İtikaf için camiye kapandılar

İtikaf için camiye kapandılar

İstanbul'da itikaf sünnetini yerine getirmek isteyen Müslümanlar, kent genelindeki 247 camiye kapanarak, günlerini ibadetle geçiriyor.

İtikaf için camiye kapandılar

İstanbul'da itikaf sünnetini yerine getirmek isteyen Müslümanlar, kent genelindeki 247 camiye kapanarak, günlerini ibadetle geçiriyor.

İstanbul'da itikaf sünnetini yerine getirmek isteyenler, ramazanın son 10 gününde dış dünyayla bağlantılarını keserek ibadet için camilere kapandı.

İstanbul Müftülüğü, bu yıl kent genelindeki 247 camide itikafa girilmesi için izin verdi.

Fatih'teki Şehzadebaşı Camisi'nde de bu yıl 90 kişi itikafa girdi. Değişik ülkelerden ve Türkiye'nin farklı yerlerinden gelen Müslümanlar, ramazanın son 10 gününde dünyayla bağlantılarını kesiyor.

Gece gündüz camide kalan insanlar, tüm ihtiyaçlarını burada karşılayarak zamanlarını sadece ibadetle geçiriyor. İtikafa girenler, ramazanın son 10 gününde saklı ve bin aydan hayırlı olduğu belirtilen Kadir Gecesi sevabına erişmeyi arzuluyor.

Şehzadebaşı Camisi'nde itikafa giren 57 yaşındaki İbrahim Altuğ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dört yıldır itikafa girdiğini söyledi.

Şehzadebaşı Camisi'nde itikafa girenlere başkanlık yaptığını belirten Altuğ, onların tüm ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştığını anlattı.

Altuğ, ramazanın son 10 gününde 24 saat camiden çıkmadıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

''Kendimizi buraya kapatıyoruz. 24 saat caminin içerisindeyiz. Buradaki hemen hemen bütün arkadaşların günlük uykusu 3-4 saattir. Allah bize bir kolaylık veriyor. İtikaf gerçekten çok güzel bir ibadet ve günümüzde unutulan ibadet şekillerindendir. Biz bunu yavaş yavaş hatırlatmaya çalışıyoruz. Bazı insanlar soruyor 'Bu nedir?' diye. Camide sadece dua ve ibadet yapıyoruz. Dünyanın farklı yerlerinden gelen insanlar var. Kur'an okuyoruz, namaz kılıyoruz onlarla beraber. Avlu bizim sınırımız. Yemeğimizi burada yeriz, yatarız, dini ibadetlerimizin hepsini burada yapıyoruz. Dünya Müslümanlarına, kendi devletimize, insanlığa dualar ediyoruz.''

İtikafın bittiği akşam içini bir hüznün sardığını dile getiren Altuğ, ''İçimi o zaman bir hüzün sarıyor dışarıya çıkacağım diye. Herkes hazırlanmış çıkayım mı çıkmayayım mı duygusu oluşuyor. Alışmışım içeriye. Dışarı bana yabancı gibi geliyor.'' dedi.

''Herkese itikafa girmeyi tavsiye ediyorum''

Adanalı 58 yaşındaki İsmail Temiz ise 5 yıldır İstanbul'da yaşadığını ve ramazanın son 10 gününü itikafa girerek geçirmek istediğini belirtti.

İtikaf havasını kendisine arkadaşlarının aktardığını vurgulayan Temiz, şöyle devam etti:

''İlk defa bu yıl bu duyguyu yaşadım. Gerçekten çok güzel geçiyor. Dünyanın her yerinden burada insanlar var. Akşam yattığımızda Tacikistanlı, Özbekistanlı, Suriyeli, Mısırlı arkadaşlarla beraber aynı yerde beraber yatıyoruz. Bu çok güzel bir tablo. Onlarla aynı dili bilmiyoruz ama beden diliyle anlaşıyor, İslamiyeti çok güzel yaşıyoruz. Onlarla iftardan önce cami ortasında yuvarlak halka oluşturuyoruz. Kimisi dua, kimisi ise zikir yapıyor. İftarda herkes elinde ne varsa paylaşıyor.''

Temiz, ümmet için dua ettiklerini anlatarak, ''Kendime, arkadaşlarıma, sıkıntısı olanlara dua ediyorum. Burada çok farklı duygular, hisler. Herkese itikafa girmeyi tavsiye ediyorum. Ramazan'ın son 10 günü gerçekten güzel geçiyor. Daha önce niyetlenmiştim ama bu seneye nasip oldu.'' ifadelerini kullandı.

''Hayatında herkes bir defa itikafa girmeli''

65 yaşındaki Yusuf Nizamoğlu da daha önce başka camilerde ittifaka girdiğini, Şehzadebaşı Camisi'nde ise ilk defa sünneti yerine getirdiğini söyledi.

İtikaf süreci boyunca sürekli ibadet yapıldığını anlatan Nizamoğlu, ''Cemaatle beraber vaktimizi geçiriyoruz. Akşam namazını, teravih namazını burada beraber kılıyoruz. Beraber sahur, iftar yapıyoruz. İlk defa gece boyunca ibadetle burada vakit geçirdim. Toplu halde ibadet yapmak çok güzel. Herkese bunu tavsiye ederim. Hayatında herkes bir defa itikafa girmeli. Başka bir havası var.'' dedi.

Nizamoğlu, ''Buranın gerçekten çok farklı bir atmosferi var. Mümkün olduğunca dış dünyayla bağlantımızı kesiyoruz, telefonlarımızı kapalı tutmaya çalışıyoruz. İbadetten eksik kalmamak için sünneti tam yerine getirmek için telefonları mümkün oldukça açmıyoruz, kullanmamaya çalışıyoruz. Ben Bulgaristan Müftülüğü'nün hac temsilciliğini yapıyorum. Dönünce bunu Bulgaristan Müftülüğü'ne de arz edeceğim, orada da böyle itikafların düzenlenmesini, uygulama yapmalarını tavsiyede bulunacağım.'' şeklinde konuştu.

 

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler