
İbrahim Halil Sipahi
ABD'nin Suriye'ye Müdahalede Çekincesi Ne?
Kendini dünyanın jandarması gören ABD dünyanın bir çok bölgesinde özelliklede orta doğudaki ülkelerin iç işlerine karışması, çeşitli teoriler üretmek sureti ile bir çok ülkeye müdahale etmesini artık yadırgamaz olduk.
Irak?ın Kuveyt?i işgali ardından Irak?a birinci körfez savaşı diye adlandırılan müdahalesinin ardından, 11 Eylül 2001?de ABD?de ikiz kulelere yapılan şaibeli saldırıyı ve Irakta kitle imha silahlarının varlığını dayanak göstermek sureti ile koalisyon güçlerinin de desteği ile Irak?ı işgal etmesi. Irak lideri Saddam Hüseyin?i devirerek, Irak?a sözde özgürlük vaadi ile bir buçuk milyon Iraklının ölümüne neden olup, yönetimi Kürt lideri Talabani?nin kucaklarına ellerine bırakması.
Sovyetler Birliğinin Afganistan?ı işgali sırasında BM gücü olarak Afganistan?da bulunduğu dönemde Taliban?ı kurduran ve eğiten ABD, İşgal sona ermesi ile bölgede bir müddet sessizliğini koruduktan sonra Afganistan?da yönetime karşı Taliban?ı sahaya sürmek sureti ile hala devam eden ve Pakistan?a da sıçrayan karmaşa devam etmektedir.
Arap halklarının demokrasi, özgürlük ve insan hakları taleplerinden ortaya çıktığı bölgesel, toplumsal bir siyasi-silahlı hareket olarak nitelendirilen, Protestolar, mitingler ve gösterilerin kısa zaman da iç çatışmalara dönüştüğü Arap Baharı ilk olarak 18 Aralık 2010 tarihinde Tunus'da başlamış daha sonra Mısır, Libya,Suriye,Bahreyn, Yemen, Cezayir ve Ürdün'e sıçramıştır. Bu ayaklanmalar Tunus ve Mısır'da başarı göstermiş olup, 23 yıldır yönetimde olan Zeynel Abidin Bin Ali ile 30 yıllık yönetici Hüsnü Mübarek'in görevlerini bırakmasıyla, Libya lideri Muammer Kaddafi?in devrilmesi ve öldürülmesi ile sonuçlanmıştır. Bütün bu gelişmelerin arkasında yine dünyanın jandarması (!) ABD?nin ve iş birlikçilerinin parmağının olduğu aşikârdır
Arap Baharının son dalgası Suriye de Esad yönetimine karşı baş kaldıran Muhaliflere bağlı (ÖSO) destek veren ABD?nin Rusya ve İran?ın Esad?ı kollamasının ardından geriye çekilmesi, 2,5 yıldır devam eden iç savaşa seyirci kalmasının ardında yatan Rusya ve İran çekincesi midir? Yoksa geçtiğimiz günlerde basına intikal eden İngiltere?deki The Guardian?da yayımlanan ?Alevi nüfusunun olduğu bölgelerdeki Sünnilerin etnik temizlik korkusu? başlıklı makalede.
Beşar Esad?ın Şam, Humus ve sahil kesimlerini içine alan bir Nusayri devleti kurmak istediği. Bunun için Suriye?de etkili bir diplomat Beşar Esad tarafından İsrail?e gönderilerek, eski İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman ile görüştüğü. Suriyeli diplomat, kurulması planlanan Alevi devletine İsrail?in de destek vermesini istediği ifade ediliyor. Haberde son altı ay içinde bazı üst düzey Suriyeli diplomatların, bölgedeki ?düşman ülkelerle? Suriyeli Alevileri korumak için ilişki geliştirildiği ifade ediliyor. Bunun yanı sıra Suriyeli diplomatın İsrailli meslektaşlarına, kurulacak yeni ülkenin sınırlarının çizilmesi durumunda, yersiz yurtsuz kalan insanların, İsrail?in işgali altındaki Golan Tepelerine yerleşebileceğini söylediği. Liberman?ın bu öneriye ters yanıt vermediği ancak geçmişte yaşanan bazı olayların aydınlatılması için bilgi istediğini ifade ettiği, The Guardian?ın Suriyeli kaynaklarına dayanarak makalede yer verdiği bir diğer husus.
Bütün bu gelişmelerin doğrultusunda, Orta doğuda meydana gelen tüm gelişmelerde parmağı olan ve her ülkenin iç işlerine burnunu sokan ABD?nin Suriye de ayaklanmaya ön ayak olup geri çekilmesine bir anlam vermek mümkün değil. Rusya çekincesi desek, bir şekilde onun üstesinden gelmeyi başarırdı. Esad?ın el altından gizlice İsrail ile pazarlık yapması ABD?nin gözünden kaçacak değil. ABD ile İsrail?in kardeşliği tartışılmaz, zaman zaman göstermelik olarak bir birlerine serzenişte bulunsalar da kardeşliklerine helal gelmez.
ABD?nin Suriye de 2,5 yıldır süren iç savaşa göz yummasının ve müdahale etmemesinin altında yatan The Guardian da yayınlanan makalede belirtildiği üzere Esad?ın bir Nusayri (Alevi) Devleti kurma bunun içinde İsrail?in desteğini alma çabasının olduğunu düşünmemek de elde değil. ABD?nin Suriye ye müdahalesinde İsrail?in çıkarlarının zedelenme olasılığının yüksekliği, Esad İsrail yakınlaşmasının ABD nin müdahalesi ile ABD İsrail ilişkilerine zarar vereceği kaçınılmaz. Bundan da anlaşılıyor ki , ABD Suriye konusunda hala bocalama evresinde.
İbrahim Halil SİPAHİ
27.07.2013/adanapost.com
Bir Milletin Varoluş Destanı İstiklal Marşı
11 Mart 2020 Çarşamba 21:05Milletin Egemenliğin son bulduğu, 23 Nisan..
22 Nisan 2018 Pazar 15:37Erken mi? Baskın mı? “Seçim!..”
21 Nisan 2018 Cumartesi 11:36Erken seçim, Değneğin iki ucu;
19 Nisan 2018 Perşembe 20:37Bahçeli’nin eken seçim çıkışına şaşırdık mı?
18 Nisan 2018 Çarşamba 17:51Esad düşmanlığı, İsrail seviciliği,
17 Nisan 2018 Salı 14:26Leş Kargalarından Horoz dövüşü,
15 Nisan 2018 Pazar 17:5528 Şubat davasında, “OH” dedirten karar.
14 Nisan 2018 Cumartesi 18:23DEİZM, boşa gündeme getirilmedi!
13 Nisan 2018 Cuma 00:47Bu oyunu daha önce seyretmiştik!
11 Nisan 2018 Çarşamba 19:31




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.