İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

11 Eylül ve İslam Düşmanlığı

11 Eylül ve İslam Düşmanlığı


Haçlı seferlerinin başarısızlığını ve emellerine ulaşamamanın hazımsızlığını içlerine sindiremeyen Hıristiyan batı dünyası her fırsatta bu hazımsızlığı sindirmek emellerine ulaşmak için İslam dünyasına saldırmanın yollarını aramaktan ve fırsatı bulduğunda saldırmaktan vazgeçmemişlerdir. Ve bu saldırıları meşru kılmanın dünya kamuoyunu yanlarına çekmenin her zaman yollarını arayıp durdular ve başardılar. İşte bunlardan en önemlisi zaman geçtikçe yeni deliller ortaya çıktıkça bir senaryo olduğu ortaya çıkan 11 Eylül 2001 de ABD ?de ikiz kulelere yapılan sözde terörist saldırı.

11 Eylül 2001?de Amerika Birleşik devletlerinde ikiz kulelere çok büyük bir terör saldırısı düzenlendiği dünya basınında yankılandı. Görüntüler dehşet vericiydi. Amerika, tarihinde hiç görülmemiş bir saldırı ile karşı karşıyaydı. Amerika hava yollarına ait kaçırılan bir yolcu uçağı Dünya Ticaret Merkezi kuzey kulesine çarptı ve bina çarpmadan 102 dakika sonra yıkıldı. Daha sonra kaçırılan diğer bir uçak Dünya Ticaret Merkezi güney kulesine çarptı ve bina çarpmadan 56 dakika sonra yıkıldı. Nasıl olduysa Dünya Ticaret Merkezi kulelerine çarpan uçaktaki teröristlerin birinin pasaportu uçağın çarpmasından sonra aşağıya fırlamıştı ve bölgedeki bir polis tarafından bulunmuştu!

Teröristlerin havaalanına gelirken kullandıkları ve havaalanının otoparkına bıraktıkları araçta uçak kullanım kılavuzu ve Kur'an bulundu. Amerikan hükümetinin araştırmasına ve 11 Eylül Komisyon Raporu'na göre yolcu uçakları Usame Bin Ladin'in lideri olduğu El Kaide örgütünün 19 üyesi tarafından kaçırıldığı ve bu eylemi gerçekleştirdikleri açıklandı. Bu son derece ince düşünülmüş senaryo Amerika?nın Irak?a ve Afganistan?a düzenleyeceği saldırıların bir sebebi olması için özel olarak planlanmıştı. Böylece Amerikan halkı İslam dünyasına düzenlenecek saldırılara karşı tepkili olmayacaklar, hükümeti destekleyeceklerdi.

11 Eylül terör saldırısı tarihte yaşanan son derece önemli bir olay olmakla beraber arkasında birçok kuşkulu soruyu cevapsız bırakmıştır. Amerikan yönetiminin kaza(!) bölgesinde basına sansür uygulaması yalnızca Amerikan ulusal yayın organının görüntülerinin yayınlanmasına müsaade edilmesi. Daha bir çok kuşkulu durum olay tazeliğinde göze çarpmıştı. Saldırıdan sonra günümüze kadar yeni bulgular ve görgü şahitleri, çekilen videolar, bilimsel çalışmalar bu kuşkuların boşa olmadığı saldırının arkasında olduğu söylenilen Usame Bin Ladin El Kaide Örgütünün bağlantısı ispatlanamadı. Ancak, saldırının arkasında olanlar ve saldırıdan menfaat elde edecek olanlar emellerine ulaştılar.

Saldırının arkasında Saddam Hüseyin?in desteği ile El Kaide örgütünün olduğu, iddiası ileri sürülmüş, oluşturulan kamuoyu ve kanaatlerle ABD nin Irak?a girmesine böylece meşru zemin hazırlanmıştır. İşin en acı ve üzerinde durulması gereken husus ise, bu menfur saldırı ile dünya kamuoyu ve özellikle Hıristiyan dünyasında İslam?ın ve Müslümanların terörist olarak gösterilme çabasıdır. Nitekim bu olay sonrası Amerika başta olmak üzere Avrupa?da İslam karşıtı gösteriler başlamış ve hala İslama karşı saldırılar devam etmektedir.

