SOKAĞIN YETİMLERİ, SOKAK ÇOCUKLARI
Bir aileyi meydana getiren bireylerin içerisinde aile saadetini pekiştiren, varlığı ile ailenin mutluluğunu arttıran sevgi ve neşe kaynağı hiç şüphesiz ki çocuklardır. Çocuklar gerek aile için gerekse yaşadığımız toplum için geleceğimizin teminatı, varlığımızı devam ettirecek yegâne emanetçilerdir. Bu nedenlerle geleceğin teminatı çocukların yetiştirilmesi ve eğitimi önem arz etmektedir.
Hızla değişen ve gelişen dünyada çağa ayak uydurmakta zorluklar çekildiği malum. İşte bu hızlı değişim ve gelişme ile geçmişe nazaran daha fazla ilgi gösterip daha fazla imkân sağlanmasına rağmen maalesef bugün çocuklarımıza sahip çıkmakta zorlanmaktayız. Bazı çocukların aşırı istek ve talepleri, aileden madden ve manen istediğini alamaması neticesinde, içerisine düştüğü psikolojik buhran, özendirici medya ve internet ortamlarının kötü etkileri de üzerine eklenince bazı çocuklarımızın evden kaçmalarına şahit oluyoruz. Hemen her gün medyada ve televizyonlardaki realite programlarında kayıplar hakkında yayın yapılıyor. Kayıp çocukların maalesef bir kısmı zaman içerisinde ölü olarak bulunmakla, hayatta olanların ise, sokaklarda sefil bir şekilde yaşadığına şahit oluyoruz. Bugün bu sosyal yara üzerinde durmak ve sokak çocuklarının sorunlarına değinmek istedim.
Sokak Çocukları ve sorunları:
Sokak çocukları sorununun en önemli nedenlerinden biri, aile kurumunun modern zamanlarda büyük yara almış olmasıdır. Ailede yaşanan huzursuzluklardır. Parçalanan, dağılan ailelerdir. Giderek artan boşanmalardır. Anne-babadan, aile ortamından kopmuş çocuklar, terk edilmişliğin ve güvensizliğin girdabında sokağa ve suç ortamına itilmekte ve kötü alışkanlıklara yönelmektedirler. Bu yüzden ailevi sorunların en büyük bedelini çocuklar ödemektedir.
Sokak çocukları, ne yazık ki madde, alkol ve tiner bağımlılığı, sigara ve kumar gibi zararlı alışkanlıklar ile şiddet, kaçırılma, istismar, fuhuş, suça zorlanma, çeşitli hastalıklara yakalanma, yaralanma ve öldürülme gibi pek çok tehlikeyle karşı karşıyadırlar. Fiziksel ve ruhsal sağlıkları tehlike altındadır. Onlar genellikle terk edilmiş binalar, parklar, tren garları, köprü altları gibi yerlerde yaşam mücadelesi vermektedirler. Böyle bir durumda, onların sokak çetelerine karışmaları, uyuşturucu bağımlısı olmaları, dilencilik, yankesicilik, gasp, hırsızlık gibi kötü yollarla geçinmeye çalışmaları, daha da kötüsü yaralanma veya ölümle sonuçlanan şiddet olaylarına neden olmaları ihtimali söz konusudur. Bugün toplumda sadece yetim ve öksüz kalmış çocuklar yok. Bir de hayatlarını sokaklarda devam ettirmek zorunda kalan ?sokağın çocukları? var. Anadan babadan ayrı kalmış, anne-babası tarafından ihmal edilmiş ya da sokağa terk edilmiş çocuklardır onlar. Sokağın çocuklarıdır, sokağın yetimleridir onlar. Sıcacık aile ortamından mahrum kalmışlardır. Okulla ilişkileri kopmuştur. Toplum tarafından da dışlanmışlardır onlar. Hepsi sevgiye, ilgiye, şefkate, korunmaya ve güven duygusuna ne kadar da muhtaçtır aslında?Sokak çocukları sorunu, aslında çocuk haklarının ihlâlinden kaynaklanmaktadır. Nitekim Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) ?Allah?ım! Ben iki zayıfın: yetim ve kadının hakları konusunda insanları şiddetle uyarıyorum. Onların haklarına el uzatılmasını yasaklıyorum.? ( İbn Mâce, Edeb, 6.) ?Müslümanlar arasında kim bir yetimi yiyecek ve içeceğini üstlenecek şekilde sahiplenirse Allah onu mutlaka cennete koyar. ( Tirmizî, Birr ve sıla, 14) .buyurmuştur. Sağlıklı ve huzurlu bir toplum için toplumuzun kanayan bir yarası olan sokak çocuklarına bu yetimlerine sahip çıkmalıdır. Zararlı alışkanlıkların önüne geçmek için sokak çocuklarının mutlak sosyal devlet anlayışı ile bir çatı altında toplanmalı koruyucu aile projesi tam anlamı ile hayata geçirilmeli ve toplum bu proje hakkında bilinçlendirilmelidir. Böylece bu çocuklara bir nebzede olsa ana baba aile sevgisi tattırılacaktır. Unutmayalım ki onların ihtiyaçlarını karşılamak ve onları topluma kazandırmak, hepimizin ortak sorumluluğudur. Çünkü onlar bizlere emanettir. Bugüne aitmiş gibi görünseler de aslında yarınlar için hazırlanması gereken birer emanettir.
Unutmayalım ki aslında suçlu çocuk yoktur; suça itilmiş çocuk vardır. Ailelerimizin dağılıp parçalanmasına izin vermeyelim. Yuvalardaki, sokaklardaki, kaldırım köşelerindeki çocuklarımıza, yavrularımıza sahip çıkalım. Onları zararlı alışkanlıklardan ve kötülüklerden koruyalım. Sağlıklı ve huzurlu yarınlar dileği ile.
İbrahim H.SİPAHİ
21.06.2013/Adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.