunmuş olanlar tahliye edilirken henüz yargılananların tahliye edilmemiş olması da ayrı bir garabettir? şeklinde konuştu.
Bekir Bozdağ Adli Kolluk Yönetmeliği?nde yapılan değişiklikle ilgili sorular üzerine şunları söyledi:
?Bu kuvvetler ayrılığı ilkesine ters düşen bir durum değildir. Bizim yasalarımızda adli kollukla ilgili yasada yer almayan hususların yönetmelikle düzenleneceği ifade edilmektedir. Bu yönetmeliği dün de yapan hükümetti, değiştiren yine hükümettir. ?Dün biz yaptığımızda bu yönetmelik doğruydu, bugün yok kardeşim yanlıştı? diye değerlendirme yapmak son derece yanlıştır. Yönetmelikte yapılan değişiklik anayasa ve yasalarımıza uygun bir değişikliktir. Bu soruşturmalarla ilgili daha önce de söyledim soruşturmanın gizliliğini ihlal eden pek çok hadise yaşandı. Bir yandan şu söyleniyor ?haber verirsek soruşturmanın gizliliği ortadan kalkar?. ?Emniyet müdürü hırsızı kollayabilir ama polis kollamaz, vali hırsızı koruyabilir ama savcı kollamaz? gibi bir yaklaşım kabul edilebilir değildir. Ama bazı gazetelerin muhabirleri, yöneticileri bu gizli dosyaların tamamından haberdarlar. Yani devletin valisi, emniyet müdürü, bakanı haberdar olursa yolsuzluk soruşturması tehlikeye düşer diyenler bunları gazeteler, muhabirler bunları ortaya koyduğunda soruşturmanın selameti tehlikeye düşmüş olmuyor mu. Bir soruşturmada gizlilik varsa o gizlilik herkesin uyması gereken bir gizliliktir. Bu belgeler dosyadadır. Bu evrakların fotokopileri nasıl oluyor da bazı gazetecilerde dolaşıyor. Birisinin bana bunu izah etmesi lazım. Bunu kim verebilir, soruşturma evrakı kimin elindeyse onlara bakalım. Birinci derecede savcıların elindedir. İkincisi yazan zabıt katiplerinin haberi olabilir. Adli kolluk görevi yapanlar. Eğer bir sızma varsa bunların içinde birileri tarafından sızmış olabilir. Öyle ise bizim böylesi hukuk ihlali olan bir eylem varsa bununla ilgili suç duyurusunda bulunmak yadırganacak bir durum değil. Her kimse bunların araştırılması tespit edilmesi ve suçları sabit olduğu zaman cezalandırılmasını ben yargıdan talep ediyorum. Esasında bunlarla ilgili suç duyurusunda bulunmama da gerek yok?
Bozdağ, emniyet müdürlerinin yerlerinin değiştirilmesi ile ilgili olarak ise ?Bir yerde idari bir tasarrufta bulunmak gerekirse bu olabilir. Onları atayan irade görevden de alabilir. Atarken bunun altında bir şey aranmadığı gibi görevden alırken de bir şey aranmaması gerekir. Bazı kamu görevlileri hakkında ?görevi kötüye kullanma? iddiaları varsa bu iddiaları soruşturmak ülkeyi yönetenlerin görevidir. Görevi kötüye kullandıklarına ilişkin iddiaları soruşturmak üzere görevlendirmeler yapıldı, bu soruşturmaların selameti açısından görev değişiklikleri yapıldı? ifadelerini kullandı.

DOĞAN CAN CESUR

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.