“Çözüm süreci” macerası sırasında Kandile çekiliyor gibi yaparken şehirlerde militan kadrosu ve silahlı gücünü arttıran terör örgütü PKK.

7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye’deki alçakça ve kanlı eylemlerini artık Kandil’deki inlerinden çıkarak vur kaç taktiği ile gerçekleştirmenin yerine.

Eylemlerini şehir merkezlerinde konuşlandırdıkları militanları vasıtasıyla sokaklarda halkın arasında gerçekleştiriyor.

Silahları ve patlayıcı maddeleri ile birlikte alenen sokaklarda gezen teröristler, polis, jandarma karakolları, askeri birlikler ile asker ve polise haince saldırılar düzenliyorlar.

Bir dönemler asker kıyafetleri giymek suretiyle köyleri basan ve yakan hain teröristlerin bu eylemlerini Türk askeri yapıyormuş imajı yaratarak bölge halkı ve kamuoyunda askere karşı nefret politikası oluşturan terör örgütü.

Bugün bir benzerini halkın içerisinde çatışma ortamı oluşturmak suretiyle halkın hayatını hiçe saymakta, ölümüne neden olarak bununla da, yine asker ve polisin sivil halkı öldürdüğü imajını oluşturmaya çalışmaktadır.

PKK’lı teröristler alçakça saldırılarını özellikle sokak ve caddelerde sivil halkın arasında, yaparak güvenlik güçleri ile girdikleri çatışmalarda sivil halkı hem kalkan olarak kullanıyor. Hem de bu çatışmalar sırasında yaralanan ve hayatını kaybeden sivil halk üzerinden, Meclisteki temsilcileri vasıtasıyla.

Türkiye’de bölge halkını siyaseten yönlendirirken devlete karşı kışkırtmayı terör örgütü eş başkanları ve vekilleri vasıtasıyla da Avrupa ve ABD’de Türkiye’nin PKK’ya karşı başlattığı operasyonları durdurması için uluslar arası kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar.

Sözde çatışmazsızlık sürecine girilen “çözüm süreci” döneminde çeşitli bahaneler üreterek çocuk ve gençleri taşlı, Molotoflu eylemlere süren terör örgütü PKK.

Şimdi de şehir merkezleri ve çevresinde 16-17 yaşlarında ellerine silah ve patlayıcı erdiği gençleri asker, polis ve bunlara ait yerleşim merkezlerine karşı saldırılarda kullanıyor.

Bölge halkının hayatını hiçe sayan terör örgütünün ve meclisteki uzantısının bir kez daha amacının sözde Kürt halkının haklarını savunmak olmadığı gözler önüne serilmektedir.

PKK terör örgütü ve meclisteki uzantısı HDP’nin Türkiye toprakları içerisinde kaos ortamı yaratmak.

Ülkenin ve bölgenin kalkınması halkın refah seviyesinin yükselmesini önemek hatta ülkede yaşayan vatandaşlarımızı ayrıştırarak birbirine düşürmeyi hedefleyen küresel güçlerin taşeronluğunu yapmak olduğu açıkça bir kez daha ortaya çıkmaktadır.

Maoist Komünist Parti (MKP), TKP/ML-TİKKO (Konferans) DHKP-C, EMEP, ESP,Halkın Kurtuluşu, SGB sol grup  ve terörist örgütleri bünyesinde barındıran PKK terör örgütü hiçbir zaman Kürt halkı temsil etmediği gibi. 32 yıldır yaptığı eylem ve hain saldırıları ile bölgenin gelişmesine darbe vurmuş, halka zulmetmiştir.

PKK terör örgütü tüm terör örgütleri gibi, lojistik, militan ve sivil desteği kesilmedikçe ve tamamen yok edilmediği müddetçe terör son bulmayacak örgüt asla kendi arzusu ile silah bırakmayacaktır.

İbrahim Halil SİPAHİ

29.08.2015/adanapost.com