Google yetkilisi Yücesoy: Tüm paydaşlarımızla masaya oturmaya hazırız

Google yetkilisi Yücesoy: Tüm paydaşlarımızla masaya oturmaya hazırız
Google Reklamcılık ve Pazarlama Limited Şirketi Hükümetle İlişkiler ve Kamu Politikası Müdürü Duygu Yücesoy, dijital telife ilişkin, "Habercilik ekosisteminin ihtiyaçlarını, beklentileri anlamak için tüm paydaşlarımızla masaya oturmaya hazırız" dedi.
TBMM

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplandı.

Yayman, Türkiye için tarihi günlerden biri olduğunu vurgulayarak, "Daha önce biz tarafları dinlemek suretiyle, dijital telif konusunun genel bir çerçevesini çizmeye çalıştık. Bugün de bu networkün, bu yönetişim masasının önemli paydaşlarından ve taraflarından bir tanesi Google'ı ilk defa bu düzeyde, Türkiye'de dinlemiş olacağız." diye konuştu.

Bir tarafta emek verilerek üretilen bir içerik diğer tarafta bu içeriğin izinsiz bir biçimde alınması, kullanılması ve yaygınlaştırılması olduğuna işaret eden Yayman, "Bu anlamda kurumsal olarak yapıların, şirketlerin, kurumların reklam geliri başta olmak üzere gelirlerinin azalması çok ciddi bir problem alanı oluşturmaktadır. Bizim öncelikli konuşmamız gereken konulardan bir tanesi haberin Avrupa normlarında olduğu gibi bir telif sayılması; ikincisi, bununla ilgili Google'la ve diğer arama motorlarıyla muhakkak bu anlamda bir anlaşmaya, bir görüş birliğine varılması ve bu konuda gerçekten emeğin karşılığını bulmasını önemsiyoruz. Dolayısıyla bugün tarafları dinleyeceğiz." diye konuştu.

"TikTok'ta yayınlanan video kabul edilemez"

Yapay zekayı ve etkilerini konuşmak yerine bugün dijital mecrada payalşılan bir içeriğin konuşulduğunu kaydeden Yayman, "Biz TBMM'de tüm dijital mecraları dinledik, TikTok'u da dinledik fakat TikTok isminin skandallarla anılması devam etmektedir. TikTok kullanıcısı bir kadının, sosyal medya hesabından yayınladığı bir video tüm Türkiye'yi ayağa kaldırmıştır. Sırf etkileşim almak uğruna, sırf dikkat çekmek uğruna, sırf bir farkındalık yaratmak uğruna 5 yaşındaki erkek kuzenine burada anlatamayacağım şekilde bir davranış içerisine girmesi, asla kabul edemeyeceğimiz uygulamalardır." değerlendirmesinde bulundu.

Bunun toplumda bir infial uyandırdığını dile getiren Yayman, "Ayrıca, bu paylaşımdan sonra o kadının yaptığı savunma skandala yeni bir boyut eklemiştir. Aile ise videonun eski olduğunu dile getirmiştir. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız bu konuya hemen müdahale etmiş ve il müdürlüğü birimleri, bürokrat arkadaşlar bir koordinasyon içerisinde bu konuya el atmıştır." ifadelerini kullandı.

"Yapay zeka konusunda araştırma komisyonu kurulması çalışması var"

Yapay zekayı daha fazla konuşmak gerektiğini belirten Yayman, "Bu konuda Meclisimizde de bir araştırma komisyonu kurulmasıyla ilgili çalışmalar var, biz bunu çok önemsiyoruz ve önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili daha önemli adımların atılacağı kanaatindeyim." dedi.

Komisyon Başkanı Yayman, Dijital Mecralar Komisyonunun yaz döneminde daha yoğun çalışarak Türkiye'nin bir dijital değerler haritasını çıkaracağını bildirerek, dijital dünyanın nedenlerini, niçinlerini, nasıllarını ortaya koymak, bu konuda bir çerçeve çizmek istediklerini söyledi.

Dijitalleşme meselesinin sadece kamu yönetimlerinin birtakım kamu politikaları belirlemek suretiyle yönetecekleri bir alan olmadığını dile getiren Yayman, şunları kaydetti:

"Muhakkak, dijital mecraların kendi toplum sözleşmelerini, kendi anayasalarını bireyle, toplumla ve devletle yapması gerekmektedir. Biz buna topluluk kuralları diyoruz, topluluk kurallarının yeniden belirlenmesi gerekiyor. Diğer taraftan biz özgürlüklerin sonuna kadar kullanılmasını savunmaktayız fakat burada özgürlük-güvenlik dengesi ve kamu düzeninin sağlanması konusunu çok önemli buluyoruz ve bu noktada da dijitalleşme meselesinin siyaset üstü bir konu olduğunu ve bunun Türkiye'nin geleceği olduğunu, dijitale sahip olanın geleceğe sahip olacağını bir kez daha belirtmek isterim."

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu'nda Google yetkilileri tarafından bilgilendirme yapıldı.

Google Reklamcılık ve Pazarlama Limited Şirketi Hükümetle İlişkiler ve Kamu Politikası Birimi Başkanı Tolga Sobacı, Google Arama Motoru, G-Mail, YouTube gibi hizmetlerin sahibi ve sağlayıcısı olan Google Reklamcılık'ın, ABD'de yerleşik Google LLC Şirketinden bağımsız ve ayrı bir şirket olduğunu belirtti.

Sobacı, "Google Reklamcılık, Google LLC'nin Türkiye'deki şubesi, tüzel kişisi, temsilcisi veya irtibat bürosu değildir ve Google LLC şirketine ait ürün ve hizmetler üzerinde herhangi bir tasarruf yetkisi bulunmamaktadır. Bu şirket 18 yıldır Türkiye'de reklamcılık, satış ve pazarlama desteği alanında faaliyet göstermektedir." bilgisini verdi.

2023 sonu itibarıyla Türkiye'de 100'den fazla çalışanlarının bulunduğunu, ofislerinin İstanbul Levent'te olduğunu anlatan Sobacı, Google Türkiye olarak Türkiye'nin dijitalleşme yolculuğunda Türkiye'nin her zaman yanında olmayı çok önemli bulduklarını ve bu yolculukta da 18 yıldır ellerinden gelen desteği sağlamaya gayret gösterdiklerini ifade etti.

2021'deki bir araştırmaya göre, Google Ekosistemi üzerinden ürün ve hizmetlerin oluşturduğu 1,9 milyonluk bir istihdam olduğunu ve bu rakamın 2025'te 2,3 milyona yükselmesinin planlanlandığını dile getiren Sobacı, aynı rapora göre 2021'de 700 binden fazla mikro ve küçük işletmenin Google işletme profil kullanımıyla ek gelir artışı elde ettiğini söyledi.

Sobacı, "TBMM'nin gerekli gördüğü tüm alanlarda bağlayıcı yasal düzenlemeler yapma yetkisini Google olarak tanıyor ve saygı duyuyoruz. Türkiye dahil faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde yasalara ve bağlayıcı kurallara uymakta azami gayret gösteriyoruz. Bu bağlamda, haber içerik üreticileri ve yayıncılarla görüşmelerimizi sürdürmek istiyoruz, haber alanında ortak temelli bir yaklaşımla ihtiyaçları anlamak istiyoruz ve kapsamlı çözümler sunmak için de hazır olduğumuzu ifade etmek istiyoruz." değerlendirmesini yaptı.

"Dijital telif konusu tek bir çözüme oturtulamaz"

Google Reklamcılık ve Pazarlama Limited Şirketi Hükümetle İlişkiler ve Kamu Politikası Müdürü Duygu Yücesoy, ekonomik katkıyı kamu paydaşları, özel sektör girişimleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte toplumun tüm kesimine fayda sağlayacak şekilde proje ve programlarla yürüttüklerini belirterek, "Zamanında TESK'e hibe olsun, KOBİ'lerimize kredi desteği olsun, bundan ayrı olarak bakanlıklarımıza reklam kredisi desteği olsun, 12 milyon dolarlık bir katkıda bulunduk. Bu sadece maddi katkıyla sınırlı değil; aynı zamanda 1,5 milyon bireyin dijital becerilerinin gelişmesi, dijital dünyaya ayak uydurması konusunda da eğitim almalarını sağladık." ifadesini kullandı.

"Biz buradaki habercilik ekosisteminin ihtiyaçlarını, beklentileri anlamak için herkesle, tüm paydaşlarımızla masaya oturmaya hazırız." diyen Yücesoy, bu konunun tek bir çözüme oturtulabilecek veya tek bir pozisyon sunulabilecek bir konu olmadığını, her ülkenin habercilik ekosisteminin ihtiyaçlarının farklı olduğunu belirtti.

Google'ın farklı duruşları olabildiğine de işaret eden Yücesoy, "O nedenle biz, ülkemizdeki ihtiyaçları, buradaki beklentileri en iyi şekilde anlayarak her iki taraf için de fayda ve menfaat sağlayacak çözümler konusunda istişareler yapmak üzere tüm paydaşlarımızla görüşmeye hazırız." diye konuştu.

