'Cinayât-ı İttihadiyeden bir nebze'

'Cinayât-ı İttihadiyeden bir nebze'

Derviş Kaptanzâde Ali Necati'nin 1912 yılında kaleme aldığı İttihad'ın İç Yüzü, Cinayat-ı ittihadiyeden Bir Nebze adlı eser, yazarın şahit olduğu...

Derviş Kaptanzâde Ali Necati'nin 1912 yılında kaleme aldığı İttihad'ın İç Yüzü, Cinayat-ı ittihadiyeden Bir Nebze adlı eser, yazarın şahit olduğu yolsuzlukları, baskıyı ve hukuk mücadelesini anlatıyor. Olaylar hayli tanıdık!

Meşrutiyet ilan edildikten sonra, Evkaf Nazırlığı'ndaki çürümeye karşı ıslah çalışmaları yapmak üzere Muhasebe Müdürlüğü'ne atanan Ali Necati Efendi, iktidardaki İttihat ve Terakki yönetimini yolsuzluk iddialarıyla suçlayınca, sıkıyönetim mahkemesinde yargılanmak üzere tutuklanır.

Yolsuzluk, hakaret ve mürtecilikle suçlanan Ali Necati Efendi'nin davası, Meclis'e siyaseten konu olursa da, sonuçta yalnızca hakaretten hüküm giyer ve yolsuzluk dosyaları, II. Meşrutiyet'in ateşli ve kanlı siyaset mücadeleleri içinde unutulur. Ali Necati Efendi, İttihat ve Terakki iktidardan düşünce, 1912 yılında, İttihadın İç Yüzü kitabıyla iddialarını ve uğradığı baskıları dile getirmiştir.

Ali Necati Efendi'nin kitabı, iktidar, yolsuzluk ve siyasi baskı sarmalının, döneminde yazılmış tanıklığıdır. İttihat ve Terakki örgütüne, ilk kez, hürriyet, yurtseverlik, milliyetçilik gibi soyut kavramlar üstünden değil, gündelik yaşamın içinden, çıkar kavgası ve hukuk mücadelesi alanından saldırmaktadır.

Bugüne dek sadece Osmanlıca bilenlerin okuma şansı bulduğu eser Heyamola yayınlarınca günümüz Türkçesine çevrildi. Kitabı yayına Kudret Emiroğlu hazırladı.

Kitapta o gün Meclis'te mebuslmar arasında yaşanan tartışmalara ve konu içeriklerine bakınca size pek de yabancı gelmediklerini hissediyorsunuz. Aslında yüzyıl içinde pek çok şey değişirken bazı şeylerin değişmediğini algılıyorsunuz demek daha doğru bir tanımlama olacak sanırız.

Yayınevi kitap için, "Demokrasi ve hukuk arayışında Jakoben ?inkılapçılığın?, toplumsal ve siyasal yapılanmamız içinde iktidar-ekonomik çıkar-partizanlık birliğine teslim oluşunun hikayesi, bizi, İttihat ve Terakki hareketi ve geleneği üstüne bakış açımızı ayakları üstüne oturtmaya ve bir kez daha efsanelerin yerine eleştirel gerçekçiliğin peşine düşmeye çağırmaktadır" diyor.

Kitabı okuduğunuzda bu tanımlamanın hiç de abartı olmadığını söylemek mümkün. Tabi ki olaylara Derviş Kaptanzâde Ali Necati'ye bu kitabı yazdıranlarla aynı gözden bakmıyorsanız...

Tabi ki kitabı okurken, yazar Derviş Kaptanzâde Ali Necati'nin tarafsız olmadığını ve salt meslek etiğiyle yola çıkmadığını unutmamak gerekiyor. Tüm tarihi eserlerde olduğu gibi bu eserde de olaylara yanlı bakıldığını ihmal etmeden işaret edilen noktalara dikkat edilmeli.

Ancak şu nokta önemli ki yazar İttihatçılar iktidardan düştükten sonra kaleme aldığı kitabında onlara karşı kullandığı sert üsluba onlar daha iktidarda iken kaleme almış olduğu resmi yazılarda da rastlıyoruz. Yani yazarın İttihatçılar güçlü iken de aynı şeyleri söylemiş olması kitabın içeriğinin bir iftira metni olmayabileceğini  gösteren ince bir ayrıntı.

Bu gözle okunduğunda eserin yalnız Osmanlı Tarihi için değil günümüz Türkiye'sinin siyasi arka planında dönen çekişme açısından da önemli kaynaklardan olduğu yadsınmaz bir gerçek.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler