Kısaca hepimiz sınıfta kaldık.!?

Adana'da siyasiler, bürokratlar, eğitimciler, ekonomistler, basın-yayın, sanatçılar, aydınlar'. kısaca hepimiz sınıfta kaldık.

Adana bugün itibari ile; devlet desteği, işsizlik, gelir dağılımı, can ve mal güvenliği, eğitim, sağlık, ulaşım, dolaşım bakımından en son sıralarda pas pas olmuştur. Adana son yirmi-yirmi beş yılın en kötü günlerini yaşıyor.

İlk sıralarda olduğumuz konularda var; vergi toplama, en fazla emekli, skandal haberler, uyuşturucu bağımlısı hastalar, eşek etti tüketimi, kapatılan iş yerleri, açılan çay ocakları, tasdikname alan öğrenciler, aç ve açıkta kalan işçiler, zarar eden çiftçiler, kalp ve tansiyondan ölen hastalar, çarşıya ulaşamayan yolcular, seyirlik metrolar, çukurlu- tümsekli her tarafı kesilen-kırılan yollar, çıkmaz sokaklar, ışıksız bulvarlar, ümitsiz insancıklar diye sıralayabiliriz.

Fakat. Adana'da en diri, iri şekli ile yapılan işler var;

İncirlik Üssü ve nükleer silah ile caydırma, müdahale, sindirme gücünü Ortadoğu, Uzakdoğu, Rusya'ya karşı sürdürüyor..

Ceyhan Boru hattı 120 milyarlık bütçesi ile ABD ve A.B ülkelerine ekonomik desteğini veriyor'.!

İsrail'in GDO'lu fidan ve tohumları beklenen cironun üstünde seyrediyor.

Ermeni torunları, dedemizin yerleri deyip mahkemeden tapularını alabiliyor. Soykırım ideali yer buluyor'!

Misyonerler, faaliyetlerini aralıksız ve daha da güçlü devam ettirerek, gençlerimizi modern, çağdaş, gelişmiş ülkeler seviyesi martavalını yutturup. Çağdaş insanlık tespit sınavına sokuyor ..

Yaşar ve koşar ekibi aile ve cemiyet ahlakını ve inançlarını bozan kitap, tiyatro, sinema çalışmaları destekleniyor. Hatta sponsor buluyor. Böylece haklı olarak Oscar ödülü bekliyor..

İngilizce dil eğitimi İmam Hatip Lisesi'de bile Arapça 4 saat, İngilizce 8 saat gerisinin hesabını siz yapın. Eğitim dünyasında edebi bir İngilizce konuşma gayretleri devam ediyor, yoksa akademisyen olamaz. Bunlara İlahiyat, Edebiyat Fakülteleri'de dahil. İngilizce'miz çağdaş dünya sanatçıları ve yazarları tarafından imrenilir boyuta gelmiştir. İngilizce gramer bilgimiz, dilimiz..

..

Evet. Tekrar başa döndük. Gazetemizde seçimden önce yayımlanan M. Yürekli imzalı yazıyı tekrar yayınlamak zorunda kalıyoruz. Çünkü yapılan işlerden, söylenen sözlerden Hak ve Halk razı değil. Bu hazin ve vahim tablodan.

Buyurun, Adanalılar ne söylüyor..

'Adanalı Seçmen Politikacıları Hizaya Getirdi' !

Cenab-ı Hak Nisâ Suresinde (58); 'Haberiniz olsun! Allah (c.c.) size; emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında karar verdiğiniz zaman adaletle karar vermenizi emrediyor. Gerçekten Allah (c.c.) ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz ki Allah (c.c.), işitendir, görendir.' buyurmuştur.

Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurdu: ' Kim Müslümanların işini üstlenir de, daha ehil olanı varken başkasına bir iş verirse, Allah'a ve Peygambere hainlik etmiş olur.' (Buhari, Müslim)

Milletvekili, Belediye Başkanı olacak adaylar: Milleti temsil edecek adayların toplumsal konularda uzmanlık gibi bazı sıfatları yanı sıra, dindar ve iyi ahlâklı olmaları gerekir.

Sorumluluğu olan kimse de (Milletvekili, Başkan, Meclis Üyesi, Muhtar vs.) iki şartın bulunması öngörmektedir. Bunların birincisi, o işi yerine getirmeye 'ehil olmak', ikincisi ise, işin gereğini yapmak ve Allah'tan korkmak manasına gelen 'emanettir.'

Politika, bir bilimdir, sanattır, bir yüzü bilgiye, bir yüzü davranışa bakar. Ama her şeyden önce ahlâktır. Mademki politika, devlet adamlığının özelliğidir. Yani, gerçek politika, uzun vade düşüncesini içerir. Bu yüzdendir ki, üstün nitelikteki politikacı ya da devlet adamları, sağduyusu derin, irâdesi sağlam ve sezgisi güçlü kişilerdir. Kitlelerin sürüklediği kişiler değil, kitleleri sürükleyen, gereğinde kitlelere direnen demir iradeli liderlerdir. Liderler, her şeyden önce hiçbir ağır siyasi şartın lekelemediği ve bozamadığı bir temiz gönüllü, ideal ahlaka sahiptirler.

Ahlâkı hâkim kılan rejimler, uzun ömürlü olmayı garantilemiştir. Ahlâkın yıkıldığı rejimler kokuşmuş, toplumu fesada veren, anarşi ve teröre yol açan bölünme ve parçalanmayı hızlandıran, bataklık benzeri alanlardır.

Türkiye 2009 Mahalli Seçiminde, seçmenler bulundukları coğrafya ve ilin havasına, suyuna, siyâsî iklimine göre başkanları belirledi. Yani kabuğuna çekildi.

Adanalı seçmen ise, tarihî ve hayâtî görev bilinci içinde; ilimde, edebiyatta, sanatta, kültürde, ekonomi ve siyasette Türkiye ortalmasının hep önünde, yol gösterici olmuştur.

Adanalı seçmen bir partiyi değil, üç partiyi (AKP, CHP, MHP)'yi hem ödüllendirdi, hem de cezalandırdı. Yani başkanlıkları paylaştırdı. Meclis üyeliklerini eşitledi. Böylece politikacıları hizaya getirdi. Ahlâklı olmaya dâvet etti.

Bu manada belediyelerdeki hizmetler iyilik ve güzellikle, âdil ve ahlâklı hizmet etmeye veya yalan, dolan, talan yapmaya da müsait, çünkü seçmen hizmet için görevi tüm belediyelerde bir partiye değil, üç partiye vermiştir.

Bu üç parti sorumluluğunu bir diğerine yükleyemez, ya hep beraber yüzlerinin akıyla hizmet ederler, ya da bataklıkta kalırlar.

Evet, siyaset'i amaç edinmek, siyaset için siyaset yapmak, siyaset uğruna her şeyi mubah görmek, kötü politikacıların ve maceracıların işidir.

Ufuklara bakamayan, geleceği hesaba katamayan, günübirlik hareket eden politikacılar, en üst görevler almış olsalar bile, 'devlet adamı' sıfatını alamazlar''

Türk ve İslam milletleri ve dünya halkları; mert, dürüst, cömert, âdil, ahlâklı, iyilik ve güzellikler diyarı Adana'yı böyle görmek üzüyor.

Selim Elçi - 22.03.10-Adana

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.