"Türkiye'de ihlal edici 400 binden fazla içerik listelerden indirildi"

Telif hakkının ihlal edildiğini düşünen hak sahiplerinin form doldurması ve iletmeleri halinde, ilgili ekipler tarafından yapılan incelemeler sonucunda ihlal olduğuna kanaat getirilmesi halinde bu içeriklerin kaldırıldığını aktaran Yücesoy, "Türkiye'de 400 binden fazla içerik ihlal edici bulunan telif hakları açısından zaten listelerden indirildi." dedi.

Bir araştırmaya göre 2023'te Türkiye'de haber web sayfalarına yılda 10 milyar tıklama sağlandığını açıklayan Yücesoy, "Habercilerimiz için bunun yarattığı da bir ekonomik değer var, bu değer de 2 milyon dolardan fazla. Yani gerçekten burada ciddi bir değer yaratımı söz konusu ve küresel rakamlara baktığımızda, ülkemizdeki rakamlar da oldukça iyi görünüyor." ifadelerini kullandı.

Google Reader Revenue Manager sisteminden de bahseden Yücesoy, bunun habercilerin abonelik sistemi üzerinden bir gelir kazanımını desteklemeyi tercih etmeleri halinde onlara sundukları bir program olduğunu söyledi.

Google Macaristan Telif Hakları Uzmanı Adrienn Timar da Google'ın habercilik ekosistemine katkılarına ilişkin Google Arama ve Google Haberler sistemlerinin nasıl çalıştığını anlattı.

"Haberler" sekmesinden bahseden Timar, haberlerin yanında gösterilen reklamların arama sonuçlarına göre gösterildiğini, tıklama sonucunda ücret alındığını bildirdi.

Timar, her ne kadar Google Haberler, Google Arama'dan ayrı olsa dahi bunun ücretlendirilmediğini ifade ederek, ayrı bir hizmet olarak sunulduğunu fakat herhangi bir şekilde ücretlendirilmediğini sözlerine ekledi.

Google yetkilileri, TBMM Dijital Mecralar Komisyonunda milletvekillerinin "dijital telif" başta olmak üzere çeşitli sorularını da yanıtladı.

AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, Google'ın Türkiye'den ne kadar gelir elde ettiğini ve ne kadar vergi ödediğini; Google'ın telif ödemeleri konusunda Türkiye'deki yaklaşımını; Google yetkililerinin verdiği bilgiye göre haber sitelerindeki 10 milyar tıklanmanın ne kadar bir değer oluşturduğunu; Google'ın Türkiye'deki yaklaşık kullanıcı sayısını; Google'ın KOBİ'lere 12 milyon dolarlık katkı yaptığına dair bilgiden hareketle Türkiye'de KOBİ'lere neden daha fazla katkı yapılmadığını sordu.

Google Reklamcılık ve Pazarlama Limited Şirketi Hükümetle İlişkiler ve Kamu Politikası Birimi Başkanı Tolga Sobacı, Google'ın vergisel sorumluluklarını yerine getirdiğini belirterek, ödenen vergiyi şirket politikası gereği açıklayamadığını söyledi.

Sobacı, ticari sır niteliği taşıdığından gelirlerini de paylaşamadıklarını bildirdi.

CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, ABD'de de bu bilgilerin saklı olup olmadığını sorması üzerine Sobacı, "Halka açık şirket olduğunuz için Amerika'da da gizli bu bilgiler." yanıtını verdi.

Google Macaristan Telif Hakları Uzmanı Adrienn Timar, dijital telif konusunda, "Burada önemli olan, Türkiye'de ekosistemin ne gibi gereksinimlere sahip olduğunu, buradaki yayıncıların ihtiyaçlarının ne olduğunu belirleyebilmek. Avrupa Birliği'ndeki uyum, Kanada'daki uyum, Avustralya'daki uyumla ilgili soru sorulduğunda bu ülkelerin hepsinin farklı bir düzenleyici çerçeve uyguladığını ve bizim de bu farklı düzenleyici çerçevelere uyma zorunluluğumuz olduğunu ifade etmem gerekiyor." dedi.

Timar, "Kanada'da ve Avustralya'da spesifik bir rekabet çerçevesi belirlendi ve bu çerçeveyle ilgili olarak düzenlemeler bu piyasayı yönlendiriyor ancak Avrupa Birliği'ne baktığımızda onların farklı bir uyum çerçevesi belirlediğini görüyoruz ve orada basınla ilgili yayıncıların daha fazla kontrole sahip olduğunu ve bu çerçevede de piyasanın onların kontrolü altında daha farklı biçimde düzenlendiğini görüyoruz." bilgisini paylaştı.

