
Yusuf Ziya Öter
ÖĞRENCİ EVLERİ VE TEZGÂH
Yol yok, elektrik yok, böyle bir köyde ilkokulu bitirdim.
Sonra yarı harap, eksik imarlı bir kaza da liseden mezun oldum.
Ailem okutmadı. Bende arkasını, önünü ve neticelerini hesaplamadan bu köyden
vatanımızın medeniyet kenti olan İSTANBULA, okumak için evden kaçtım. 25 EKİM 1966
Muhit kişiler olaylar ve yaşadıklarım.
10 KASIM 1966 sahaflar çarşısı: Yalnızlık ve yol yöntem bilmemekten kaynaklanan olaylar olaylar
Fikri çelişkilerime çare bulamamanın verdiği yeis ve yalnızlık. Aradığım kitaplar peşinde koşarken
Nasıl oldu birden takip edildiğimi anladım. Vitrin değiştirdim olmadı, dükkân değiştirdim olmadı
Aptal ve salakça bütün vitrinleri taradım. NAFİLE.. Tam çıkışta,
Bir kız ben NİSA sizinle arkadaş olmak istiyorum. Aman ALLAHIM bu nasıl olur? Bu güne kadar
Bu kadar güzel-böyle cana yakın-olağan üstü cazip-öylesine alımlı- böyle FETTAN-böylesine sarıp
Sarmalayan-böyle davetkar-Yüzüne bakmaya kıyamayacağın, baktıkça, her bakışta bir önceki bakışa
Göre daha güzel ve hoş görünen bir kız görmemiştim. DONMUŞ kalmıştım. Ne kadar zaman geçti
Bilemedim. Bey efendi size söylüyorum demesi ile kendime gelebildim. Neden olmasın dedim.
Öyle ise ÇEMBERLİTAŞ daki sinemaya iki biletim var haydi gidiyoruz dedi. UYSALCA itaat ettim.
Sinema yemeği, yemek beraber gezmeyi, her şey birbirini takip etmeye başladı. Kendimi mesut
Sandım. Hiç tanımadığım birisi beni sahiplenmişti. Yol usul öğretiyordu. Günler haftaları. haftalar ayları kovaladı. Aradan üç ay geçti. bir gün ANKARAYA gidelim dedi. Olur dedim. Birlikte Ankara ya gittik.
Ertesi gün saat dokuz gençlik parkına gittik. Sen burada beni bekle, biraz işim var dedi. Gitti bir süre
Sonra geldi. Yüzünde güller açıyordu. Bak Yusuf seni bizim derneğe üye yapacaklar istermisin dedi
Ben ise bak NİSA üye olmam için derneğinizin tüzük ve yönetmenliğini görmem, okumam lazım
Ondan sonra düşünürüm dedim. NİSA bana müsaade et tekrar gidip geleyim. Bir zaman sonra geri
Geldi. HAYIR, olmaz tüzük ve yönetmenliği okumadan üye olacaksın. BEN sana kefil oluyorum.
Ben ise hayır diye beyan eyledim. Tekrar İSTANBULA döndük. Bu günden sonra arkadaşlığımız daha
Sıcak, daha verimli, daha tatminkar, daha davetsiz ve senli benli olarak devam eder iken. ANKARA
Dönüşünden yaklaşık iki ay sonra idi MARMARA ÖĞRENCİ LOKALİNDE oturur iken ANİDEN
Yusuf sen CEYHAN doğumlusun. Lise yi Ceyhan da bitirdin. Okumak için aileni terk eyleyip İSTANBULA
Geldin demez mi ŞOK OLDUM sadece kısık bir ses tonu ile evet diyebildim. LAKİN içime bir kurt düştü.
Hayatımda ilk defa gördüğüm bir kız benim hakkımda bunları nasıl kimden öğrenebildi? İÇİMDE
Fırtınalar koptu. Cevap bulamadım. Ne olursa olsun arkadaşlığa devam kararı verdim. Arkadaşlığımız aynı sıcaklıkta devam etti. Bekar evime geldiğinde, geç kalınca, bende kalıyordu. Arada bir ne zaman ÜYE Olacaksın diye soruyor, fakat ısrar etmiyordu. böyle birlikte yedi ay daha geçti. Bir gün ansızın karşıma dikildi. Yüzü karmakarışıktı. O kız gitmiş yerine bambaşka bir kız gelmişti sanki. Birden kızgın bir şekilde DERNEĞE üye olacakmısın, olmayacak mısın diye sordu. Ben ona HAYIR diyecek bir kişi karşına çıkar İse ne yaparsın dedim. NİSA güldü eski haline dönmüştü. Şuh. Şen. Şakrak ve fedakâr.
Bütün genç KIZLIK vasıflarımı ortaya koyar, FEDA eder o kişiyi derneğe üye yaparın diye haykırdı.
Gayrı ihtiyari ağzımdan AMAN ALLAHIM sözleri döküldü. NİSA hayır yanıldınız diyebildim.
Bu Dernek mi ?(FİKİR KLÜPLERİ ) sonra memleketin başına bela olan, SOL dernekleri doğuran
Ana rahmi ANARŞİ VE TERÖRÜN DOĞUM EVİ..12.3.1971 ist.
Adana 02.01.2016
Yusuf.Öter @ Hotmaıl.Com
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.