Suyu Oturarak İçmenin Müthiş Sırrı

Suyu Oturarak İçmenin Müthiş Sırrı

Ayaktayken su içilmesinin çeşitli sağlık sorunlarını beraberinde getirmesine karşın suyu oturarak içmekle midenin mikropları öldürdüğü belirtildi.Toplumun...


Ayaktayken su içilmesinin çeşitli sağlık sorunlarını beraberinde getirmesine karşın suyu oturarak içmekle midenin mikropları öldürdüğü belirtildi.

Toplumun büyük bir kesiminin oturarak su içme alışkanlığı olmasına karşın zaman zaman suyun ayakta veya oturarak içilmesine yönelik tartışmalar yaşanır.

Suyun oturarak içilmesinin ise vücudu birçok hastalığa karşı koruduğu ortaya çıktı.

Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Kimya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Uslu, vücudun susuz kaldığında beyin hücrelerini susuz bırakmamak ve beyne az kan gitmesini önlemek için başta kol ve bacak olmak üzere, böbrek ve akciğer damarlarından kanın çekilerek beynin su ihtiyacının karşılandığını söyledi.

Susuz kalma neticesinde damarların büzüşerek daralması ile yüksek tansiyon, romatizma, uyuşukluk, halsizlik, bel ağrısı gibi en temel rahatsızlıkların ortaya çıktığını ifade eden Uslu, bunun yanı sıra histamin salgısının mide asit salgısını artırdığını, bunun da gastrit, ülser, reflü, mide ağrısı ve sonunda kanser hastalığına neden olduğunu belirtti. Uslu, akciğer damarlarının büzüşmesinin nefes darlığı ve astım gibi hastalıkların en temel nedeni olduğunu vurguladı.

Böbreklerden suyun çekilmesinin böbrek taşlarına neden olduğunu, damarların iyice büzüşerek ve idrar çıkartmayı azaltarak su kaybını önlemeye çalıştığını anlatan Uslu, "Bu da yalnız böbrek değil safra taşı oluşmasına da sebep oluyor. İdrarın sürekli böbreklerde tutulması böbrek hasarı ve böbrek yetersizliğine neden oluyor. Su içilmediği sürece tansiyonumuzun yüksek kalması damarlarımıza ciddi zarar verince öncelikle nefes darlığı, astım, epilepsi ve kalp hastalıkları ve hatta kalp krizi riski başlıyor. Kan şekerinin yükselmesine bağlı olarak şeker hastalığı ortaya çıkıyor" dedi.

"Herkese günde iki litre su içmeyi tavsiye ediyorum"

"İnsan ne kadar susuyorsa o kadar su içmeli" önerisinin yanlış olduğunu savunan Uslu, şöyle devam etti:

"Yalnızca hayatı sürdürebilecek kadar su içmek sağlıklı bir yaşam için yeterli değil. Birçok insan yeterli sıvı aldığını düşünüyor çünkü asitli içecekler, şekerli meyve suları gibi çeşitli sıvılar alınca vücudunun su ihtiyacını karşıladığını sanıyor ama bu doğru değil. Özellikle asitli içecekler bırakın faydayı sağlığımız için çok zararlı sıvılardır. Bu tip içecekler dudak kuruluğunu geçirdiği için susuzluğu hissedemiyorsunuz."

Uslu, suyun az tüketildiğinin tek göstergesinin idrar olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

"İdrarın berrak ve kokusuz olması gerekir. İçilen su aşırı soğuk olmamalı ve su yemekten en geç yarım saat önce içilmelidir. Yemekle alınan su midemizdeki asiti seyreltir ve bu da yemeklerin sindirilmesini azaltır. Yatmadan evvel mutlaka bir ya da iki bardak su içmeye özen gösterilmeli.

Su oturarak içilmeli. Ayakta su içildiğinde doğrudan onikiparmak bağırsağına geçer. Oturarak içince su önce midede birikir, içinde mikrop varsa ölür ve daha sonra oniki parmak bağırsağına geçer. Oturarak su içme usulüne uymakla insan kolera da dahil birçok bulaşıcı hastalıktan korunmuş olur. Halkımıza su içmeyi öğretebilirsek obezite başta olmak üzere çok sayıda hastalığın önüne geçmiş oluruz. Herkese günde iki litre su içmeyi tavsiye ediyorum."

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler