Kudüs Destanı

 

                              - Mehmet Akyıl'a

 

Mayısta bir ramazan göğü kapatıldı

Kudüs'ün üstüne

Uzuyor sulu sepkenli yağışı musikinin

Pencerelerini aç açabilirsen gönlün 

Dünya bir yeşillendi bir sarardı

Bir kurudu çör çöp oldu her şey  

Diriliş çağı derken açıldı  

Gazze'de denizden balık sesleri gelmekte

Kesin şol cennetin ırmaklarını söylüyorlar

Filistin inlemekte çiçek böcek şarkılarıyla

Saadet asrı mavisi kadar berrak

Aydınlık

Ne kadar geniş ne kadar derin

Yer gök içinde kaybolmuş fecrin

 

Yedi iklim dört mevsim mürekkep

Ter göz yaşı dökülmüş

Kanla yoğrulmuş topraklarımızda

Kuran sesleri ezan güvencesinde

Yağmurlu havalar hüzün verir

Cam buğulanması nasıl önlenir

Kırk kişinin yaşadığı odada

Bilmez küçük kızlar yavru ceylanlar

Korkuyu acıyı kağıda dökmek istemiyorum

Nefes sayılı kim duada ne tüketti bilen var mı çocuklar

Yeşil mavi turuncu ya da daha diri günleri kalbin

Kargış yazmak istemiyorum yerin dibine giresin diye

Ne kadar görkemli mabet ne kadar dişi

İnan ki başlıyor cennet yolculuğu

 

Fil ordusu göründü mü

Ebabil göğü çekilir şehrin üstüne

O gök derindir içine çeker

Yıldırım dillidir ruhu yalar

Mum alevleri tir tir titrer kanlı sessizlikte

Soğuk bedenindeki yaşama isteğidir cansız bebeğin

İçinde olumlu bir umut ışır kelimelerin

Kan selidir kaleme alınacak gibi değil

İşgalleri gaspları katliamları yazmayı

Beni ayıplamayın tarihe bırakıyorum

 

Kapısı açılır şimdi kafesinin

Haydi kanat çırp cennet göğü altında

Bu beyaz bulut dişi cazibedar

O kara bulut melek atı siz bilmezsiniz

Kudüs’te Kadir Gecesi göğü işte

Çocuk tabutları kefenler yas çadırları

Elimde hüzün ve sevinç sayfası

Ab-ı hayat yazmak istiyorum

Kur’an yazısıyla

Latin harfleriyle dünya savaş kan değil

Son nefes beyaz güvercin inşallah

Bir kağıt doldurup ayağına bağladım

Allah’a içimi döktüm her şey mektupta

Mustafa Yürekli

21 Mayıs 2021