CHP’li Türkmen, “Hak Ve Özgürlüklerimizi Kaybetme Lüksümüz Yok”
“Cumhuriyetin ilanı ile birlikte, Büyük lider Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş medeniyetlere ulaşma hedefi doğrultusunda bir bir hayata geçirdiği devrimleri; kadınların sosyal-kültürel alanlarda, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında, toplumsal yaşamda ve siyasette erkeklerle eşit haklara sahip olmasını sağlamıştır.
Toplumsal yaşamımızın temel direğini oluşturan kadınların, hakları ve statüleri konusunda daha Cumhuriyetin ilk yıllarında ileri sürülen görüşler ile uygulamaya konan ilkeler ve haklar uzun yıllar sonra insan hakları bildirilerinde ve uygar ülkelerin anayasalarında yer alabilmiştir.
Atatürk ve devrimlerinin kadınlara sağladığı kazanımlara rağmen, günümüz Türkiye’sinde ise kadın-erkek eşitliğine yönelik uygulamalar ne yazık ki, çağdaş dünyanın çok gerisinde kalmıştır. Cinsiyet ayrımcılığı, istismar, şiddet, kadın cinayetleri, erken yaşta evlilikler ve benzer sorunlar bu ülkenin birincil gündem maddelerini oluşturmaktadır.
Bu sorunların bitirilmemesi aksine artarak devam ediyor olmasının en büyük sebebi de bilinçli ve sistematik bir biçimde sürdürülen mevcut politik çizgidir. Siyasi iktidar, başta kadın hakları olmak üzere her türlü demokratik hak ve özgürlüğü fiilen bir bir yok etmektedir. Söylem, eylem ve politikalarıyla kadının Anayasa ve yasalardaki haklarını ve özellikle de pratikte, toplum içindeki görünürlüğünü yok etmeye çalışmaktadır.
Fırsatçılığa dönüştürülen darbe girişimi de bahane edilerek, çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle parlamento devre dışı bırakılmakta, rejim tartışmalarıyla başkanlık sistemine zemin hazırlanarak ülke, adım adım tek adam yönetimine doğru sürüklenmektedir. Dönüştürülmeye çalışılan sistemde de herkesten önce kadınların kaybedeceği, fiilen alınan hakların hukuken de alınacağı gayet açıktır.
Tüm bu olumsuzluk ve sorunlar karşısında; hem kadın hakları için hem de ülkenin aydınlık geleceği için Atatürk devrimlerine ve Cumhuriyetin tüm kazanımlarına sahip çıkmak zorundayız. Demokrasiye, Cumhuriyete, eşitliğe bireysel hak ve özgürlüklere inanan ve başta kadınların en ön safta yer alacağı tüm sivil ve siyasal yapılar ile birlikte azimle yılmadan mücadele etmek zorundayız. 82 yıl önce birçok Avrupa ülkesinden önce kazandığımız hak ve özgürlüklerimizi günümüz Türkiye’sinde kaybetme lüksümüz yoktur. Bu, geçmişimize ve geleceğimize karşı en büyük görev ve sorumluluğumuzdur”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.