Erdoğan'dan facia açıklaması..

Erdoğan'dan facia açıklaması..
Başbakan Erdoğan, 35 kişinin öldüğü Şırnak Uludere faciası ile ilgili ilk kez konuştu.İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:-Bildiğiniz gibi...



Başbakan Erdoğan, 35 kişinin öldüğü Şırnak Uludere faciası ile ilgili ilk kez konuştu.

İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:

-Bildiğiniz gibi evvelsi akşam 18.37 civarında Irak'ın kuzeyinde insansız hava araçlarımızın yapmış olduğu uçuşlarda, oradaki tespitler esnasında yaklaşık 40 kişilik bir grubun hareket halinde olduğu, ki bu bölge tamamıyle terör örgütünün daima hareket halinde olduğu, sürekli olarak bulunduğu, kamplarını değişken olarak kurduğu bir bölge... Sinat-Haftanin denilen bölge... Bu bölgede yapılan bu uçuş yine istihbarat örgütlerimizin yaklaşık 10 gün kadar önce verdiği bilgi üzerine yapılan bir uçuş. Bu uçuş neticesinde de bu görüntüleri güvenlik güçlerimize geçen insansız hava araçlarının hemen ardından buraya malum 2 F-16 uçağımızın kalkması ve bu görüntülerin olduğu bölgeyi de bu F-16 uçaklarımız vurmuştur. Tabii insansız hava araçlarının bu tespitleri birebir 'bunlar şudur' şeklinde değerlendirilmesi mümkün değil ve sadece orada alınan görüntülerdir. Bu görüntülerde de öyle bir 40 kişilik gruptur. Daha sonra yapılan tespitlerde bunların sigara, mazot vesaire gibi bu tür kaçakçılıkları yapan bir grup olduğu ortaya çıkıyor. Fakat bu ana kadar benim edindiğim bilgiler, arkadaşlarımdan aldığım bilgiler, yani bu tür kaçakçılıkta 3-5, bilemediniz 10 kişilik gruplar... Ama tabii kullandıkları yük taşıyıcılar, açık söylüyorum, katırlar sayısal olarak çok daha fazla olurmuş.


GEDİKTEPE, HANTEPE'DE ALINAN TALİHSİZ NETİCELER VAR


Burada 40 kişilik bir grubun olması daha önce gerek Gediktepe, gerek Hantepe'deki, oradaki alınan talihsiz neticelerde de biliyorsunuz silahlar bu tür hayvanlarla taşınmıştı ve 'niçin bunlara müdahale edilmedi' diye o zaman da yine yazılı ve görsel medya, herkes bu tür eleştirileri yapmıştı. Bunların hepsi birer ibretti, birer tedbirdi. Bu defa ise böyle bir şeye, yanlışa güvenlik güçlerimizin düşmemesi... Ama talihsiz bir netice, üzüntü verici bir netice. Maalesef işte,
Uludere'deki 3 köyün mensuplarının bu sigara kaçakçılığı vesaire, bu tür şeyi yapan bir grup... Bunların yarıya yakını 20 yaş altı, diğerleri 20 yaş üstü olan insanlardan oluşan bir gruptu. Burada 35 vatandaşımız böylece ebediyete intikal etti. 1 vatandaşımız yaralı... Tabii burada üzüntümüz bu noktada büyük

ELİMİZDE 4 SAATLİK GÖRÜNTÜ VAR

Ben tabii ki tüm oradaki ailelere başsağlığı dilerken, ölülerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Bu incelemeler neticesinde gerekli olan neyse bütün bunlar da yapılacaktır. Şu anda gerek savcılık buradaki çalışmalarını yürütürken, bütün görüntüler, ki yaklaşık 4 saatlik bir görüntü elimizde mevcut ve bu görüntüler üzerinde de aynı şekilde gerek Türk Silahlı Kuvvetleri gerek diğer ilgili birimlerimiz incelemelerini, çalışmalarını yapıyorlar. Bu çalışmalardan sonra tabii durum çok daha netleşecektir


GÜYA MİT YANLIŞ BİLGİLER VERMİŞ...


Özellikle Haftanin'deki olayla ilgili atılan bazı gazete başlıklarının çok acımasız ve insafsız olduğunu dile getiren Erdoğan, '''Devlet halkını bombaladı' gibi bir başlık... Bunlar acımasız başlıklardır. Bir defa hiçbir devlet halkını kalkıp da kastı mahsusa ile bombalamaz. Geçmişte bu tür şeyler belki yapılmış olabilir ama bizim iktidarımız döneminde böyle bir şeyin olması mümkün değildir'' dedi.

