TBMM Başkanı Kurtulmuş, Çukurova Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuştu

- "Türkiye'nin gençleri, büyük bir medeniyetin çocukları olarak sizler kaygı kuşağının değil, adalet kuşağının öncüsü olacaksınız ve dünyada adalet sözünü en yüksek seviyeye çıkaracaksınız"

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Çukurova Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Töreni'nde konuştu

- "İnsanoğlu böylesine bir gayri adil küresel sistemin içerisinde bundan sonra adil ve onurlu bir geleceği asla tasavvur edemez, asla kuramaz. Onun için diyoruz ki aslında güçlünün, kuvvetlinin sözünü esas alan, zayıfı ise asla göz önünde bulundurmayan bu küresel, siyasal sistem bütünüyle değişmeli ve dünya yeni bir siyasal yapıya kavuşmalıdır"

- "Türkiye'nin gençleri, büyük bir medeniyetin çocukları olarak sizler kaygı kuşağının değil, adalet kuşağının öncüsü olacaksınız ve dünyada adalet sözünü en yüksek seviyeye çıkaracaksınız"

ADANA (AA) - TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "İnsanoğlu böylesine bir gayri adil küresel sistemin içerisinde bundan sonra adil ve onurlu bir geleceği asla tasavvur edemez, asla kuramaz. Onun için diyoruz ki aslında güçlünün, kuvvetlinin sözünü esas alan, zayıfı ise asla göz önünde bulundurmayan bu küresel, siyasal sistem bütünüyle değişmeli ve dünya yeni bir siyasal yapıya kavuşmalıdır." dedi.

Kurtulmuş, Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Kongre Merkezi'nde düzenlenen ÇÜ 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, gelecek dönemde küresel siyasal sistemin durumuyla ilgili haksızlıklar ve eşitsizliklerin konuşulacağını söyledi.

Aynı ekonomik sistemin kurumlarında olduğu gibi dünyadaki küresel sistemin de kurumlarının çatırdamakta, fonksiyonlarını yitirmekte ve artık tamamen işlevsiz hale gelmekte olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:

"En önemli örneği ise dünyada barışı ve insanlar arasında adaleti tesis etmek üzere kurulmuş olan Birleşmiş Milletlerin (BM) ve özellikle Güvenlik Konseyinin (BMGK) yapısının ortaya çıkardığı mahsurlardır. Sadece çevremizdeki iki büyük olaya baktığımız zaman BM'nin ne kadar işlevsiz hale geldiğini görüyoruz. Rusya-Ukrayna arasında 3 yılı aşkın bir süredir devam eden savaş ne yazık ki BM tarafından durdurulamamış, tam tersine BMGK'ye gelen kararlarda veto edilerek savaşın devamı bir şekilde temin edilmiştir. Benzer şekilde 2 yılı geride bıraktığımız İsrail'in Gazze üzerindeki baskıları, soykırımı ve işlediği insanlık suçları asla önlenememiştir. Bunun en temel nedenlerinden birisi BMGK'nin yapısı ve bu yapının da maalesef sadece güçlünün sözünün geçtiği bir yapı şeklindeki mevcudiyetidir. Dolayısıyla İsrail'in aleyhine bu süre içerisinde ne zaman BM Genel Kuruluna karar olmak için müracaat edilse, başvurulsa 'İsrail'in dayısı' tarafından veto edilmiş ve soykırım bugüne kadar sürdürülmüştür. Türkiye'nin de gayretleriyle İsrail bir ateşkese razı olmuş görünse de ne yazık ki sürekli olarak ateşkesi ihlal etmekte, insanları öldürmeye, insanları insan onuru dışında bir yaşama mahkum etmeye devam etmektedir. Dolayısıyla bu sistem böyle devam etmez. Biz istesek de devam etmez. İnsanoğlu böylesine bir gayri adil küresel sistemin içerisinde bundan sonra adil ve onurlu bir geleceği asla tasavvur edemez, asla kuramaz. Onun için diyoruz ki aslında güçlünün, kuvvetlinin sözünü esas alan, zayıfı ise asla göz önünde bulundurmayan bu küresel, siyasal sistem bütünüyle değişmeli ve dünya yeni bir siyasal yapıya kavuşmalıdır."

Kurtulmuş, her uluslararası platformda dile getirdikleri "Dünya 5'ten büyüktür" sözünün sadece bir slogan, temenni değil, dünyanın yeni bir sisteme duyduğu ihtiyacın, millet ve bütün insanlık adına dile getirilmiş bir temennisi olduğunu belirtti.

