
İbrahim Halil Sipahi
İktidar ve Muhalefetin seçim mücadelesi,
25.Dönem milletvekili seçimlerinde son bir hafta virajına girildi. Meydanlar iyiden iyiye ısındı, liderler bir miting meydanından diğerine adeta mekik dokuyorlar ve sesler gün geçtikçe daha da gür çıkıyor.
İktidar partisi muhalefete projeleri ve vaatleri üzeriden yüklenirken bir yandan da meydan ve propaganda çalışmalarında 13 yıllık iktidar döneminde yaptıkları hizmetleri süsleyerek anlatıyor, sloganları “Yeni Türkiye” yolunda halkın desteğini arıyor. İktidarın bu seçim çalışmalarına çeşitli açılış ve yurt gezisi adı altında bahaneler ile bağımsız (!) Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan’da alenen iktidar partisinin propagandasını yaparken iktidar partisine oy istiyor.
Erdoğan’ın takviyesi, iktidarın bütün çabalarına rağmen yapılan her ankette iktidar partisi AKP’nin büyük bir düşüşe geçtiği gözleniyor.
Muhalefet geçtiğimiz seçimlere nazaran bu seçimde iktidara çok fazla yüklenmek yerine kendi projelerini anlatma bu şekilde vatandaşın desteğini kazanma yolunda bir seçim programı yürütüyor. Buda yıllardır muhalefetten beklediğimiz bir propaganda şekliydi.
Bu seçimlerde iktidar olmak için daha gayretli bir CHP ile seçimlere ilk defa parti olarak katılan PKK’nın meclisteki temsilcisi HDP’nin barajı aşarak meclise daha fazla temsilci ve parti olarak katılma arzusunun öne çıktığını görüyoruz.
Bu seçimlerde partiden kopmalar ile giren CHP’nin oy kaybedeceği HDP’nin seçimlere parti olarak katılması ile de CHP’den HDP’ye oy kayacağı ihtimallerine rağmen “Yaşanacak bir Türkiye” sloganı ile swçim çalışmalarına başlayan CHP, bu seçim beklide son yıllarda ilk defa bu kadar istekli ve kararlı bir şekilde çalışıyor. İktidar tarafından kaynağı bulma konusunda sürekli eleştirilen emekliye iki ikramiye ve asgari ücretin bin beş yüz liraya çıkarılması vaatlerinin ardından seçim projeleri içerisinde gerçekleştirilmesi zamana göre mümkün olsa da ekonomik temellere ağırlıkla dayanan projeleri ile CHP’nin kemikleşmiş oyu dışında kalan kesimlerden ziyadesiyle oy toplamayı hedefliyor. Bu söylem ve projelerin ne kadar prim yapacağını ise 8 Haziran da hep birlikte göreceğiz.
Doğruyol, Demokrat Parti ve Anavatan partisinin hazin çöküşünden sonra merkez sağda tek başına kalan ve bu seçimlere “Bizimle Yürü Türkiye” sloganı ile başlayan MHP’ de bu seçimlerde önceki seçimlere nazaran daha yapıcı ve akılcı politika izliyor. Sataşmalara karşılık vermenin ve birkaç önemli hususun dışında iktidar partisine yüklenmekten ziyade kendi projelerini anlatmayı tercih ediyor.
“Bizler Meclise” sloganı ile seçimlere giren HDP’nin öncelikli hedefi barajı aşmak. Kendi çaplarında projelerini anlattıkları seçim bildirgesi yayınlasalar da, meydanlarda ağırlıklı olarak barış, birlik ve kardeşlik mesajı vererek başta AKP ve CHP içerisindeki Kürt oları olmak üzere Türkiye’de yaşayan etnik, dinsel ve kültürel grupların oylarını kendilerine çevirmenin gayreti içerisindeler.
Son zamanların en renkli ve hareketli seçim dönemini yaşıyoruz. Sadece hareketli ve gayretli olan partiler meclistekilerle sınırlı değil.
Meclis dışında kalan partilerden Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi bu seçime ittifak yaparak birlikte girdiler.
Doğu Perinçek’in İşçi Partisi adını Vatan Partisi, siyasi çizgisini de sosyalist, milliyetçi, Atatürkçü olarak değiştirmek sosyalist ve milliyetçileri bir çatı altında toplama sloganı ile yola çıkarak eski ülkücü bakan ve siyasetçiler ile asker ve yargı mensuplarından oluşan bir aday kadrosu ile bu seçimlere iddialı bir giriş yaptı.
“Muhteşem Türkiye” projesi ile seçimlere giren Aykut Edibali’nin Millet Partisi seçim öncesi partiye katılımlar ile kadrosunu güçlendirerek meclisteki dört partiden sonra 81 il 85 seçim bölgesinin tamamında seçimlere katılarak Edibali ve kurmayları tüm Türkiye’yi karış karış gezerek yerel televizyonlardan halka hitap ediyor projelerini anlatıyorlar.
Bu seçimin dikkat çeken bir siması da uçuk vaat ve söylemleri ile Bağımsız Türkiye Partisi genel başkanı Haydar Baş. Baş beş bin lira asgari ücret vaadi ile dikkatleri üzerine çekmeye çalışıyor.
7 Haziran’da yapılacak 25. Dönem milletvekilliği seçimine bir hafta kala partilerin kısaca durumu bu. Çok renkli görüntülere sahne olan bu seçimlerin sonuçları da en az bu kadar renkli olacağa benziyor.
Bakalım vatandaşa kendisini kim ne kadar inandırabilmiş 8 Haziran günü göreceğiz. Kazananın milletimizin olması dileğiyle…
İbrahim Halil SİPAHİ
29.05.2015/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.