İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Zalimin zulmü varsa,Mazlumun yanında Türkiye var..

2012 Mayıs ayında üç kişilik bir Budist Rahip grubu, 26 yaşındaki Burmalı bir kadına tecavüz edip, ardından öldürür. Kadının cesedini Rohingya’da Müslüman azınlığın yaşadığı bir köye atarak kaçarlar ve suçu üç Müslüman gencin üzerine atarlar. Bunu  üzerine. Üç Müslüman genç tutuklanarak öldürülür. Ardından, hükümet destekli Müslümanlara karşı budistler tarafından yapılan saldırılar Mülümanların evlerinin yakılarak vahşice öldürülmesi ile  soykırıma dönen vahşet Arakan’da beş yıldır devam ediyor.

Arakan’da vahşet yeniden tırmanıyor;

24 Ağustos 2017 gecesi 25 köyü muhasara altına alan  Buruma hükümetinin 26 Ağustos’ta ”vur” emri üzerine silahlı güçler ve Budist rahipler tarafından Müslümanlara karşı yeniden tırmandırılan katliamlarda üç günde 500 Müslüman öldürüldü. Bu soykırım  karşısında Dünya dün olduğu gibi bu günde üç maymunu oynuyor.

Mynamarlı askerler ve Budist rahiplerin zulmünden kaçan Arakanlı Müslümanlar kadın çocuk ve yaşlı,  ayakları yalın, aç ve zor şartlarda pirinç tarlalarının içinde, çamura düşe kalka Bangladeşe doğru kaçıyorlar.

Bu yaşanan vahşet karşısında Arakanlı müslümanları koruyan hiç bir kuvvet yok. Maruz kaldıkları onca zulüm, tecavüz ve evlerinden çıkarılmaya karşı hiç bir koruyucuları bulunmamaktadır. Birleşmiş Milletler (BM) insanlığını ve vicdanını yanına almış yaz tatilinde güneşleniyor. Buna rağmen Buruma hükümeti tarafından, Rahiplerin ölcülük ettiği bu katliamı meşrulaştıran birçok kanun tasarısı devamlı olarak kabul edilip yürütmeye konmaktadır. Hükümet destekli bu sistematik soykırım faaliyeti günden güne hıncını ve hırsını arttırarak devam etmektedir. 

Arakan’da insanlık ölüyor;

Arakan’da Mynmar yönetiminin Müslümanlara yaptığı soykırıma dönüşen vahşi katliamı görmezden gelenlerin insanlığını sorgulaması gerekir. Zira  hangi ırk’a, renge ve inanca mensup olursa olsun zulme uğrayan sonuç itibari ile insandır. Bugün bir hayvan için dahi seferber olan insanoğlunun mazlum insanlara zulmedilmesine seyirci kalması abesle iştigaldir. Kaldı ki, insanoğlu bir başka insanı aklın almayacağı bir şekilde Irk, renk ve inanç faklılığından dolayı zulmetsin, katletsin.

Bugün dünyanın çeşitli yerinde, özellikle de islam coğrafyasında, Doğu Türkistan, Kırım,  Çeçenistan, Filistin, Arakan, Suriye, Afganistan, Karabağ,vs. zayıf ve mazlum insanlara karşı büyük bir zulüm, katliam soykırım hadisesi yaşanmaktadır.

Zalimin Zulmü varsa?

Türk milleti zulme karşı her zaman zalimin karşısında, mazlumun yanında yer almıştır. Dün Irak’ta, Afganistan’da mazlumun yanında olan. Suriye de iç savaştan kaçan yaklaşık beş milyon sığınmacıya kapılarını açan, geçtiğimiz hafta idrak ettiğimiz  Kurban Bayramı ve Kurban vecibesiyle yüzlerce ülkede milyonlarca insana kurban eti ulaştırarak mazluma sahip çıkan Türkiye bugün Arakan’daki müslümanlara yardım  için çırpınmaktadır.

Dünya ile birlikte sözde İslam devleti olan, emperyalistlerin  uşağı haline gelmiş ülkelerin sözde devlet adamları(!), saltanat sahipleri, Arakan’daki vahşete seyirci kalırken. Türkiye Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Bengladeş Cumhurbaşkanı HabdulHamid ile görüştükten sonra Myanmar lideri Aung San Suu Çii ile telefonla aramak suretiyle, Arakanlı Müslümanlara karşı yapılan zulmün bir an evvel durdurulması ve Türkiye’nin göndereceği gıda yardımının o mazlum Müslümanlara ulaştırılmasına engel çıkarılmamasını istemiş.

Erdoğan, Suu Çii’ye, “Türkiye’nin sorunun çözümüne yönelik çabaları desteklediğini, bu süreçte orantısız güç kullanılmasından uzak durulması  ve sivil halkın zarar görmemesi için azami hassasiyetin gösterilmesi  gerektiğini” söylemesi üzerinede  Mynamar hükümeti Arakanlı müslümanlara karşı tutumunu yumuşatma kararı almıştır.

Türkiye tarihinden aldığı insani ve vicdani görevini (misyonu) bir kez daha yerine getirmiştir. Ancak Arakan’da yaşanan bu zulmün tamamı ile son bulması için Türkiye’ye düşen en önemli görev uluslar arası girişimlerle bulunarak farkıdalılık oluşturması.

Mynamar yönetimine tedbirler ve yaptırımlar uygulanmasını sağlamasıdır.Aksi halde bugün duran vahşet yarın yeniden alevlenecektir..

 

İbrahim Halil SİPAHİ

07.09.2017/adanapost.com

twitter.com/ihalilsipahi

 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.