Milletimiz büyük bir vicdan azabı çekiyor...
'Sen çalış, sîneye sığmaz deme, âsâr-ı ulûm,
Bir küçük âyînede aks-i semâ zâhir olur!'
'Git vatan Kâbe'de siyaha bürün' mısraının sahibi Namık Kemal bu şiiri ve bu mısraı yazdığı sıralarda Osmanlı ülkesine, Türkiye'ye şu mısralarda kendini ifade eden fikir girmişti ve canlıydı:
'Vatanım ruy-i zemin, milletim nev-i beşer.' Yani, bütün dünya benim vatanımdır, insanlık da benim milletimdir. Dolayısıyla 'Vatanım da, milletim de yoktur' demeye varan, bugün de artık ayyuka çıkmış olan küreselleşme ideolojisi aslında o zaman da vardı. Türkiye'de ilk olarak bundan söz eden de Şinasi oldu...
Daha sonra bunu Tevfik Fikret de 1910'larda yazdığı bir şiirinde zikrediyor. Namık Kemal tabii bu küreselleşme ideolojisine son derece karşı ve onun zıddına bu şiiri yazıyor'
Mehmet Akif Merhum siyaset, eğitim, sosyal ve ekonomik meselelerle alâkalı tespitleri bakın bugünkü halimizle nasıl da örtüşüyor yazdığı bir şiirinde, o günün siyasetini tasvir ederek şöyle diyordu:
'Dilencilikle siyaset döner mi, hey budala'
Siyasetin kanı: Servet, hayatı satvettir,
Zebûn-küş Avrupa bir hak tanır ki: Kuvvettir.
Donanma, ordu yürürken muzafferen ileri!
Üzengi öpmeğe hasretti Garb'ın elçileri!'
O ihtişamı elinden niçin bıraktın da,
Bugün yatıp duruyorsun ayaklar altında'
'Kadermiş' Öyle mi' Hâşâ, bu söz değil doğru:
Belanı istedin, Allah da verdi' Doğrusu bu
Çalış, dünyada insan ol, elindeyken henüz dünya;
Öbür dünyada insanlık değilmiş yağma, gördün ya!
Dilinden âhiret hiç düşmüyor ey Müslüman, lâkin,
Onun hakkında âtıl bir heves mahsulü idrâkin'
'siyasette güç'ün önemi o gün neyse, bugün de odur'
1913 yılından bugüne kadar 99 yıl geçmiş biz hala yabanilerin yardım ve yataklığı peşinde koşuyoruz.
Ve..
Geçmişe mazi, bugün ve geleceğe muzari derler. Sen günü bugünün icâbatı istikametinde yaşamazda, mazinin yadı, muzarinin hayali ile vakit geçirirsen, başkaları seni olduğun yerde bırakır gider'
Günü yaşayacaksın günü! Elbet mazi ve mefahir olacak! Elbet muzarinin hayali kurulacak ammaaa' Önce gün yaşanacak gün!... Gün bugün, dem bu dem!...
Aile hayatında da böyledir bu, cemiyet hayatında da böyledir, millet ve devlet hayatında da böyle.
'Amel-i salih' denilince sadece namaz niyaz, hac, zekat ve oruç gibi ibadetler aklımıza gelir bizim. Hâlbuki hakikat böyle mi' Hayır! Hayatın her safhasıyla ilgili bir husustur bu.
Kendi (nefsi)mizin ıslahından tutun da, ailenin, cemiyetin, milletin, memleketin, devletin ve insaniyetin ıslah ve imarına kadar her şey 'amel-i Salih' girer.
'Büyük insanlık ailesinin iki cihan azizliğini sağlatacak kültür ve medeniyete katkısı bulunan her şey 'amel-i salih'tir.' (Mahir İz)
Aileden maksat, topluma, millete faydalı insan yetiştirmektir'
Efendimizin de belirttiği gibi vatana ve millete faydalı olan ümmet aile ortamlarında yetişir.
Sağlıklı, bilgili, dürüst çocuklar yetiştiren aileler, toplumda huzur, vatanına ve milletine faydalı bir insan olarak yetiştirmek için...
Efendim, ben uğraştım da olmadı! Sözüm geçmiyor!
Orası ayrı mesele! Sen sana, düşeni yap da, netice şöyle olur, böyle olur, orası ayrı'
Sen üstüne düşeni yap! Sen tarlanı sür, tohumunu at, neticeyi Allah'a bırak! 'Fezekkir inne feati'z-zikra' diyor Cenab-ı Hak Kitabı Kerim'inde: 'Öğüt fayda verirse devam et.' (A'lâ, 9)
Sen yaptın ettin de olmadı, olabilir! Hiç kimse hiç kimsenin fotokopisi değildir. 'Çocuklarınızı kendi huyunuza suyunuza zorlamayın' diyor Hazreti Ömer. Niye' Niyesi şu: Çünkü ' Onlar sizin içinde yaşadığınız zamandan başka bir zaman için yaratılmışlardır.'
Evet. İslamiyet'te her fert dinini, dünyasını öğrenmekle mükelleftir. Doğru yolu bulmak için dinini, yaşayıp Allah'ın emirlerini yerine getirmek için de dünyasını iyice bilmesi lazımdır'
Bizim mensup olduğumuz büyük dinin yüce kitabına uymamız lazım. Hareketlerimizi kitaba uydurmamız lazım. Uydurmadın mı ceremesini çekeceksin' Allah Kur'an-ı Kerim de '..ben bir kanuna bağladım bu kâinatı, nizama bağladım'' buyuruyor.
Elbette, her harfimizi, harekemizi her hangi bir hareketimizi ilahi kanuna uydurmadığımız gün yanarız!
Yani, Allah her an ve her zaman bizimle beraber, biz kiminle beraberiz'
Mehmet Yürekli
08.01.2012, Adana
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.