Gülen?i terleten telefon görüşmeleri?
Yaklaşık 12 yıldır yurtdışında bulunan Fethullah Gülen, kimi zaman telefon görüşmeleri ile özlem ve hasret gideriyor. Telefonda konuşurken sırtından terler çıkmasına neden olanların kimler olduğuna gelince...
2010 yılının son ayına da girdik... Ömürler akıp gidiyor...
Yazarların en sık karşılaştığı sorulardan biri de, ?o kadar konuyu nereden bulup yazıyorsunuz, zor olmuyor mu?? meselesidir. Bugünkü yazıya geçmeden önce bu vesile ile konu hakkında bir çift kelam edelim.
Yazmak kolay olmuyor elbette. O nedenle kimi yazarın saçları dökülüyor, kiminin ki ağarıp gidiyor, kiminde her ikisi birden oluyor. Örneğin ben yazı moduna geçtiğimde ev sakinleri sessizce uzaklaşır etrafımdan. Yazarken bilgisayarın yanına kadar getirilip bırakılan ikramları ne yediğimi fark ederim, ne de içtiğimi... Akar gider zaman...
Daha önce de bir vesile ile yazdım. Bir defasında küçük oğlum, ?baba birşey söyleyeceğim ama kızmayacaksın? dedi. ?Tamam? dedim. ?Hani sen yazı yazarken iyice yoğunlaşıyorsun ya... Geçen hafta çayına şeker yerine tuz koyup karıştırdım, onu bile fark etmedin? demişti. Her yazarın motive olma şekli farklı farklıdır.
Gelelim sadede...
Birgün hakkında yazı yazmak üzere dosya açtığımız binlerce başlık var. Tıpkı bu yazıda olduğu gibi.
Yukarıdaki yazı başlığını aynıyla dosya adı yapmış olduğum word dokumanın özellikler kısmına baktım, 17 Ekim tarihini taşıyordu. Demek ki bu konuyu ele almak üzere bir kenara not edişim 1.5 ay öncesine dayanıyordu.
Bir gün kaleme almak üzere hakkında sayfa açtığımız dosyaların içinde daha sonra işlenmek ve birbiri ile bağlantısı kurmak üzere hazır edilmiş ham notlar da bulunur. Baktım, ?Gülen?i terleten telefon görüşmeleri? başlığını koyduğum dosyanın başına, ?kardeşleri? şeklinde bir hatırlatma notu da kaydetmişim. Altına da dosyanın açıldığı tarihle aynı günkü gazetelerden Ertuğrul Özkök?le ilgili bir haberi kopyalamışım. Demek ki yazıya başlık olan konuyla Ertuğrul Özkök?le ilgili haber arasında bağlantı kurarak bir yazı kaleme almayı düşünmüşüm. O günlerde gündem hızla değişmiş olmalı ki, o konuda yazı kaleme almamışım.
Haberde, Ertuğrul Özkök?ün, "Devrimci Karargah" örgütü soruşturması kapsamında tutuklanan Hanefi Avcı'nın ofisinden çıkan ses kayıtlarına ilişkin özel yetkili savcı Kadir Altınışık'a bir saat ifade verdiği, adliye çıkışında kendisini bekleyen gazetecilere, "Dinlesinler, benim saklayacak bir şeyim yok diyemezsiniz. Bazen insan karısına 'seni seviyorum' der. Karınızla özel konuşursunuz, 'seni istiyorum' dersiniz. Karınızla cilveleşme yaptığınızı sanıyorsunuz. Meğer 5 kişi daha sizi dinliyor. Böyle bir şey var mı? Bunları kim yaptıysa, kim sakladıysa bulunmasını rica diyorum" dediğinden söz ediliyordu.
Fethullah Gülen ve kardeşleri...
Telefon dinleme iddialarının ayyuka çıktığı o günlerde Ertuğrul Özkök?ün savcılığa ifade verdiği konuda arkadaşlarla sohbet ederken, Sayın Fethullah Gülen?in akrabalarından olan bir arkadaşım şu anekdotu aktarmıştı.
