Cumhurbaşkanı Erdoğan: İşte söylüyorum, Cumhur İttifakı'nın adayı Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İşte söylüyorum, Cumhur İttifakı'nın adayı Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Kılıçdaroğlu'na) Ha bire 'Cumhur İttifakı'nın adayı belli olsun' diyorsun. İşte söylüyorum, Cumhur İttifakı'nın adayı Tayyip Erdoğan." dedi.

İzmir

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, sürekli "seçim tarihi belli olsun" dediğini belirterek, "İşte söylüyorum, seçim önümüzdeki yıl Haziran ayının ortasında yapılacak. Kaçacak yerin yok Bay Kemal. Ha bire 'Cumhur İttifakı'nın adayı belli olsun' diyorsun. İşte söylüyorum, Cumhur İttifakı'nın adayı Tayyip Erdoğan." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziemir Fuar Alanı'nda düzenlenen AK Parti İzmir İl Danışma Toplantısı'na katıldı.

İzmirlilerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, "Ülkemize geçtiğimiz 20 yılda nasıl asırlık eserleri ve hizmetleri beraberce kazandırdıysak, inşallah büyük ve güçlü Türkiye’yi de yine birlikte inşa edeceğiz. Dağlarında açan çiçekleri, sırmalar saçan altın güneşi, uğruna canlar feda edilen istiklaliyle bu gazi şehir, milli mücadelede düşmanı denize döktüğümüz yerdir. İnşallah büyük ve güçlü Türkiye güneşinin ilk ışıklarının yükseldiği yer de burası olacaktır." diye konuştu.

İzmir'den bu hedeflerine, bu vizyonlarına uygun daha kuvvetli, daha samimi, daha coşkulu bir destek beklediklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Maalesef bu şehir bir süredir, kendini temsil edenler bakımından talihsizlikler yaşıyor. Malum, İzmir'in, CHP'nin de başında olan bir milletvekili var. İzmirli vatandaşlarımın kendilerini temsil etmesi için Meclis'e gönderdiği bu zat, İzmir'in yolunu dahi bilmiyor. Bu şehrin milletvekilli olmasına rağmen bizim kadar İzmir'e gidip gelmiyor. İzmir'in derdiyle dertlenmek yerine, mesaisinin çoğunu Silivri'deki millet ve memleket düşmanlarını yargıdan kaçırmak, Türkiye'yi yabancılara şikayet etmek, terör örgütlerine payandalık yapmak için harcıyor.

Bu şehrin yerel yönetimler kaynaklı sorunlarına çözüm geliştirmek yerine, şahsımızla ve aile fertlerimizle ilgili sürekli yeni iftiralar üretiyor. Bugün bir dava daha kazandık, sağ olsun. O böyle yaptıkça biz de davaları kazanıyoruz. Nihai kararlar geldikçe onları da uygun olan yere, Bay Kemal'in adına hayır yapıyoruz. Kendisi daha önce İstanbul milletvekilliği yaptı ama oranın da ilçelerini bilemeyecek kadar seçildiği yerden habersizdi. Daha vahimi bu zat, bazı şehirlerimize ayrı ülke diyecek, bazı şehirlerimizi başka bölgelerde sanacak kadar Türkiye'den de habersiz."

"Ülkenin ve milletin geleceği adına hiçbir çabasını görmedik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için şunları kaydetti:

"Eline ne tutuşturulsa belge diye kürsüde sallayan, her seferinde mahcup olduğu halde yalandan ve iftiradan vazgeçmeyen bu zatın bugüne kadar ne seçildiği şehirlere ne de ülkeye ve millete hiçbir hayrı dokunmadı. Devletteki tek müktesebatı, Genel Müdürlüğünü yaptığı SSK'yı batırmaktan ibarettir. Siyasi kariyerinde ise kasetle geldiği genel başkanlık koltuğunu korumak dışında, ülkenin ve milletin geleceği adına hiçbir çabasını görmedik. Kırıklarla, başarısızlıklarla dolu siyaset karnesine rağmen, bu zat şimdi de Cumhurbaşkanlığı peşinde koşuyor. Bunu da çıkıp adam gibi, delikanlıca yapmak yerine, tıynetine uygun şekilde, sütre gerisinden, dolambaçlı yollarla gerçekleştirmeye çalışıyor. Meramını doğrudan millete anlatmak ve desteği halkımızdan istemek varken, siyasi ikbalini yabancı büyükelçilerin inayetinde arıyor. Gerçi hakkını da yememek lazım. Cehaletinden kaynaklanan gafları ve kurnazlığından mülhem çelişkileriyle bizleri zaman zaman güldürmüyor, eğlendirmiyor da değil. Ama bu da bir yere kadar. Ülkenin yönetimine talip olmak, CHP grup kürsüsünde, gece yarıları sosyal medyada, masasının etrafına ve altına doldurduğu şürekası önünde şaklabanlık yapmaya benzemez. Artık masa etrafında top çevirme, ortaklarını idare etme adına milleti oyalama devri geride kaldı. Vakit karar verme vakti."