Başbakan Erdoğan, ''Burada bilir bilmez yazan çizen bazı maalesef köşe yazarı sıfatıyla cambazlar da var. Bunlar da istihbarat örgütlerimizi istihbarat örgütlerinden çok daha iyi biliyorlar. Herhalde bunların da istihbarat örgütleri içinde böcekleri var. O böceklerden aldıkları bilgilerle güya Milli İstihbarat Teşkilatımız (MİT) yanlış bilgiler vermiş ve bu yanlış bilgilerle bu tür bir hareket yapılmıştır. MİT'in son anda vermiş olduğu bir bilgi herhangi bir terörist başı ile ilgi bilgi, son anı kast ediyorum, yoktur. Bunlar 9-10 gün öncesine ait bir bilgidir ve MİT de bugün buna yönelik bir yazılı açıklama ayrıca yapacaktır'' diye konuştu.


BDP'NİNKİ BİLİYORSUNUZ HER ZAMAN ŞOVDUR


''BDP'ninki biliyorsunuz her zaman şovdur, her zaman istismardır ve işi gücü zaten hayatı durdurmaya yönelik adımlardır. Şimdi bakın, ta
Uludere'de olan bir olayla ilgili gelip Taksim'de cam çerçeve indiren, günahsız araçları taşlayan anlayışı niçin acaba bu medya kalkıp da değerlendirmesini yapmıyor? Niçin bunlara yönelik gerekli olan değerlendirmeyi yapmıyor? Bu dürüst bir yaklaşım mı? Yani Taksim'de Tarlabaşı'nda giden bir aracın ne günahı var? Oradaki esnafın ne günahı var? Onlar niçin taşlanır? Onların camı çerçevesi niçin indirilir? Bunların bir taksiratı mı var? Bunlar katil mi? Bunlar herhangi bir şey mi yaptılar? Niçin bunlara böyle bir saldırı yapılıyor?

Bu saldırıyı yapanlar ve bunların arkasında olan güçler, maalesef ne görselde ne yazılıda, tabii ben bunu tümüyle kast etmiyorum, bir kısım medya, yazılı görsel fark etmez, bunlarla ilgili söylüyorum. Bunları hiç değerlendirmeye almıyorlar. Bundan dolayı da üzüntülerimiz çok açık ortada. Mersin'e bakıyorsunuz öyle, Adana'ya bakıyorsun öyle. Ve bütün bunların hepsi asıl bu ülkede isyankar bir yapının ve kendilerinin ifadesiyle yakışıksız yaklaşımların ve ülkeyi karıştırmaktan başka bir emeli olmayan bir anlayışın -bu siyasi olabilir, uzantısı olabilir fark etmez- terör örgütünün bir uzantısı olabilir, bu yaklaşımları tasvip etmemiz de mümkün değil.''


DAVUTOĞLU: TAHKİKAT YAPILACAK

Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu, Irak sınırındaki olayla ilgili olarak, "Tahkikat yapılacaktır. Sonucunda herkes üzerine düşen görevi yapar. Bu konuda hiç kimsenin tereddütü olmasın" dedi. Irak sınırındaki olayla ilgili soru üzerine Bakan Davutoğlu, herkesin hissettiği bir acı ve hüzün bulunduğuna işaret ederek, "Hukuk devletinin gereği de olacaktır. Bu meseleyi herhangi bir istismar konusu yapmadan hepimizin ortak acısı, ortak meselesi olarak ele almak en doğru yol ve yöntemdir" diye konuştu.

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Bunun oluş gerekçesi veya süreci ne olursa olsun tek bir insanımızın bırakın canını kaybetmeyi, burnunun kanaması bile bizi ızdıraba sevk eder. Tabi hukuki açıdan bakıldığı zaman Türkiye Cumhuriyeti'nin en temel ilkesi hukuk devleti olmasıdır. Biz terörle mücadeleyi şu ana kadar hukuki ilkeler ve hukuk devleti prensipleri içinde yürütmeye büyük özen gösterdik ve bu konuda da Türkiye'nin terörle mücadelesi aslında bu tür bir istisnai bir olay dışında gerçekten çok dikkatli yürütülen bir mücadeledir. Sivil halkla teröristleri ayırt eden bir mücadele olmuştur, hem sınır ötesi operasyonlarda hem sınır içinde. O bakımdan yine meselenin hukuk devleti ilkeleri etrafında ele alınmasının en doğru yol olacağını düşünüyoruz. Mutlaka gerekli tahkikat yapılacaktır. Bundan kimsenin tereddütü olmamalıdır."


"Tahkikat neticelendirilmeden herhangi bir yorum yapmak istemem. Neden olmuştur? Kimler vurulmuştur? Zaten dün Genelkurmay Başkanlığı da açıklama yaptı, orada da tahkikat boyutu vardır. Bu tahkikat yapılacaktır, bunun sonucunda herkes üstüne düşen görevi yapar, kimsenin tereddütü olmasın. Ne ülkemizin doğusunda ne de en batısında, ne
Şırnak'ta ne de Edirne'de vatandaşlarımız arasında hiçbir fark gözetmeyiz. Her birinin bir tek saçının telinin bile bizim için bir dünya kadar değeri vardır. Bunun herkes tarafından böyle bilinmesi gerekir."


