Türkiye Yüzyılı ve Beklenen Türkler

Türkiye Yüzyılı ve Beklenen Türkler
Türkler tarih boyunca medeniyetlerin yönünü değiştiren, kader çizgisini etkileyen bir millet olmuştur. “Türk beklenendir” ifadesi, yalnızca bir milliyetçilik vurgusu değil, aynı zamanda tarihsel, kültürel ve ahlaki bir misyonu işaret eder.

Türkiye Yüzyılı ve Beklenen Türkler

Türkler tarih boyunca medeniyetlerin yönünü değiştiren, kader çizgisini etkileyen bir millet olmuştur. “Türk beklenendir” ifadesi, yalnızca bir milliyetçilik vurgusu değil, aynı zamanda tarihsel, kültürel ve ahlaki bir misyonu işaret eder.

Türk milletinin “beklenen” olma durumu, sadece askeri başarılarından ya da siyasi kudretinden kaynaklanmaz. Asıl mesele, Türk'ün adaletle özdeşleşen tavrı, mazluma uzanan eli, zulme karşı dik duruşudur. Orta Asya bozkırlarından Anadolu’ya, oradan da üç kıtaya yayılan bu anlayış, birçok halk için umut ışığı olmuştur. Osmanlı’nın “kılıcının değil, adaletinin gölgesi”nin etkili oluşu da bu bağlamda değerlendirilebilir.

Bir başka boyut da maneviyattır. Türk milleti tarih boyunca yalnızca savaşan bir millet değil, aynı zamanda inşa eden, medeniyet kuran, en önemlisi hikmet taşıyan bir millet olmuştur. Ahilik geleneğiyle ahlakı iktisada taşıyan, Mevlana’yla sevgiyi, Hacı Bektaş-ı Veli’yle hoşgörüyü bayraklaştıran bir millettir. Bu yönüyle de “beklenen”, yani insanlığın ihtiyacı olan modelin taşıyıcısı olmuştur.

Bugünün dünyasında ise Türk milletine yüklenen bu misyonun yeniden hatırlanması gerekiyor. Küresel krizler, adaletsizlikler, savaşlar ve insani dramlar karşısında sesini yükseltebilen, denge kurabilen bir vicdan merkezine ihtiyaç var. İşte bu nedenle Türk, beklenendir. Sadece Türkler için değil, tüm insanlık için bir umut ve adalet modelidir.

Türkler tarih boyunca adaleti bir devletin varlık nedeni ve toplumun huzurunun temeli olarak görmüştür. Adaletli olmak, sadece bir yöneticilik vasfı değil, aynı zamanda bir ahlaki sorumluluk olarak kabul edilmiştir.

Biz Türk gençleri olarak; yaşanan her kaos ve afet durumunda her zaman olduğu gibi dün, bugün ve yarın. Devletimize, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sabır ve stratejisine, bilgelik ruhuna, liderlik ve zamanlama yeteneğine sonsuz güveniyoruz ve her zaman yanındayız.

Türkiye Yüzyılı'nın temel hedefleri ve ilkeleri

Ekonomik Güç ve Bağımsızlık: Türkiye'nin ekonomik olarak daha bağımsız ve güçlü bir ülke haline gelmesi, uluslararası ekonomik sistemde daha etkin bir rol oynaması hedefleniyor. Bu, yerli üretimin artırılması, yeni yatırımlar ve teknolojiye dayalı gelişimle sağlanmaya çalışılıyor.

Siyasi ve Stratejik Güç: Türkiye'nin küresel düzeyde daha etkin bir siyasi ve stratejik güç olma çabası. Özellikle Orta Doğu, Avrupa, Afrika ve Asya'daki etki alanını genişletmeye yönelik adımlar sürekli atılıyor.

İleri Teknoloji ve İnovasyon: Türkiye'nin teknoloji, bilim ve inovasyon alanlarında dünya çapında söz sahibi bir ülke olması hedefleniyor. Bu bağlamda, yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesi, savunma sanayisinde bağımsızlık ve uzay çalışmaları gibi alanlarda sürekli adımlar atılmaktadır.

Toplumsal Refah: Türkiye Yüzyılı'nın en önemli unsurlarından biri, halkın yaşam kalitesinin artırılmasıdır. Eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve altyapı projeleriyle Türkiye'nin her köşesinde refah seviyesinin yükseltilmesi hedefleniyor.

Kültürel ve Tarihsel Miras: Türkiye'nin köklü kültürel ve tarihi mirasını global çapta tanıtmak, Türk kültürünün ve değerlerinin dünya üzerinde daha fazla yer bulmasını sağlamak da bu vizyonun bir parçasıdır.

‘’Çünkü Türk, dünyaya rol modeldir.’’

Türk milleti tarih boyunca yalnızca savaşan bir millet değil, aynı zamanda inşa eden, medeniyet kuran, en önemlisi hikmet taşıyan bir millet olmuştur.

#YalnızDeğilsinReis

Orhan Baha Yürekli

21.06.2025

Sarıyer, İstanbul

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.