"İftira ve hezeyanlarını sürdürerek yine topu taca atmaya çalıştı"

Partisinin geçen haftaki Grup Toplantısı'ndaki konuşmasında, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na açık ve net bir çağrıda bulunduğunu anımsatan Erdoğan, "Çağrımızın amacı, hem bu zatı hem partisini hem de CHP'ye oy veren vatandaşlarımızı büyük bir yükten kurtarmaktı. Ama kendisi sorularımıza dürüstçe cevap vermek yerine, iftira ve hezeyanlarını sürdürerek yine topu taca atmaya çalıştı. Biz de hafta sonu Kızılcahamam'da çağrımızı tekrar ettik." dedi.

Kılıçdaroğlu'na, milletvekili seçildiği İzmir'den aynı davetini bir kez daha yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bay Kemal'e diyorum ki, artık kaçak güreşmeyi bırak. Artık ipe un sermekten, sürekli bahane üretmekten, lafla peynir gemisini yürütmeye çalışmaktan vazgeç. Havaya bakıp ıslık çalarak, etrafta gezinmekle bu iş olmaz. Adaylık meselesini daha fazla geçiştiremezsin. Ha bire 'seçim tarihi belli olsun' diyorsun. İşte söylüyorum, seçim önümüzdeki yıl Haziran ayının ortasında yapılacak. Kaçacak yerin yok Bay Kemal. Ha bire 'Cumhur İttifakı'nın adayı belli olsun' diyorsun. İşte söylüyorum, Cumhur İttifakı'nın adayı Tayyip Erdoğan. Az önce Efes 2022 Tatbikatı'nda Sayın Bahçeli ile beraberdik, orada tatbikatı beraber izledik. Defalarca Sayın Bahçeli ismimi açıkladı, zikretti. Daha ne arıyorsun?

Biliyorum ki 2023 seçimlerinde aday olmak, karşıma çıkmak için can atıyorsun. Gel, kendine ve partine daha fazla eziyet etme Bay Kemal. CHP'ye oy vermiş vatandaşlarımızın başını daha fazla yere eğdirme. Cesaretin varsa, yüreğin yetiyorsa bugünden tezi yok ya adaylığını açıkla ya da adayını açıkla. Siyaset hem yürek, hem samimiyet işidir. Bu soruma cevap vermezsen, hem yüreksiz, hem samimiyetsizsin demektir. Ürktüğün, çekindiğin, korktuğun bir durum varsa onu da çık açıkça söyle. Şayet diyet borcundan dolayı birileri seni tehdit ediyorsa bu ülkenin polisi, savcısı, hakimi var, onlar gereğini yapacaklardır. Şayet kökeninden, meşrebinden, kimliğinden dolayı birileri sana aba altından sopa gösteriyorsa, onun da çaresi var. AK Parti Türkiye'si tüm bu sorunları aşmış, her türlü ayrımcılığa son vermiş, herkesin eşit vatandaşlığını garanti altına almış bir ülkedir."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ülkede kimsenin ötekileştirilmesine izin vermeyiz. Her mazlumun, her mağdurun yanında olduğumuz gibi senin de yanında dimdik dururuz Bay Kemal. Hangi sebeple olursa olsun, hiçbir vatandaşımızın hayallerine ket vurulmasına müsaade etmeyiz. Yeter ki sen aday ol. Türk siyasetinin eski Türkiye bakiyesi ön yargılarla gölgelenmesine kesinlikle rıza göstermeyiz." ifadelerini kullandı.

Kendisini dinleyenlere "Haziran 2023'e hazır mıyız? İzmir'de bir numara olmaya var mıyız?" diye soran Erdoğan, "evet" yanıtını alınca, "Ben, size inanıyorum." karşılığını verdi.