ARINÇ: "KASIT VARSA ORTAYA ÇIKARILIR"

Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç da, Irak sınırındaki olayla ilgili olarak, ?İdari ve adli soruşturmanın sonucunu bekliyoruz. Eğer bir ihmalin bir kusurun veya bir kastın içindeyse mutlaka bunu yapanlar ortaya çıkarılır ve sonuçlarına katlanırlar. Bunun dışında olaya bir siyasi boyut vermek bu boyut üzerinden hükümete yüklenmek doğru değildir? dedi.

Arınç, Bursa Yüksek Hızlı Tren Projesi'nin TCDD Genel Müdürlüğündeki imza törenin ardından gazetecilerin gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı.


Irak sınırındaki olayın fevkalade üzücü olduğunu dile getiren Arınç, konuyla ilgili ilk açıklamaların Genelkurmay Başkanlığı ve AK Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik tarafından yapıldığını anımsattı. ?Genelkurmay Başkanlığımız esasen her olaydan sonra adli ve idari soruşturmanın yapıldığını kabul ediyor, söylüyor. Bu doğaldır, doğal bir sonuçtur? diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:


?Tabii burada terörist mi yoksa kaçakçı mı oldukları, yani zaman zaman giderek mazot veya sigara kaçakçılığı yaptığı bilinen şahıslar, konusunda bir tartışma var. Ne olursa olsun 35 kişinin hayatını kaybettiği bir olayın mutlaka soruşturulması gerekir. Basına yansıdığı kadarıyla genç yaşta ve aileden kişiler oldukları ve bu işi geçimlerini sağlamak üzere yaptıkları söyleniyor. Elbette üzücüdür. Bir insanın hayatını kaybetmesinden daha üzücü ne olabilir? Biz olayın hem adli boyutunun mutlaka incelenmesini ve soruşturulmasını hem de idari bakımından bir ihmal bir hata var mıdır bunların soruşturulmasını bekliyoruz. Bunların sonuçlarını da kamuoyuyla paylaşırız.?


?İHMAL, KUSUR VEYA KASTI OLANLAR SONUCUNA KATLANIR?


Bölgeye kabineden bir bakanın gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine, ?Şu anda bilgim yok? yanıtı veren Başbakan Yardımcısı Arınç, gazetecilerin, ?BDP 3 günlük yas ilan etti. Muhalefetten İçişleri Bakanı'na istifa çağrıları var ve 'Hükümet özür dilesin' şeklinde açıklamalar var? denmesi üzerine şunları söyledi:


?Yas ilan edebilirler bu insani bir olaydır. Ama bunu vesile ederek Türkiye'nin güvenliğini bozabilecek hiçbir davranışa girmemek, katılmamak gerekir. Olayın insani boyutuna bakmamız lazım. Çünkü Türkiye terörle mücadele ediyor. Bu mücadele sırasında bu ve buna benzer olaylar yaşanmış olabilir. Eğer bir ihmalin bir kusurun veya bir kastın içindeyse mutlaka bunu yapanlar ortaya çıkarılır ve sonuçlarına katlanırlar. Bunun dışında olaya bir siyasi boyut vermek, bu boyut üzerinden hükümete yüklenmek doğru değildir diye düşünüyorum. Hepimiz adli ve idari soruşturmanın sonuçlarını beklemeliyiz.?


Arınç, muhalefetin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'e yönelik eleştirilerini de ?Elbette bir bakanımızın sorumluluğundan bahsediliyorsa bunu muhalefet partileri dile getirebilir ve Meclis'teki denetim mekanizmalarını çalıştırabilir. Ama bildiğiniz gibi sınır dışında bir olay 35-40 kişiyi kapsayan bir olay. İnsansız hava araçlarıyla yer bildirilen, koordinat bildirilen bir olay ve Hava Kuvvetlerine bağlı uçaklar tarafından bir bombalama var. Bundan dolayı İçişleri Bakanı'nın sorumluluğu nedir. Bunu öne süren arkadaşlardan da bunu öğrenmek isteriz? değerlendirmesinde bulundu.


BOZDAĞ: "BURADA BİR KASTIN OLMADIĞI AÇIK"

Başbakan Yardımcısı
Bekir Bozdağ, Irak sınırında meydana gelen olayla ilgili ''Burada bir kastın olmadığı çok açık. Ölen vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz'' dedi. Bozdağ, ''Bu konuyla ilgili olarak Genelkurmay Başkanımız bir açıklama yaptı. Bir kasıt kesinlikle söz konusu değil. Ayrıca konuyla ilgili adli ve idari inceleme başlatıldı'' dedi.

Genelkurmay Başkanlığı tarafından yahılan açıklamada da olayın anlatıldığını hatırlatan Bozdağ, ''İncelemeler sonucu olayın gerçek boyutu daha net ortaya çıkacaktır. Buna göre yapılması gerekenler ne ise onlar da elbette yapılacaktır. Burada bir kastın olmadığı çok açık. Ölen vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz'' diye konuştu.


(AJANSLAR)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.