Rusların Afganistan?ı işgali, Srebenitsa?da Sırplar tarafından 8372 savunmasız Müslümancın katledilerek toplu mezarlara konulması, Bosna-Hersek?te 150 bin Müslüman?ın öldürülmesi. Ermenistan?ın Dağlık Karabağ?ı işgal ederek binlerce Azeri?yi katletmesi, ABD ve koalisyon güçlerinin Irak?ta 1,5 milyondan fazla Irak halkını acımasızca öldürmesi, Bu gün hala Afganistan?da ABD nin bir zamanlar kendi meydana getirdiği Taliban?la mücadelesi. Mynmar, Arakan, Pakistan, Bangladeş, hiç dinmeyen zülüm altındaki Filistin. Çeşitli Avrupa ülkelerinde Müslümanlara karşı yapılan münferit saldırılar, İslam Peygamberine hakaret ve saldırılar bunların hepsi hala içlerinden haçlı zihniyetini atamamış toplulukların bitmek bilmeyen kin ve nefretlerinin birer tezahüründen başka bir şey değildir.

Terörizm, Günümüzde küresel ve ulusal kapitalistlerin sömürgeci yayılma üsluplarından birisi olmuştur. Onu üretip kullanıyorlar ve onun bahanesi ile ülkeleri işgal edip oraların stratejik servetlerini ve mevkilerini ele geçirmeye çalışıyorlar. İslam devletleri ve topluluklarına saldırmayı meşru kılmak adına Müslümanları ve İslam?ın peygamberini terörist göstermeye çalışıyorlar

Oysa, İslam dini tüm insanları barış güven ve kardeşlik içinde yaşamaya, hak ve hukuka saygılı olmaya davet etmiştir. Kişinin ve toplumun huzurunu hedef edinen ve yüce Allah?ın insanlığa, son bir kurtuluş reçetesi olarak sunduğu İslam Dini, barış, kardeşlik ve huzur dinidir. Hiçbir şekilde anarşi ve teröre onay vermemektedir. Birlik beraberlik ve barış içerisinde yaşamayı emretmektedir. İslam dini, insanın hem dünyada hem de ahiret hayatında kurtuluşa ermesini, kendisi ile, Yaratanla ve çevreyle barış içerisinde yaşanmasını, kalıcı huzur ve mutluğu elde etmesini hedeflemektedir. Allah CC. Kur-anı kerimde ?Kim bir mü?mini kasten öldürürse, cezası içinde kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, lanet etmiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.?buyurmuştur. (Nisa : 93 ) Yüce Allah "Ben zulmü kendime haram ettim, size de haram kıldım, birbirinize zulmetmeyiniz" buyurmaktadır Hz Peygamber de Müslüman?ı; "Eli ve dili ile başkalarına zarar vermeyen ve şerrinden emin olunan kişi" (Riyazussalihin,c3,S103,HNo1541) diye, buyurmuştur.

(İslam ve terörle ilgili geniş bilgi için: http://gercekyorum.tr.gg/Ter.oe.r-ve-Anar%26%23351%3Binin-Zararlar%26%23305%3B.htm

Bu nedenle gerçek Müslüman, insan olmanın ilerlemenin ve mutluluğun yolunun;  terör, anarşi ve tefrikadan, bölücülükten değil, birlik, beraberlik sevgi ve hoşgörüden geçtiğini bilir. Allah?ın kendisine verdiği emri ilahisi doğrultusunda hareket eder ve haram kılınan yoldan uzak durur. İslam ve terör asla yan yana anılamaz.

 

 

İbrahim Halil SİPAHİ

10.09.2013/adanapost.com

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi