Oy için gençlerin ölmesi insani mi...

Oy için gençlerin ölmesi insani mi...
Başbakan Erdoğan, BDP'yi terör örgütünün uzantısı olarak niteledi. Erdoğan, "Eskiden, terör örgütü kendi illegal yayın organlarıyla mesajlarını...



Başbakan Erdoğan, BDP'yi terör örgütünün uzantısı olarak niteledi. Erdoğan, "Eskiden, terör örgütü kendi illegal yayın organlarıyla mesajlarını iletiyordu. Şimdi bir siyasi parti örgütün sözcülüğüne soyundu" dediği BDP'yi gençlerin ölümü üzerinden oy avcılığıyla suçladı

Başbakan Tayyip Erdoğan, bir yandan terör örgütü, bir yandan da onun uzantılarının, ortamı tahrik etmek, germek, süreci kışkırtmak için dört bir koldan harekete geçtiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı'nın yeni hizmet binasının açılış törenine katıldı. Terörle mücadele konusuna değinen Erdoğan, 'Şu anda, bir yandan terör örgütü, bir yandan da onun uzantılarının, ortamı tahrik etmek, germek, süreci kışkırtmak için dört bir koldan harekete geçmiş durumda' olduğunu ifade ederek, 'Eskiden, terör örgütü kendi illegal yayın organlarıyla, internetle, belli ajanslarla mesajlarını iletiyordu. Şimdi artık bir siyasi partinin, siyaseti, demokratik zemini tamamen bırakarak terör örgütünün sözcülüğüne soyunduğunu görüyoruz. Allah aşkına soruyorum; siz, 12 Haziran'da oy toplayacaksınız diye gençlerin ölmesi, öldürmesi insanlık mıdır, insani midir? Bunu vicdanınıza nasıl izah edebiliyorsunuz, veya vicdanınıza nasıl anlatabiliyorsunuz?" dedi.

BİR FIRSATÇILIK SÖZ KONUSU

Terör örgütü ve uzantılarının seçim öncesinde bölgeyi ve ülkeyi kışkırtarak buradan nemalanmanın gayreti içinde olduğunu belirten Erdoğan, "Gençlerin ölümü, anaların gözyaşı, babaların yürek sızısı, kapanan kepenkler, savaş alanına dönmüş sokaklar, caddeler pahasına bir oy avcılığı, bir fırsatçılık söz konusu' diye konuştu. Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: 'BDP şunu çok ama çok iyi biliyor: Bölgenin kaderi değiştikçe, bölgenin çehresi, manzarası değiştikçe, BDP istismar edecek sorun bulamaz hale geliyor. Sorunlar çözüldükçe, bölgeye yatırım gittikçe, demokratik adımlar atıldıkça, tabii kendi altlarındaki zemin kayıyor, BDP bunu gördüğü için sorunların çözüm yoluna girdiğini gördüğü için, süreci sabote etmek, süreci kışkırtmak için bütün imkanlarıyla çalışıyor. Aziz milletimin bu kirli oyunu, bu kirli provokasyonu görmesini rica ediyorum. 74 milyon vatandaşımın, bu kışkırtmaya karşı uyanık olmasını rica ediyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar, biz yolumuzdan dönmeyecek, geri adım atmayacak, Milli Birlik ve Kardeşlik Süreci daha kararlı şekilde ilerleyecek. Türkiye'yi her boyutuyla büyütmeye devam edeceğiz.'

GÖZÜNÜZÜ KAN BÜRÜMÜŞ

"Seçimlere 3 ay kala ortamı gerginleştirip, ülkeyi tahrik edip, sokakları ateşe verip, bu süreçten oy elde etmenin hesabını nasıl yapabiliyorsunuz? Gözünüz bu kadar mı karardı, gözünüzü bu kadar mı kan bürüdü? İz'anı, insafı bu kadar mı unuttunuz?' diyen Başbakan Erdoğan, 'Siz güya oy alıp Meclis'e geleceksiniz... Ne pahasına? Ölen ve öldüren gençler pahasına, annelerin, babaların gözyaşı pahasına, öksüz, yetim kalacak çocuklar pahasına, bu insanlığa sığar mı, bu vicdana sığar mı? Utanmadan sıkılmadan, 'bölgede akan her damla kanın sorumlusu Başbakan'dır' diyorlar... Senin aklın 8 yıldır mı kendine geldi? 30 yıldır bu ülkede terör örgütü kan döküyor. 30 yıldır bu ülkenin başbakanı Tayyip Erdoğan mı? Sen mazbata alacaksın diye gençler ölecek, ondan sonra da çıkıp Başbakan'ı tehdit edeceksin...Bunu benim vatandaşım yutmaz.... Bugüne kadar, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesini sabote etmeye çalışmaktan başka ne yaptınız" dedi.

