Ahmet Taşgetiren

Ahmet Taşgetiren

Türkiye başarıyor


"Türkiye'siz olmaz. Sadece İsrail'le olmaz."

Amerika için Ortadoğu politikası bu demek.

Hatta Amerika için Türkiye, Ortadoğu'nun olmazsa olmazıdır.

Onun için Mavi Marmara olayı, Amerika için hiç istenmeyen bir şeydi.

Belki Mavi Marmara'nın yola çıkmasını da istememişlerdi ama Mavi Marmara'ya yönelik o baskın, o cinayetler hiç olmaması gereken şeylerdi.

Amerika, başından beri, İsrail'in bu baskın ve cinayetin yükünü taşıyamayacağına inanmış olmalıdır.

Çünkü Türkiye'nin başında, bütün dünyanın gözü önünde İsrail'e "one minute" diyen, "Siz kadın ve çocuk öldürmeyi iyi bilirsiniz" diyen, Filistin'de işlenen cinayetleri, aynen kendisine karşı işlenmiş, insanlığa karşı işlenmiş cinayetler olarak gören bir adam vardır.

Şimdi o adam ve arkadaşları, 9 canın, kimisi alnından vurularak hunharca katledilmesini sineye çekecek.
Bu ölümleri, "Amerika'da Yahudi lobisi etkindir, onlarla baş etmek zordur, bir şekilde bedel ödetirler" kaygısıyla içine sindirecek.

Bu olmazdı.

Belki Amerika da, içerideki lobinin dayatmasıyla, bu işin üstüne yatılabileceğini, Türkiye'nin bileğinin bükülebileceğini düşündü bir dönem.

Tayyip Erdoğan'ın direnci

Ama Tayyip Erdoğan direndi, arkadaşları direndi, Türkiye direndi.

Haklıydı, direndi.

Haklılıktan öte, bu coğrafyada "Türkiye'siz olmaz"ı yüreğinin atışı haline getirmiş olmanın özgüveni ile direndi.

Amerika baktı, İsrail, hele Türkiye ile ilişkileri bozulduktan sonra bölgede, yapayalnız kalan bir ülke idi.

Bu haliyle Amerika'nın bölge ile ilişkileri de zehirlenmekteydi.

Bizzat Obama prestij kaybediyordu. Türkiye'de TBMM'de ya da Kahire'de yaptığı konuşmalarla, İslam dünyasına sunmaya çalıştığı imajın üstü çiziliyordu.

Obama'ya göre de, Türkiye-İsrail ilişkileri düzelmeliydi, bunun için adım atacak olan da sadece Netanyahu idi.
Tayyip Erdoğan'a düşen, Netanyahu'nun özrünü kabulden ibaret olacaktı.

Bu arada Netanyahu da bir seçim geçirdi, iş, Türk-Amerikan Dışişleri Bakanları'nın görüşmesiyle pişirildi ve Obama'nın İsrail ziyareti öncesinde servis edilecek hale geldi.

Zamana yeniden doğuş

Bu sonuç, yakında Amerika'ya gidecek olan Erdoğan'ın gezisi öncesinde, bir sorunlu gündemi devreden çıkaracak olan sonuçtur.

Belki bundan sonra Amerika'nın Suriye ile ilgili duruşundaki zaaf da aşılacaktır.

Terör sorununda Türkiye'nin geldiği çözüm noktası da, Türkiye'nin bölgedeki tayin edici güç profilini beslemiştir.
Kürtler'in en aykırı çizgisini temsil rolüyle 30 yıldır silahlı hareket yürüten Öcalan bile, Gül-Erdoğan-Davutoğlu üçlüsünün, 10 yıldan bu yana ördüğü küresel-bölgesel stratejik denkleme uygun şeyler söylüyordu.

Türkiye hem kendi iç yaralarını sarıyor hem de büyük bir coğrafya ile kadim derinlikli ilişkilerini diriltiyordu.

Özür, tazminat ve Gazze'ye ablukanın kaldırılması...

Bu hem Türkiye'ye karşı yapılan hadsizliğin telafisi hem de Filistin için bir iyi hamle demek.

Yani Türkiye, kendi haysiyeti ile, bir mazlum İslam ülkesinin acısına merhem olmayı iç içe geçirmiş bulunuyor. Ve bunun için sergilediği kararlılıkta sonuç alıyor.

Bunlar, diplomatik anlamda sembolik nitelikleri de çok derin olaylardır.

Bence Türkiye ve bağlı bulunduğu coğrafya, İslam dünyası, zamana yeniden doğuyor.

Burada, kanlarının yerde kalmaması şükrüyle, Mavi Marmara şehitlerini bir kere daha rahmetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun.

 

Ahmet TAŞGETİREN

atasgetiren@bugun.com.tr

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.