İslami algıdaki büyük yanılgı...
İmam kavramı genelde İran?da kullanılıyor. ?İmam Humeyni? gibi.
İmam?lık İslam terminolojisinde ?liderlik? anlamında. Hz Peygamber ??3 kişi bir araya geldiğinizde aranızdan bir imam seçin.?? buyurmaktadır.
Bizim entelijansiyamız Türkiye?de gelişen İslam?ı ?geleneksel? ve ?siyasi? İslam olarak adlandırıp bu kategorilerde irdelediler. İslam bir dindir, yaşam biçimidir.Bunun siyasisi ya da gelenekseli olmaz.
Bizdeki entelijansiyada İran muadili ?imam? kavramını bu aralar çok kullanmaya başladılar.
İslam, itilmiş, hor görülmüş çeşitli mezalime maruz kalmış, mustazaf hale düşürülmüş bir toplumsal olgu halini alınca; Müslümanlarda varolma mücadelesi başlattılar. Oysa kim ve neden İslam?a bu şekilde bir tabasbus ve tazyikatta bulunmuştu anlamak mümkün değil. Hangi akılla nüfusunun yüzde 99?u Müslüman olan bir ülkede halk için halka rağmen doktrini ile hareket etmişti, bunu tarihin derinliğine indiğimizde göreceğiz.
İşin garip yanı Müslümanlar bu ülkede ?muvazene unsuru? olmak zorundayız yoksa halimiz harap derken, Müslüman olmayan insanlar ise ?müslümanlar iktidara gelirse kellemiz kesilir? diye endişe içinde yaşamak zorunda kalıyorlar. Müslümanlar anarşi ve terör yapmadılar ve yapmazlar. Kimlerin neler yaptığı son yıllarda ortaya çıkarılan derin oluşumlarla herkes tarafından aşina hale gelmiştir.
Anadolu halkı İslam?a çok meraklı, hayran, müştak diyebiliriz. Arap alfabesi ile yazılı bir metin görsün hemen saygı duyar. Müslümanlık onun için ?mütemmim bir cüz?dür??. Tamamlayıcı bir unsur, ayrılmaz parçadır.
Mevlana?nın yanına halktan birisi gelir ve;
-Ey hazret Tebriz-i Şems Konya?ya geldi der.
Mevlana bunu söyleyen adama cübbesini çıkartıp verir.
Adam sevinip gider.Talebeleri Mevlana?ya sorarlar:
-Adam yalan söyledi, neden çıkartıp cübbenizi verdiniz; diye
Mevlana şöyle der:Ben bu işin yalanına cübbemi verdim, gerçeğine canımı veririm?
Türkiye?de bazı güruh özellikle hızla artan İslami nüfusdan endişe etmektedir. Çeşitli propaganda ve ajitasyonlar yapmaktadırlar.
Cemaatlerin arkasında çeşitli mihraklar aramaktadırlar. Artan İslami nüfus sayısında, hızla güçlenen Müslümanların arkasında it çomağı aramak mantıksız. İnsanlar aslına dönüyorlar. Almanya?daki Türklerin oralarda gavurların yaşantısını gördükten sonra İslam?a dönmeleri ve müslümanlığa sıkı sıkı sarılmalarının arkasında da İngiliz İstihbaratı Cİ5?i aramaları gerekliydi herhalde.
Bu ülkede İslam?ın öncüsü olmayı, imam, şeyh, mehdi, müceddid olmayı isteyen bir sürü insan var. Bir anlamda mehdi enflasyonu da var diyebiliriz.
Birileri kendini sahibuzzaman ilan ederken diğeri kendi cemaatinin elinden müceddidlik vesikası alıyor.
Diğeri seleflerin eserlerinde yazdığı ?ahirzamanda gelecek eşhas-ı mühime İsevilerin büyükleriyle görüşecek, teşrik-i mesai yapacak? dediği için gidip Papa ile, Türk Hristiyan cemaati yetkilileriyle anlaşmalar yaparken geçmişte dikilip kesilip biçilen bir gömleğide otomatikmen giymiş oluyordu.
Bir başkası, antisemitist eserler yazarak Mehdi?liğini ilan ediyordu.Talebeleri hızla 328., 329. ve 330. talebeyi aralarına katmaya hazırlanıyorlardı.
Herkes hakkında hüsn-ü zannımız var.Kaldı ki bir insanın ben mehdiyim diye ortaya atılmasında herhangi bir beis yoktur.
Ne gariptirki soyadı ?Arslanoğulları? olan bir zat-ı muhterem ?Oktar? müstearını kullanırken, hiç kimseler Oktar?ın aynı zamanda Laşedonca bir kelime olduğunu anlamıyordu.
İyide Yahudi karşıtlığı yapan bir Müslüman neden Yahudi İspanyolcası bir müstear kullanıyordu.
Anti misyoner tez geliştirip dünyanın her yerine Müslüman elçiler gönderen bir mehdi?nin kardeşinin adı ?mesih?.1930?lu yıllarda Türk Müslüman aileler çocuklarına bu tür bir isim koymamışlar.Hatta Kürt, Alevi, Zaza hiçbir etnik grup bu isimi koymamışlar.
Elbette hiçbir insan etnik kökeni, milliyeti, dini ya da mezhebiyle değerlendirilemez.
Allah, kendi dinini bir ateistle de geliştirip artırabilir.
Toplumumuz yıllardan beri hep kategorileştirilip tasnife tabi tutuldu. Çeşitli katmanlara ayrılan halk çatıştırılıp kavgalara tabi tutuldu.Kısır çekişmeler, anarşi terör bizi yıllardan beri hep kısır döngülere attı.
Hep başımızda ??idol??ler, imamlar, liderler oldu.Hep bir tarafı tutmak zorunda kaldık.Ya beyaz olduk ya da siyah, gri olmayı beceremedik.
Oysa kendi içimizde ??olmayı?? beceremedik. Okuyup bir şeyleri öğrensek, öğrendiğimiz şeyleri kendi hayatımıza uygulasak, kendi içsel disiplinimizi gerçekleştirebilsek ne güzel olacak. Kendi yapamadıklarımızı başka insanların dünyasında görüp savunma mekanizmaları geliştirmememiz gerek.
Aydınlanma sürecimizi hızlandırmamız lazım.
Anadolu halkının İslami yükselişinde dış mihraklar aramak yersiz. Toplumu çatışma içine çekmeye çalışmak derin girdaplı bir kuyu.
Halkımız bu işin yalanına çıkartıp cübbesini verdi. Sermayeleri milyar dolarlar olan cemaatler oluştu.
Bir gün haberin gerçeği gelirse bu halk canını inaniyoruz ki tereddütsüz verir.
Ahmet Hamdi Döner
05.04.2011
Küçüksaat / Adana
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.