FUTBOLUMUZA ŞİKE?DEN SONRA SİYASET LEKESİ
Futbol, yani ayakla oynanılan top oyunlarının başlangıcı MÖ 3000'li Asya Hun Devleti ve Çin?lilere dayandığı, Avrupa da bir çok ülkenin ilk defa kendi ülkelerinde başladığı iddia edilmektedir. Günümüz modern futbolunun temeli ise Romalı askerler arasında oynanan ?harpastum? adlı oyundur. Futbol tarih boyunca hemen hemen bütün medeniyetlerde benzer biçimlerde boy göstermiş olsa da bugünkü haline en yakın şeklini 19. yüzyılda İngiltere'de almış ve hızla bütün dünyaya yayılmıştır.
Futbol günümüzde oyun ve seyir bakımından en çok ilgi gören bir spor dalıdır. Öyle ki, uluslar arası şampiyonalarda aralarında problem uluslar dahi müsabakalarda karşı karşıya gelmektedir. Futbol coşku, heyecan ve zevki bir arada yaşatan bir spor dalı olarak bugün dünyada milyarlarca insanın vazgeçilmez tutkusu olmuştur.
Ülkemizde de çok rağbet gören futbol ile 20. Yüzyılın başında tanışılmış özellikle İstanbul da bugün üç büyükler diye adlandırılan futbol takımlarının kurulması ile kısa zamanda büyük ilgi görmüş, böylelikle tatlı bir rekabet de başlamıştır.
Futbol, diğer spor müsabakalarında olduğu gibi coşku, heyecan, sevinç veren bir oyun olmakla birlikte, centilmenlik, dostluk, kardeşlik ve hoşgörünün bir arada yaşanmasına vesile olan bir eylemdir.
Futbollumuza şike gölgesi düştü;
3 Temmuz 2011?de Türk futbolu şike iddiası ile sarsıldı. 2010-11 sezonunda Spor Toto Süper Lig ve TFF 1.Lig'in bazı müsabakalarında şike yapıldığı ve teşvik primi verildiği iddiası üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla başlatılan operasyon Türk futbol tarihinin en büyük skandallarından birisidir.
Güzide bir kulübümüzün başkanı dâhil olmak üzere bir çok sporcu ve spor adamının tutuklu olarak yargılandığı şike davsı ile Türk futbolu ağır bir yara almıştır. Açılan dava sonuçlanmış yargılayın incelemesi devam etmektedir. Bu arada Türk futbolunun iki güzide ekibi Beşiktaş?a bir yıl ve Fenerbahçe?ye iki yıl UEFA ?ya katılmama cezası verilmiştir.
Futbolumuza siyaset gölgesi:
Türk futbolu şike şokunu henüz tam anlamı ile atlatamamışken, bu seferde futbola siyasetin gölgesi düşülmek istenmektedir. Beşiktaş?ın taraftar grubu ?Çarşı?nın önderliğinde Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarlarının da katılımı ile Taksim gezi parkı direnişine verdiği destek ve eylem organizasyonunun ardından, 5 Ağustosta Silivri de yapılacak eyleme de destek ve katılım yapacaklarını açıkladılar. Beşiktaş gibi duruşu olan güzide bir kulübün Türkiye de olduğu gibi Avrupa da da duruşu ve sergilediği tavrı ile örnek bir taraftar grubu olarak nam yapmış olan ?Çarşı? grubunun bu tavrı Futbola bulaştırılan şike lekesinin ardından futbola siyaset bulaştırılmaktan başka bir tavır değildir. Bu vahim davranış, spordaki centilmenlik, dostluk ve kardeşliği zedeleyecektir. Bırakın rakip takımları Beşiktaş içerisinde de kutuplaşmaya yol açacaktır. ?Çarşı? gurubunun bu davranışı Türk futboluna büyük zarar verecektir. Bir an önce spor ve siyasetin arasına bir mesafe konulması gerekmektedir.
Bir diğer husus ise, İnönü Stadı?nın yenilenmesi nedeniyle 2013-2014 sezonunda derbi maçlar dışındaki karşılaşmalarının Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan Stadı?nda oynayacak olan Beşiktaş taraftarları için kombine kart satışlarında yaşanan uygulama. Yönetim kararıyla, kombine almaya gelen taraftarlara bir taahhütname imzalatılıyor. Bu taahhütnamede yer alan maddelerden biri, ?Toplumsal, siyasi ve ideolojik olaylara sebebiyet verecek şekilde veya bir kişiyi veya grubu veya zümreyi hedef alacak şekilde hakaret etmeyeceğimi. Hakaret içeren sloganlar atmayacağımı, aksi halde BJK?nin sezon kartını bedelsiz olarak geri alma ve iptal etme hakkına sahip olduğunu, böyle bir duruma itiraz etmeyeceğimi ve bu nedenle BJK?dan herhangi bir talepte bulunmayacağımı. Ayrıca böyle bir duruma sebebiyet vermem halinde BJK?nin uğradığı veya uğrayacağı zararlardan sorumlu olduğumu ? Bu maddenin konuluş sebebi ise, Beşiktaş ile Kasımpaşa kulüpleri arasında yapılan stat anlaşmasında şöyle bir madde yer alıyor: ?Taraftarlar, özellikle siyasi içerikli küfürler ederse sözleşme tek taraflı feshedilecek.? İşte bu madde nedeniyle siyah-beyazlı kulüp taahhütnameye böyle bir madde koymak zorunda kalıyor.
CHP genel başkan yardımcısı ve Beşiktaş yönetim kurulu üyesi olan Gürsel TEKİN 1 Ağustos günü basına yaptığı açıklamada, ?Beşiktaş maçlarına kombine bilet satın aldığını ve maçlara giderek slogan atacağını, buna kimsenin engel olamayacağını? ifade etmiş, bence ayıp etmiştir. Daha öncede ifade ettiğim üzere, spor centilmenlik, barış, dostluk, kardeşliktir. Spora özelliklede büyük taraftar çoğunluğu olan ve büyük kitlere karşı oynanan futbol müsabakalarında futbolun amacı dışında sergilenecek eylemler insanlar arasında kutuplaşmalara, sürtüşmelere ve kavgalara yol açacaktır.
Spor müsabakaları ve oyun alanları ne siyaset alanı nede protesto alanıdır. Siyasetçiler ve taraftar grupları ileride önü alınamayacak olaylara ve tatsızlıklara sebebiyet verilmemsi için bir an evvel spor ve siyaseti birbirinden ayırmalıdırlar. Yarın geç olabilir.
İbrahim Halil SİPAHİ
02.08.2013/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.