"Nasıl 85 milyonun hakkını ve hukukunu gerektiğinde canımız pahasına koruyorsak, ana muhalefet partinin Genel Başkanı'nın hakkını da 3-5 kendini bilmeze, 3-5 marjinal tetikçiye çiğnetmeyiz." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sündürdü:

"Yeter ki sen harbi ol, hasbi ol, dürüst ol, açık ol. Bu zatı yüreklendirmek, harekete geçirmek için daha ne söyleyebiliriz, daha ne yapabiliriz bilmiyorum. Bunlar, daha Türkiye'nin en önemli meselesi hususunda önce kendi aralarında anlaşıp, sonra da milletin önüne çıkıp ne düşündüklerini, ne istediklerini söyleyemiyorlar. Yarın Allah göstermesin, ülkenin ve milletin nice kritik konularında bu kafayla nasıl karar verip uygulayacaklar? Bunlar yerinden kalkana kadar Allah muhafaza kim bilir ülkenin başına neler gelir? Unutmayın, 'horozun çok olduğu köyün sabahı geç olur' derler. Her birinin hesabı, niyeti, hedefi, patronu farklı olanların masasından memleket hayrına bir şey çıkmaz. Baksanıza aday bile çıkmıyor. Gerisi nasıl gelecek? Bizim için seçim meydanında karşımıza kimin çıkacağının bir ehemmiyeti yok. Çünkü biz, karşımızdakine değil, kendimize güvenerek bu mücadeleye giriyoruz. Biz, sizlerle beraber giriyoruz."

"Bunlar dertli değil ama biz dertliyiz"

Yaptıkları çağrının tek gayesinin Türkiye'yi bu gereksiz tartışmadan bir an önce kurtarmak olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bakalım bu sefer Bay Kemal nereye kaçacak, hangi bahaneye sığınacak, Hep beraber göreceğiz." dedi.

Kimin ne dediğine değil kendi işlerine baktıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bizim işimiz ülkemize eser, milletimize hizmet kazandırmaktır. Türkiye'nin 81 vilayetinin her karışını, 85 milyon vatandaşımızın her birinin hayatını olumlu yönde değiştirmeyi, geliştirmeyi sürdürüyoruz. Ülkemizin her şehri gibi İzmir de bu eser ve hizmet siyasetimizden payını almıştır. Son 20 yılda İzmir'e ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? Toplam 90 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Bay Kemal'in büyükşehir belediyesi acaba ne yaptı İzmir'e duydunuz mu? İşte yağmurlar yağdığı zaman İzmir'i nasıl sular basıyor, kanalizasyonlar nasıl patlıyor görüyorsunuz. Yapmaz, bunlar yapamaz, bunların böyle bir derdi yok. Bunlar dertli değil ama biz dertliyiz."

İzmir'e eğitimde 11 bin 65 yeni derslik inşa ettiklerini, yükseköğrenimde 3'ü devlet olmak üzere 4 yeni üniversite kurduklarını aktaran Erdoğan, öğrenciler için 7 bin 100 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtıklarını söyledi.

"Turist gibi geldi, şöyle bir dolaştı gitti"

Sporda, ikisi stadyum olmak üzere toplam 115 tesis inşa ettiklerini belirten Erdoğan, sosyal yardımlarda İzmirli ihtiyaç sahibi vatandaşlara toplam 9,5 milyar lira tutarında kaynak sağladıklarını kaydetti.

Sağlıkta, 42'si hastaneden oluşan toplam 122 tesisi İzmir'e kazandırdıklarını hatırlatan Erdoğan, halen yapımı devam eden 2 bin 60 yataklı Bayraklı Şehir Hastanesini bu yıl içinde tamamlayıp hizmeti sunmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan 2 yıl önce yaşanan depremin ardından, İzmir'in sokaklarında enkazdan enkaza koştuklarını anımsatarak, şöyle konuştu:

"Bay Kemal neredeydi? Turist gibi geldi, şöyle bir dolaştı gitti ama biz tüm ekibimizle buradaydık. Başta Başkanvekilim Binali Bey olmak üzere bakanlarım sürekli burada durdular. Milletvekillerim sürekli buradaydılar. Ve burada çalışmaları adım adım, anbean takip ettiler. Ben de geldim. Yılmaz Erbek Apartmanı'ndaki yavrularımızı, Yağcıoğlu Apartmanı'ndaki annelerimizi, Rıza Bey, Emrah, Egemen apartmanlarındaki, Barış, Cumhuriyet Sitesi'nde yitip giden canlarımızı biz unutmadık. Ama biz, aynı zamanda umudumuzu yitirmememiz gerektiğini de unutmadık. Elif bebek, kardeşi Umut'u o depremde kaybetti ama 65 saat sonra 'buradayım' diyerek tüm milletimizin umudu oldu. Depremden tam 91 saat sonra tozlanmış saçlarıyla bile cenneti hatırlatan mucizemizi, Ayda bebeğimizi milletçe kucakladık. O gün İzmirlilere söz verdik, dedik ki önce çocuklarımızı kurtaracağız, sonra onlara en hızlı şekilde yeni sıcak yuvalarını armağan edeceğiz."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler