
İbrahim Halil Sipahi
Sandık ve Yolsuzluk hesabı,
Sayın başbakan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan buyana bu olayın kökeni dışta devlet içinde devlet olmaya çalışan bir çetenin iktidarı yıkmaya yönelik kirli bir oyunu olduğunu iddia ediyor.
Farz edelim operasyonun düzenlenmesi yapılışı ve yapanlar bu çetenin emri himayesinde olan kişiler. Peki, ayakkabıkutularında bulunan milyon dolarlar evlerden çıkan para sayma makineleri, para kasaları görüntü kasetleri, konuşma kayıtları, gerçekte bunlarda düzmece deliller mi? Aynı Ergenekon davasında olduğu gibi sağır sultanın dahi bildiği ama sizin kabul etmediğiniz.
Görülen o ki, ortada bir yolsuzluk, rüşvet açıkçası bir hırsızlık var. Ve çok acıdır ki bunun içinde bakan ve bakan oğullarının adı geçiyor ucu başbakanın oğluna hatta başbakanın ta kendisine kadar dayanıyor.
Yargıda ve emniyetteki baskı ve alelacele yapılan değişiklikler bunu işaret ediyor. Bütün bunlar bir aydan dazladır gündemde yazılıyor çiziliyor artık herkesin bildiği şeyler.
İşin akıl almaz tarafı, iktidar tarafından bu olayın yolsuzluk ve hırsızlık kısmıbertaraf edilmeye çalışılırken, yapılan operasyon öne çıkarılmaya ve operasyonun hükümete karşı bir komplo ve darbe olduğu kabul ettirilmeye çalışılıyor.
Geçtiğimiz günlerde Trakya Birlik MGK toplantısında 17 Aralık operasyonu ile ilgili bir yorum yapan Sağlık bakanıMehmet Müezzinoğlu ?Asrın yolsuzluğu dediklerinin bir belgesi var mı?? sorusuna salondan ?var? denilmesi üzerine?Evet, ayakkabı kutuları, ayakkabıkutuları olanları yargılamaya kimsenin itirazı yok? diyerek gayet pişkince bir cevap vererek konuyu kapatıyor.
Dört bakanın istifa etmesi yapılan operasyonun darbe niteliği taşıdığı ve bu nedenle mağdur konumunda olduklarının imajını vermeye çalışan başbakan yaklaşan yerel seçimleri de işaret ederek yaptığı mitinglerde halk desteğini yanı almaya çalışıyor. Bu kirli oyuna halkın 30 Mart?ta yapılacak yerel seçimlerde oyları ile cevap vereceklerini ifade ediyor.
Başbakan rüşvet ve yolsuzluğun hesabını hesabını mahkemede vermek yerine yapılan operasyonun kendi tabirleri ile darbe girişiminin hesabını sandıkta soracaklarını söylüyor.
Mağdur edebiyatı yaparak ilk iktidara gelişlerinden de tecrübeli olan sayın başbakan yine mağdur edildikleri imajı ortaya koyarak milletin oyları ile gereken cevabı vereceğinin hesabında. Evet, bizim necip milletimiz mağdurun yanındadır. Geçtiğimiz günlerde ?Yerel seçimler ve Seçmen? başlıklıyazımda genişçe anlattığım üzere. Bizim milletimiz seçimlerde adaydan, projelerinden, kadrosundan ziyade futbol takımı tutar gibi tutuğu, atadan babadan miras parti desteklediği. Adaydan, partiden gelecek menfaatleri vs. nedenleri göz önüne alarak oy kullandığından başbakanın vatandaştan alacağı oy hesabı ile hesap vereceğini umması doğal.
?Mahkemeler halkın vicdanıdır? sözünü başbakan sanırım yanlış değerlendirmekte, yolsuzluk ve hırsızlığın hesabının verileceği yer sandık değil, mahkemelerdir. Sandıktan çıkacak sonuç ne olursa olsun 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu ve arkasından gelişen olaylar tam anlamı ile ortaya çıkarılmadan millet vicdanındaki muhakeme bitmeyecektir.
İbrahim Halil SİPAHİ
AraştırmacıYazar
25.01.2014/adanapost.com
Bir Milletin Varoluş Destanı İstiklal Marşı
11 Mart 2020 Çarşamba 21:05Milletin Egemenliğin son bulduğu, 23 Nisan..
22 Nisan 2018 Pazar 15:37Erken mi? Baskın mı? “Seçim!..”
21 Nisan 2018 Cumartesi 11:36Erken seçim, Değneğin iki ucu;
19 Nisan 2018 Perşembe 20:37Bahçeli’nin eken seçim çıkışına şaşırdık mı?
18 Nisan 2018 Çarşamba 17:51Esad düşmanlığı, İsrail seviciliği,
17 Nisan 2018 Salı 14:26Leş Kargalarından Horoz dövüşü,
15 Nisan 2018 Pazar 17:5528 Şubat davasında, “OH” dedirten karar.
14 Nisan 2018 Cumartesi 18:23DEİZM, boşa gündeme getirilmedi!
13 Nisan 2018 Cuma 00:47Bu oyunu daha önce seyretmiştik!
11 Nisan 2018 Çarşamba 19:31




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.