

Mustafa Yürekli
Köroğlu İnönülere karşı
Türkiye'nin son doksan yılını, 30'ar yıllık üç dönemde inceleyince ortaya net bir tablo çıkıyor.
Bu coğrafya, Tanzimat, Meşrutiyet ve Kemalist dönemlerde İngiltere'nin, Post Kemalist dönemde de Amerika'nın yapılandırmasına maruz kaldı. 50 yıl aktif politika yapan İsmet İnönü, hem Kemalist dönemin (1923 - 1950), hem de Post Kemalist dönemin (1950 - 2010) taşeron siyaset mühendisiydi. İnönü, Kemalist dönemde İngiltere'nin mutemetiydi, Post Kemalist dönemde de Amerika'nın. Her iki ülkenin de beklentilerini boşa çıkarmayıp, ziyadesiyle karşıladı.
İnönü, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerika'dan Türkiye'yi yapılandırma görevi aldı ve Post Kemalist dönemi başlattı. İsmet İnönü, 1950-60 arasında Demokrat Parti'nin Post Kemalist yapılandırma sürecini de iyi yönetti ve DP'nin Altı Ok'tan uzaklaşmasına izin vermedi. Bu dönemde CHP'ye biçilen rol, ana muhalefet partisi, daha doğrusu kontrol mühendisliğiydi. 1960 darbesi bir İsmet İnönü filmidir. Atatürk Nutuk'u, İnönü de 61 Anayasası'nı yazarak, kendinden sonraki süreçleri de yönetmek istemişlerdir. 12 Mart 1971 darbesi de bir İsmet İnönü filmidir; 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 derbeleri de..
Kemalist dönemde milletimize Batı uygarlığı dayatılmıştı. Modernleşme adı altında, ülkemiz cezaevine dönüştürülmüş, toplumumuz sömürgeleştirilmişti. Kemalizm de adeta bir, kendini sömürgeleştirme ideolojisiydi. Post Kemalizm dönemde ülkemizin kazandığı tek imtiyaz aslında, bu cezaevinin, "açık cezaevi" haline getirilmesiydi. 20 yıllık bu dönemde Amerika CHP'ye; denetim yapma, DP ve AP'nin İslamcılaşmasına ve milli politikalar izlemesini engelleme görevi vermişti. Buna rağmen Müslümanlar, 1950'li yıllarda Demokrat Parti içinde,1960'lı yallarda da Adalet Partisi içinde yavaş yavaş serbestleştiler. Adnan Menderes, ezanı asli şekliyle okutup, Süleyman Demirel de seçim meydanlarında Kur'an-ı Kerim'i öpüp alnına sürerek Müslüman halkı aldatmış, oysa İnönü'nün kontrolünden hiç çıkamamışlardı.
İslamcılık düşüncesi, 1970'te Milli Nizam Partisi'yle siyasi hareket haline gelebildi. Post Kemalist dönemin karakteristiği bürokratik vesayet düzeni, panik yaptı, 12 Mart darbesini gerçekleştirdi ve MNP'yi kapattı.
Post Kemalist dönemde taşrada ve varoşlarda yükselen İslami muhalefeti kırmak, parçalayıp güçsüzleştirmek için 27 Mayıs'ta ihdas edilen Kemalist sol 12 Mart'ta da darbe ortamı hazırlama görevlerini yerine getirdiler. Bu dönemin Köroğlu'su, Prof.Dr.Necmettin Erbakan'dır. Ne kadar İlginçtir ki, işitme engelli İsmet İnönü, Erbakan'ın ?Okullarda İmam-ı Gazali'yi, İmam-ı Rabbani'yi okutacağız..? sözünü duymuş ve ?Sistem buna izin vermez..? diyerek günümüze kadar yankılanan feryadıyla cevap vermiştir. Bayar nasıl ?Çakma İnönü?yse, darbeci paşalar da birer ?Çakma İnönü?dür. Bu yüzden 1945 sonrası Amerikancı Post Kemalist dönemin resmi ideolojisi İnönücülüktür ve Atatürkçülük takma adıyla anılır.