Sayın Gülen ikisi kız, altısı erkek sekiz kardeş. 12 yıla yakın süredir yurtdışında yaşayan Sayın Gülen?i zaman zaman kardeşleri de telefonla arayarak, az da olsa özlem gideriyorlar.
Arkadaşın aktardığı konu şu: Sayın Gülen ne zaman kızkardeşleri ile telefonda konuşsa ve kardeşleri bu samimi hasbihal içinde kendisine, ?Çok özledik seni, görüşmeyeli uzun zaman oldu, ne zaman döneceksin? şeklinde hasret cümleleri sarf etse, Sayın Gülen?i ter basıyor.
Nitekim Sayın Gülen kızkardeşleri ile yaptığı telefon görüşmelerinden sonra yanında bulunanlara çeşitli defalar, ?Kardeşlerimle yaptığım görüşmeleri kaydederek, teknik imkanlar kullanmak suretiyle ses üzerinde oynayabilirler. Sanki başka kadınlar bu üslupla benimle konuşmuş gibi yansıtmak suretiyle, yıpratma amaçlı bu görüşmeleri kullanmak isteyebilirler. Bu nedenle ne zaman kardeşlerimle konuşsam, böyle bir endişeyi de gözardı edemiyorum? der ve bu konudaki hassasiyetini aktarır.
Okuyucularımızdan, ?madem yazıları gündemi denk geldiğinde yazıyordunuz da, şimdi bu mevzu da nerden çıktı?? diyebilirler.
Dün Haber7?de en çok okunan haberi hatırlayanlar olacaktır. İktibas edilen haber, son dönemde ekranlarda sıkça görülen, medyatik çıkışları ile ismi çok sık gündeme gelen, sakal ve çarşaf konusunda özel hasasiyetleri ile tanınan bir isimle ilgiliydi. Medyaya servis edilmek üzere hazırlandığı iddia edilen bir kumpastan söz ediliyordu. İddiaların içeriği ile işimiz yok. Konunun yazımızı ilgilendiren boyutu şu...
Dünkü yazımızda şu satırlara yer vermiştik:
?Sıradan insan olmayı seçerseniz bir ölçüde sorun yok. Ama kariyer hesaplarınızda gelecekte mühim işler başarmak, kişisel yaşamınız, aileniz, ülkeniz ve tüm insanlık açısından hayatın seyrini değiştirecek adımlar atmak varsa, bıraktığınız izlere şimdiden dikkat edin derim.?
Hiç kuşku yok ki, topluma öncülük etme iddiasındaki insanların bu konularda herkesten daha fazla hassasiyet göstermesi gerekiyor.
Son iki gündür dünyanın dört bir yanında insanlar, ABD Dışişleri'nin "yatak odası"ndan Wikileaks kanalıyla ortaya saçılanları konuşuyor. Bu olay nasıl ki, kimin nerede, kiminle ne konuştuğuna dikkat etmesi lazım gerektiğini bir kez daha öğretti ise, Sayın Gülen?in kızkardeşleri ile telefonda konuşurken taşıdığı endişenin de, hiç de yabana atılmaması gereken haklı bir hassasiyet boyutu olduğunu ortaya koydu.
Şunu eklemezsek yazı eksik kalır:
Kardeşi ile telefonda konuşurken sırtından ter çıkan bir insanın, başkalarının telefonlarını dinletmek suretiyle incinmelerine kapı aralayabileceğini iddia etmek hakkaniyete sığmaz. Bu nedenle, telefon dinlemeleri konusunda bir kanıta dayanmadan bazı çevreleri suçlayanların, kendi kirli hesaplarına başkalarını alet etmemeleri yerinde olur.
İnsanlık çok kirlendi. Bundan bir adım daha ötesi tüm insanlığın sonu olur.
Prof. Dr. Osman Özsoy ? Haber 7
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.