İsviçre'nin Avrupa Birliği uygulamalarını takip eden bir ülke olmasına rağmen yaptığı bir inceleme neticesinde böyle bir düzenleme yapmamaya karar verdiğini anlatan Timar, Güney Kore ve Japonya'nın da kendi piyasaları için böyle bir mevzuatın gerekli olmadığına karar verdiğini söyledi.

Timar, "Mevzuat yapıcılar buna açık olduklarında biz de bu mevzuat çalışmalarına katkıda bulunmaya açığız. Bunu nasıl etkili görürlerse yani hangi yolla 'bu etkili bir şekilde yapılabilir' derse mevzuat yapıcı, yasamayı yapan taraf, biz o şekilde katılırız. Bu bir kapalı oturum yoluyla olabilir, bir alt komisyon eliyle olabilir yani nasıl etkili işleyecekse süreç o şekilde katkı verebiliyoruz." görüşünü paylaştı.

Direktif hazırlanırken hem AB düzeyinde hem de üye devletler seviyesinde katkı verdiklerini anlatan Timar, "Bazı ülkelerde halen söz konusu mevzuat süreci devam ettiriliyor çünkü burada son derece karmaşık bir mevzuat yapısından bahsediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Google açısından da önemli bir gün"

Google LLC ve Google Bilgi Teknolojileri Limited Şirketi avukatlarından Gönenç Gürkaynak, Avrupa Birliği'nde bu konuda düzenlemelerle çözme yoluna gidilirken, Kanada'da, Avustralya'da rekabet otoritelerinin ve rekabet düzeninin içerisinde çözme yoluna gidildiğini anlattı.

Komisyon Başkanı Hüseyin Yayman'ın "Tarihi, önemli bir gün" sözüne işaret eden Gürkaynak, "Google açısından da önemli bir gün çünkü kendi sözünü aktarma şansı buluyor." dedi.

Telif meselesinin bazı ülkelerde serbest piyasa ekonomisi gereği, pazarda çözülmesinin beklendiğini, bazı ülkelerin ise açık düzenlemelerle meseleye çözüm bulduğunu aktaran Gürkaynak, "'Google ikili bir yapı benimsiyor, Google tutturabildiği muhatabına belli bir şekilde davranıyor da diğerine daha farklı davranıyor' gibi bir evrende değiliz. Google kendi yükümlülüklerini farklı ülkesel sorumluluklara göre yerine getiriyor, bu ülkelerden bir bölümü bu ekosistemin ihtiyacının parasal ödeme olduğu kanaatinde ve buna göre mevzuat geçirmiş vaziyette; Google da buna göre adım atıyor." ifadelerini kullandı.

"İletişime açık tavrınızı olumlu buluyoruz"

Gürkaynak'ın ifadeleri üzerine Komisyon Başkanı Yayman, "Google der ki: 'Siz kendi mevzuatınızı düzenleyin, hukuksal altyapınızı tamamlayın, sonra biz bu meseleyi bir masa etrafına oturabiliriz, konuşabiliriz." değerlendirmesini yaptı.

Yayman'ın bu ifadeleri üzerine Gürkaynak da "Beni korkuttunuz. Bir mevzuat çalışması olacaksa yahut sair konular ekosistemin ihtiyaçları değerlendirilecekse bizden ne emek ve enerji istenirse biz yanınızda olmak isteriz." diye konuştu.

Komisyon Başkanı Yayman, "Sizin bu meseledeki iletişime açık tavrınızı olumlu buluyoruz, pozitif bir adım olarak görüyoruz fakat biz de kendi hukuksal altyapımızı, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'muzu günümüzün şartlarına uygun hale getireceğiz ve dünya normlarına, evrensel normlara uygun bir biçimde meselemizi ele alacağız. Bunun sizinle ilgisi yok." karşılığını verdi.

"'Google pozisyonu budur' diye karşınıza çıkamıyoruz"

CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan ve CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp'in "Google formül olarak neye razı?" şeklinde soruları olduğunu kaydeden Gürkaynak şöyle konuştu:

"Google şuna elbette razı: Ya serbest piyasa ekonomisinin doğal sonuçların neyse bu korunarak gerekli mekanizmalarıyla doğacak olan yapı ve bunun güdülmesi yahut da eğer TBMM'nin tasarrufu o yöne doğru giderse o zaman iyi çalışılmış, parametreleri çok belirgin, o parametrelere bizim de müdahil olup kendi pozisyonumuzu beyan etmemize el veren yapıların da açık olduğu ama bizim de bilgi alabildiğimiz, Türkiye'deki ekosistemle ilgili olarak TBMM'nin elindeki bilgiler ne olacaksa ona dair bir fikir edinip buna göre katkı sunabildiğimiz bir yapının sonucu olan mevzuata razıyız. Yani biz burada angaje vaziyetteyiz ve bunun bir parçası olmak istiyoruz, bunun önemli bir girişim ve konu olduğunu, bu Komisyonun şu anda yürümekte olduğu yolun da farklı farklı sonuçlara yol açabilecek bir yol olduğunu iyi biliyoruz. Başka ülkelerde bunu tecrübe etmişliğimiz de var, bir tek eksiğimiz, belki sizi rahatsız eden bir eksik bu 'Bunun doğrusu şudur', 'Google pozisyonu budur' diye karşınıza çıkamıyoruz çünkü biz de farklı ülkelerde farklı formüllerin doğru işlediğini gördük."

Google Reklamcılık Ve Pazarlama Limited Şirketi Hükümetle İlişkiler Ve Kamu Politikası Müdürü Zeynep Güven de Ticaret Bakanlığı himayesinde TESK ile bir proje kapsamında 20 ilde restoran ve kafelerin dijitalleşebilmeleri için çalışma yaptıklarını anlattı. Güven, geçen mayıs ayında 23 ilde 1400 işletmeyle yüz yüze yapılan anket sonuçlarına göre Google'ın arama ürünleri sayesinde çalışan sayısı 1 ila 10 arasında olan KOBİ'lerin yüzde 84'ünün görünür olabildiğini, Google işletme profiline kayıtlı olarak gelirlerini yüzde 50 artırdıklarını aktardı.

"Kapalı oturum talep ederim ve o bilgileri alırım"

Komisyon Başkanı Yayman, Google yetkililerinin "ticari sır" diyerek açıklamadığı gelir ve vergi meselesine de değinerek, "Burası bir hukuk devleti, ben buradaki milletvekillerimizin imzasını toplamak suretiyle sizden kapalı oturum talep ederim ve kapalı oturumda o bilgileri alırım." dedi.

İkna edici cevaplar istediklerini kaydeden Yayman, "Bizim ana fikrimiz şu: Bir taraftan bireyin korunması, çocuk istismarının önüne geçilmesi, kadına şiddetin önüne geçirilmesi; siber faşizm, ötekileştirme, ırkçılık böyle bu tür olumsuzlukların engellenmesi yani bir kamu düzeni talebi, diğer taraftan da özgürlüklerin olabildiği kadar kullanılması gibi bir özgürlük-güvenlik dengesi yaklaşımı içerisindeyiz. Size karşı da zaten çok netiz. Sizleri seviyoruz ve sizi bir çözüm ortağı olarak görüyoruz fakat burada bizim sorumluluklarımız ve sizin sorumluluklarınız var." değerlendirmesinde bulundu.

CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk'ün "Bu şirketin sahibi kim, Google LLC'yle organik bağınız nedir?" sorusuna Avukat Gürkaynak şöyle cevap verdi:

"Google LLC'ye bu şirketlerin hepsi bağlanır sonuç itibarıyla. Dolayısıyla herhangi bir global, multinasyonel şirketin altında farklı farklı şirketler var, onun sahipliği onun elinde, kontrolü onun elinde, yapısından farklı bir yapı yok. Google İrlanda'nın resimde olmasının sebebi Google İrlanda ile Google Reklamcılık arasında bir irtibat olması. Alphabet şirketi artık var, zira, üst çatı kavram olarak o oluştu yakın tarihte. Ben mesela yetkilendirmemi bir yandan Google LLC'den alırım, Google LLC'yle alakalı olarak bir tebligat geldiği takdirde o vekaletnameyi kullanarak bu tebellüğ ederim yani. Konulara göre ayrılması belki kafa karıştırıcı olabilir. 5651 sayılı yasayla ilgili bir tebligat geliyorsa bu, Google Bilgi Teknolojileriyle ilgili bir konudur ve o tebligat ona göre alınıp ona göre raporlama yapılır. O, yurt dışındaki serverlarda olan içerikleri alakadar ettiğinden son tahlilde Google yurt dışına raporlanacak bir konudur. Türkiye'de bir pazarlama faaliyetiyle ilgili bir sözleşme yapılacak olsa Türkiye'deki pazarlama faaliyetiyle ilgili konunun muhatabı Google Reklamcılık olacaktır gibi gibi... Ama son tahlilde nereye bağlanıyor derseniz ana şirkete bağlanır bir şekilde hepsi tabii ki."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.