Bürokratik vesayetin 163 baskısı, üniversite ve medyada konuşlanan sol aydının manipülasyonuna rağmen Milli Selamet Partisi, 48 milletvekiliyle Mecllis'e girdi. Post Kemalist ekonomi politikası ithal ikameci sanayiydi. Erbakan, milli sanayiyi, ağır sanayiyi gündeme getirdi; ülkeyi bir uçtan öteki uca kuşatan kalkınma planına göre sanayi siteleriyle bezedi, temelini attığı 200 fabrikadan 150'sini üretime geçirdi. Adana, Gaziantep, Malatya, Konya, Denizli gibi pek çok şehir açılan ufukla sanayileşti. Bugün Anadolu sermayesi denilen ekonomik yapılanmayı gerçekleştirdi. Kıbrıs Harekatı ile bağımsız dış politikanın mümkün olduğu gösterildi.
İslam dünyasını düzene sokacak D8 planlanıp kuruldu. Denk bütçe hedefi, iç ve dış borçlanma karşıtlığı, faiz lobisiyle savaş, "havuz sistemi" gibi ekonomik kriterler ülke gündemine girdi. Yerel yönetimde çıtayı yükseltti. Müslüman gençleri, her geçen sene çoğalan üniversitelere yönlendirdi, akademik çalışmalar yaptırdı. Bu yüzden Post Kemalist dönemin 1970-2000 arası 30 yılı, İslami hareketi ve Erbakan'ı engelleme üzerine kurgulandı. Bu politika, 28 Şubat 1997'de gerçekleştirilen darbeyle alenileşti.
Bu Post Kemalist dönemde milletimizi medeniyet buhranından çıkarmaya çabalayan Prof.Dr.Necmettin Erbakan, Müslümanların siyasal kültürünün oluşmasına; sosyal ve ekonomik projelerin hazırlanmasına öncülük etmiştir.
"Büyük Türkiye" ülküsüne dönük 2023 hedefi asla, bir günde tesadüfen ortaya çıkmış, dar bir çevrenin kısa sürede hazırladığı bir çalışma değildir. İslam coğrafyasının bütünlüklü ele alınmasını, İslam milletinin dağınıklıktan kurtarılmasını ve İslam medeniyetinin ihyasını hedefleyen sözkonusu kurtuluş projesi, 40 yılda hazırlanmıştır ve bu çalışmaya milletimiz büyük bir coşkuyla katılmıştır. Son 10 yılda mümkün olduğunca gerçekleştirilmeye çalışılan medeniyetimizin inşasına milletimizin katkı ve desteği coşkuyla devam etmektedir. Tarih yolculuğunda ana kafile, hala Köroğlu'nun yanındadır.
MUSTAFA YÜREKLİ
[email protected]
Haber 7

Uluslararası Barış Ordusu kurulmalıdır
11 Ekim 2025 Cumartesi 12:39Bekir Karlığa’nın medeniyet perspektifi
10 Ekim 2025 Cuma 07:09Bekir Karlığa’nın İstanbul’da Roger Garaudy’le görüşmesi
05 Ekim 2025 Pazar 17:09İslam medeniyeti tarihine adanmış bir ömür: Bekir Karlığa
01 Ekim 2025 Çarşamba 11:01BM’yi insanlığın ufkuna taşımak..
24 Eylül 2025 Çarşamba 11:19Netanyahu ne Silvan Yazıtı’nı ne de Gazze’yi alabilir
20 Eylül 2025 Cumartesi 13:45İslam İş Birliği Teşkilatı’na Güvenlik Konseyi gündemde
17 Eylül 2025 Çarşamba 15:04Küreselleşmiş suç örgütleri ve yasadışı ekonomi
13 Eylül 2025 Cumartesi 14:43Küreselleşme ve suçun değişen yüzleri
10 Eylül 2025 Çarşamba 16:46Emperyalizmin kirli işleri
06 Eylül 2025 Cumartesi 11:54




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.