Zaman hırsızları..
İnsanın dünyevi ve ahret hayatının en belirleyici en mühim unsurların başında zaman gelmektedir. Zamanın kıymetini en iyi farklı şeylerle imtihan edilenler bilirler.Bazen saniyeler saliseler insana çok şeyler kazandırabilir veya kaybettirebilir.Bu kazanacağı şey bazen para bazen mevki bazen bir hayat bazen de bir umut bazen dünyanın içindeki her şeyden kıymetli olabilecek bir tebessüm ve mutluluktur..
Zamanın sırrı imtihan noktasında da ne kadar büyük ehemmiyet taşıdığını insan için ne kadar büyük ve kıymettar olduğunu bize Peygamber Efendimiz şu hadisinde belirtmektedir. İki şey vardır ki çoğu insanın bunların kıymetini bilmezler. Bunlar boş vakit ve sağlıktır. (Hadis-i Şerif)
Hastalık gelmeden sağlığın, ölüm gelmeden hayatın zamanın kıymetini bilin diyerek zamanın her dakikasının ve saniyesinin bizim lehimizde veya aleyhimizde olan saatlerin nerelerde kullanıldığının neticeleri olan mükâfatlar ya da ceza olarak bize hesap gününde geri döneceğine dikkatleri çekmiştir.
Bu değerli zamanlar asrımızda maalesef teknolojinin, nefsin elinde lehimize dönmüştür.
Zamanımızı ve vaktimizi en zaruri kıymetli işlerden elini çektirerek en fuzuli ve gereksiz yollarda ve bizleri oyalayan şeylerin başında renkli çekici ve cazibedar ve meraklı teknolojik nimetlerden olan bilgisayar internet ve televizyon gelmektedir. Televizyon izlemede Türkiye dünya birincisi konuma yükselmiştir.
Televizyon ülkemizdeki maalesef sosyal ve içtimai hayata erdem fazilet ahlaka ve insanlığa katkı sağlamaktan ziyade ahlaki ve dini dinamiklere zarar vermekte. İnsanların zamanlarını emeklerini ömür sermayesini nefis ve şeytan lehine, insanın aleyhine kullanarak insan hayatını sinsice gizlice güldürerek ağlatarak meraklandırarak hissettirmeden almakta ya da çalmaktadır.
Altın, elmas hükmünde olan o saatleri bozuk para hükmüne çevirmekte bizden çaldığı o saatlerin içine ahlaksız edepsiz hakikatsiz değersiz görüntüleri kelamları fikirleri yerleştirerek bizleri asıl gayelerden uzaklaştırarak zamanımızı gasp eden en büyük bir hırsız, en kötü bir dost hükmüne geçmektedir.
İnternet ve Televizyon bizi Allah’a hakiki kulluktan, onun adını tespih, tazim etmekten onun sanatlarını inceleyip tefekkür etmekten alıkoymaktadır.
Her bir sahifesinde binler hikmetler, sırlar, faziletler ve saadetler bulunan bir İslam tarihi, bir sahabe hayatı, bir peygamber, evliya hayatı ve bir hadis kitabini bir iki saat okuyup malumat sahibi olmaktan, ilim sahibi olmaktan iman sahibi olmaktan alıkoymaktadır.
İnternet ve Televizyon toplumun temel taşı olan aileyi, insanın sığınağı olan istinat noktası olan imanız ve dini bozarak ahlaki değerleri ahlaksızlığa, insandaki güzel seciyeleri kişiliksiz değersiz gayesiz bir duruma düşürmektedir.
İnternet ve Televizyon ailemizden sonra bize en yakın kişiler olan ve nerdeyse peygamber efendimizin deyimiyle birbirine mirasçı olacak kadar birbirine yakın olan iyi ve kötü günde, yokluk ve varlıkta mesuliyet ve sorumluluklarımızın olduğu grupların başında gelen komşularımızı elimizden almaktadır.
Komşusunun halini bilmeyen, altında ve üstünde oturan kimdir merak etmeyen, hali nedir düşünmeyen, muhabbetini ve zamanını komşusuna değil de evindeki sahte yalancı samimiyetsiz, aldatıcı, oyalayıcı, hayra iyiliğe, doğruluğa, güzelliğe çağırmayan etrafına çevresine insanlara yabanileştiren internet ve televizyonlara sarf ederek toplumdan, komşudan ahbaplardan uzaklaştırarak daimi dostlukları muhabbetleri kazanabileceği komşulardan mahrum etmektedir.
İnternet ve Televizyon bize ailemiz ve yakınlarımızla iletişimi engellemekte aynı ortamlarda bulunmaktan dolayı etkileşim içinde olmamız gerektiği halde iletişim kuramaz bir hale getirmektedir.
İnternet ve Televizyonlar toplum hayatın temel taşı olan ve bütün toplumları ayakta tutan iffet hayâ namus ve şeref yerine aldatmayı boşanmaya, zinayı fuhşa sadakatsizliğe, aldatmalara yer verip din ve aile aleyhine toplum ve içtimai hayatın lehine sanat adı altında ailelerden, muhabbeti, merhamet ve hürmeti ve namusları çalan bir hırsız haline geliverdi.
Zamanımızı sosyal ve ailevi bağlarımızı zayıflatan teknolojiyi daha doğru ve amacına uygun kullanmanız temennisiyle
Hayırlı Cumalar….
Sait ÖZDEMİR
Aile Eğitimi Uzmanı-Uzman Psikolojik Danışman
Eğitimci-Yazar
adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.