LÜTFEN HERKES SORGULASIN

'Demokrasi dediniz, ifade özgürlüğü dediniz... Sizin gibi düşünmeyenlere, sizinle aynı yerde durmayanlara, sizi eleştirenlere karşı tahammülsüzlüğü neyle açıklıyorsunuz?' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

'Yaklaşık 30 yıldır bu ülkenin terör meselesi var... Ben Kürt kökenli kardeşime soruyorum; Bu süreç en fazla kime zarar verdi? Terörden en fazla kaybeden kim oldu? Terör en fazla kimin çocuklarını yedi? Lütfen her bir kardeşim bu soruyu kendisine sorsun. 30 yıldır kanlı terörün bölgeye ne kazandırdığını, ne kaybettirdiğini lütfen her bir vatandaşım sorgulasın."

Derdiniz elebaşının hapishane şartları

Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Bütün mesainizi, bütün enerjinizi, bütün siyasetinizi eğer terörün sözcülüğüne ayırır, bütün derdiniz terör örgütü elebaşının hapishane şartları olursa, siz Türkiye partisi olamazsınız, Türkiye'yi kucaklayamazsınız. Kendisinden oy aldığınız kitlelere dahi hizmet üretemezsiniz. İşte elinizde belediyeler var. Ne yapıyorsunuz? Nasıl hizmet veriyorsunuz? Aldığınız imkanları göremiyoruz? Aldığınız imkanlarla ne yapıyorsunuz? Hangi yatırım var? Bölgeyi geziyoruz, dolaşıyoruz, bakıyoruz. Belediyelerin en tabii en doğal yapması gerekeni bile yapmıyorsunuz. Bunları yapın, ortaya eser koyun. Bahane uyduramazsınız, 'iktidarda AK Parti var' diye. Çünkü AK Parti bütün belediyelere aynı oranda hiçbir farklı uygulama yapmadan her ay yasal imkanlarını vermektedir. Siz, terör örgütünün sözcülüğünü bırakın, terör örgütünün elebaşını bırakın da bugüne kadar bölgeye hangi hizmeti götürdünüz, hangi sorunu çözdünüz, hangi derde çare ürettiniz, önce bunun muhasebesini yapın. 'ikide bir KCK, KCK, KCK, ikide bir KCK...' Şu anda bu vesileyle içeri alınan belediyeler, her şeyden önce yürütmenin aldığı bir karar ve uygulama değildir. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Eğer hukuku çiğniyorsanız, eğer yasaları çiğniyorsanız tabii ki yasalar size de uygulanacaktır.'

Bir ödül daha

Slovenya'da faaliyet gösteren Ortadoğu ve Balkan Araştırmaları Enstitüsü,'10 Yılın Devlet Adamı Ödülü'nü Başbakan Erdoğan'a vereceğini duyurdu. Başbakan Erdoğan ise bundan dolayı şükran duyduğunu belirterek Slovenya'ya yapacağı ziyarette söz konusu ödülü almayı öngördüğünü söyledi.

Gözaltılar, bizim değil yargının tasarrufundadır

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ergenekon soruşturması kapsamında yapılan gözaltılarla ilgili, bunun yargının tasarrufu olduğu, süratle neticelendirilmesini beklediklerini söyledi. Başbakanlık'ta Slovenyali mevkidaşı Borut Pahor ile yaptığı ortak basın toplantısında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınmalarla ilgili bir soruya Başbakan, gözaltı olayının her zaman söyledikleri gibi kendi talimatlarıyla olan bir şey olmadığını vurguladı. Bunun savcılığın talebi üzerine güvenlik ve emniyet teşkilatının verilen talimatı yerine getirmesi olduğunu ifade eden Erdoğan, "Burada şüphesiz ki savcılık herhalde bazı bilgilerden, bazı belgelerden hareketle böyle bir adımı atıyor. Bunun üzerinde benim zaten herhangi bir değerlendirmeye girmem. Şu anda Emniyet Teşkilatımız kendisine verilen görevi yerine getirmiştir. Ve bundan sonraki süreçte de savcılık hazırlık safhasını yerine getirir. Kararı mahkeme verir. Bunların hepsi onların tasarrufudur. Burada bizim de karışma yetkimiz yok. Benim sadece söyleyeceğim bir şey var; bu süreçlerin süratle neticelendirilmesi, kısa zamanda bitirilmesidir. Bu da arzumdur. Bunu da özellikle ifade etmek isterim" dedi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.