
İbrahim Halil Sipahi
BİR BAKANA YAKIŞMADI
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın Edirne ziyaretine damgasını vuran kanser tedavisi gören ve kendisinden ilaçlarının temini için yardım isteyen üniversite öğrencisi genç kızın cebine para koyup, ?düşürme? diye uyararak genç kıza dilenci muamelesi yapması günlerdir sıcaklığını korumakta.
Bakanın, kanser hastası kıza karşıtavrı milletimizin büyük tepkisini çekmiş, özellikle sosyal medyada konu ile ilgili bir çok yorumlara neden olmuştur.
Bakan'ın üslubu kanser hastasıgenç kızı rencide etmiş ve göz yaşlarına boğmuştur. Kanser tedavisi gören ve kendisinden ilaçları için yardım isteyen üniversite öğrencisi genç kıza karşıtakındığı üslup bir ülkenin bakanına uygun bir davranış olmasa gerek. Genç kızıgöz yaşları içerisinde bırakırken, genç kız "Ben dilenci değilim" diyerek bakanın kendisine verdiği parayı iade etmesi yapılan hareketin ne kadar yanlış olduğunu aslında anlatmaya yeter sanırım.
Olayın mağduru genç kızın, Bakan ile arasında yaşanan olayın yanlış anlaşılmasını istemesi, sağlık kurumlarında kanser ilaçlarının verilmemesi, piyasada kanser ilaçlarının fahiş fiyatlarla satılması kendisi gibi diğer mağdur olan kanser hastalarına Başbakan'dan yardım etmesini istemekten başka bir niyetinin olmadığını söylemesi de takdireşayandır. Buda gösteriyor ki, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti sözcüsü Hüseyin Çelik?in iddiasının aksine genç kızın hastalığı nedeni ile ruh hali ve davranışlarında her hangi bir bozukluk yok.
Ayrıca Hüseyin Çelik, Çevre VeŞehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar?ın kendisinden yardım isteyen kanser hastası genç kızın yardım isteğini geri çevirmediğini belirterek ?Bakan vicdan sahibi insan olduğu için cebindeki 2 bin lirayı çıkarıp vermiş? diyor. Genç kız ise 200 tl verdiğini söylemekte. Burada önemli olan verilen paranın miktarıdeğil, her fırsatta sosyal devlete vurgu yapan bir iktidarın bakanının bir vatandaşın sağlıkla ilgili bir yardım talebine para vermek yolu ile çözüm sunmasıdır.
Bakan?ın eline para sıkıştırması ve genç kızın parayı iade ederek. ?Peki ilaçlar neden serbest piyasa? Ben ve benim gibi insanlar sizler gibi mevki ve makam sahibi değiliz. Haliyle birçok şeye sizin gibi kolaylıkla ulaşamıyoruz." Kanser hastası üniversite öğrencisi genç kız gösterdiği bu tepki ile Bakan'a, ve iktidara büyük bir ders vermiştir.
Sağlık Hizmeti Sadaka Değil, Haktır. ?Sana para verelim, ilaçlarını kendin al? demek devleti temsil eden bir bakanın çaresiz durumda kalmış bir kanser hastasına verdiği yanıt olmamalıydı. Bu yanıt hem sağlık sisteminin vahametini hem de AKP hükümetinin ?sadaka toplumu? anlayışını gözler önüne sermektedir. Ülkemizde ne yazık ki hala bazı ilaçlar yurtdışından getirilmektedir. Hatta bazı ilaçlar ülkemizde bulunmasına rağmen karaborsaya düşebilmektedir. Tedavisi için bu ilaçlara ihtiyaç duyan hastalar çaresizlik içine itilmektedir. Bu çaresizliğin çözüm merci olan iktidarın bir bakanı sadaka verir gibi soruna çözüm bulmaya çalışmıştır. Olmamıştır, sayın bakan?a yakışmamıştır.
İbrahim H.SİPAHİ
18.04.2013/Adana
Adanapost.com
Bir Milletin Varoluş Destanı İstiklal Marşı
11 Mart 2020 Çarşamba 21:05Milletin Egemenliğin son bulduğu, 23 Nisan..
22 Nisan 2018 Pazar 15:37Erken mi? Baskın mı? “Seçim!..”
21 Nisan 2018 Cumartesi 11:36Erken seçim, Değneğin iki ucu;
19 Nisan 2018 Perşembe 20:37Bahçeli’nin eken seçim çıkışına şaşırdık mı?
18 Nisan 2018 Çarşamba 17:51Esad düşmanlığı, İsrail seviciliği,
17 Nisan 2018 Salı 14:26Leş Kargalarından Horoz dövüşü,
15 Nisan 2018 Pazar 17:5528 Şubat davasında, “OH” dedirten karar.
14 Nisan 2018 Cumartesi 18:23DEİZM, boşa gündeme getirilmedi!
13 Nisan 2018 Cuma 00:47Bu oyunu daha önce seyretmiştik!
11 Nisan 2018 Çarşamba 19:31




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.