Ahmet Taşgetiren

Ahmet Taşgetiren

Evet'in yorumu Hayır'ın yorumu

- Yüzde 51.4 Evet. Yüzde 50 artı 1'lik sonucun yeterli olduğu bir oylamada bu sonuç, tartışmasız maksadı hasıl ediyor.

- Tabii ki coşkulu bir sonuç değil. Adil Gür'ün yüzde 60.8'in beklendiğini söylediği, yüzde 55'in üzerinde bir rakamı herkesin telaffuz ettiği bir ortamda yüzde 51.4, Evet cenahında duran herkese “Neden böyle oldu” sorusunu sorduracak.

- Bu rakam, sistemin bundan sonraki safhasında muhtemel sonuçlar konusunda da kaygıyı öne çıkaracak.

- Hayır oyları yüzde 48.6 oldu. Bu da beklenenin üzerinde bir rakam. Ya da şöyle söyleyelim “Bileşenler”in bugüne kadar aldıklarının üzerinde bir oy.

- Oyların böyle dağılışı, biraz da sürdürülen kampanyanın boyutları dikkate alındığında şaşırtıcı bulunuyor. “Hayır”ın Kılıçdaroğlu'nun naif söylemi dışında net bir sahibinin bulunmadığı bir sürecin sonucu bu çünkü.

- Sonuç, Ak Parti - MHP - BBP'nin toplam oylarından yüzde 10 daha düşük. “Fire kimden?” sorusu kaçınılmaz olarak sorulacak. Firenin MHP kısmının daha ağırlıklı olduğu tahmin edilebilir ama Ak Parti de fire konusunda kendinden emin değil. Bu durum her iki partiye “Kendine bakma” sorumluluğu getirecek.

- Bu noktada MHP'nin çok daha belirgin bir sıkıntı içine gireceği açık. Bahçeli yönetimine yönelik itiraz vardı, itirazın öncüleri tasfiye edildi ama “Taban”daki itiraz referandumda kendini gösterdi. Önümüzdeki dönemde MHP dünyası farklı oluşumlarını konuşmak durumunda olabiliriz.

- Ak Parti, 2019'da çok daha büyük bir sınav yaşayacak. Hem Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda hem Parti'nin Millet Meclisi ayağı konusunda. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yüzde 51.4 rakamından başlayan bir destekle gidilirse, bu çok ciddi bir risk anlamına gelir. Yürekler tedirgin çarpar. Bu tabanı yükseltmek kaçınılmaz. Onun için de, şu andaki oy dağılımına bakarak Türkiye sosyolojisini doğru okumak gerekiyor.

- Referandum sonuçları ile hangi seçim arasında ilişki kurulabilir, diye bakıldığında sonuçlar 7 Haziran'a daha çok benziyor. 7 Haziran sonrası herkes Ak Parti'yi özeleştiriye çağırmıştı. 1 Kasım'a gelirken, parti kadroları geniş bir “problemi okuma” çalışması yapmıştı. Bugün okumaya yeniden başlamak lazım.

- Referandumun Ak Parti açısından travmatik boyutu, İstanbul'un, Ankara'nın kaybıdır. Buna Antalya'yı ilave etmek lazım. Adana da o arada zikredilebilir. İstanbul'da bazı ilçelerin kaybı da travmadır. Bu şehirler İzmir'leşti mi, henüz değil ama “Büyükşehirler kategorisi” diye bir başlık açılırsa, “Problemi okuma” sadedinde epeyce önemli not çıkabilir. 

 

www.star.com.tr/yazar/evetin-yazının devamı..

 

Ahmet TAŞGETİREN

atasgetiren@stargazete.com

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.