Gençlere seslenen Kurtulmuş, "Biz görürüz görmeyiz ama sizler mutlaka Birleşmiş Milletlerin dünya siyasal sisteminin değiştiğini göreceksiniz. Yeni bir Birleşmiş Milletler ve yeni bir dünya inşallah sizin zamanınızda kurulacaktır." dedi.

- "Adalet insan onurunun gerçekleşmesinin ilk şartıdır"

Adaletin bulunmadığı yerde insanlığa ait hiçbir şeyin olmayacağını anlatan Kurtulmuş, "Adalet insan onurunun gerçekleşmesinin ilk şartıdır. İnsan onurunun sağlanamadığı dönemlerde ise insanlık içine girdiği girdaplardan çıkamamış, çok büyük altüst oluşları yaşamıştır. Bugün de hem ekonomik hem siyasal anlamda dünya sisteminde onuru esas alan yeni bir döneme girmek mecburiyetindeyiz." ifadelerini kullandı.

Dünyada Z ve Y'nin ardından "kaygı kuşağı" denilebilecek, gençlerin geleceğe dair ümitsiz bir haletiruhiye içinde yer aldığı bir kuşaktan bahsedildiğini dile getiren Kurtulmuş, "Nasıl bir dünya olunacak, çatışmalar nasıl önlenecek? Bu söylediğim açlık, kıtlık, küresel göç meselesi, çevresel tahribat, iklim değişiklikleri, susuzluk, kuraklık, çatışmalar, savaşlar... Bu bütün bu ağır tablodan dolayı karşımızda kaygı kuşağı diyeceğimiz bir kuşak ortaya çıkıyor. Geleceğinden ümitsiz, belirsizlikler içerisinde tedirgin bir kuşaktan bahsediliyor. Türkiye'nin gençleri, büyük bir medeniyetin çocukları olarak sizler kaygı kuşağının değil, adalet kuşağının öncüsü olacaksınız ve dünyada adalet sözünü en yüksek seviyeye çıkaracaksınız." diye konuştu.

- "Türkiye'nin geleceğinden, gençlerimizden ümitliyiz"

Gençlere seslenmeyi sürdüren Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Adalet kuşağından kastımız, kendisinin aleyhine olsa bile doğruyu ve hakkaniyeti söyleme becerisine sahip olan insanları yetiştirmektir, yeryüzünde hakkı ve adaleti, yeryüzünün bütün insanları için isteyen, karakterli bir sesi ortaya koyabilmektir, yeryüzünün bütün zenginliklerinin insanoğlunun tamamının ortak malı olduğunu bilen bir fedakarlıkla dünyaya bakabilmektir. Adalet kuşağı, yeryüzünde bizim kültürel mirasımızı, bütün insanlığın ortak mirası olarak gören ve bunun üzerinde sözünü kuvvetlendiren bir adalet kuşağı olmaktır. Bunun için biz Türkiye'nin geleceğinden, gençlerimizden ümitliyiz, dünyanın gençlerinden de ümitliyiz. Niçin ümitli olduğumuzu söylemek için sadece Filistin'de, Gazze'de yaşananlar karşısında dünyanın dört bir tarafında milyonlarca, yüz milyonlarca insanın hem de hükümetlerinin tehdit ve baskılarına rağmen caddelere, sokaklara, meydanlara çıkarak özgür Filistin için mücadele etmesi, insanlığın geleceği için, umutlanmamız için en önemli sebeplerden birisidir. Normalde bir tek insanın bile sokağa çıkamayacağı zannedilen ortamlarda, ülkelerin, hükümetlerin baskılarına rağmen, Londra'da, Belçika'da, Fransa'da, Amerika'da dünyanın dört bir tarafında, Japonya'da, Kore'de yüz milyonlarca insanın İsrail'in, katil İsrail'in yüzünü ortaya koyması, mazlum Gazzelilere elini uzatması öyle çok da küçümsenecek bir şey değildir. Artık yeni bir adalet kuşağının, dünyanın dört bir tarafında adım adım, hem de hızlı adımlarla gelmekte olduğunu görüyor ve bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz."

Kurtulmuş, üniversitelerin sadece birer bilgi üretim merkezi değil, bilgi, hikmet ve irfan ekseninde yeni bir düşünce sistematiği geliştirmesi gereken merkezler olduğunun altını çizerek, "Bundan 30 sene evvel dünyada bilgi çağı falan diyorduk, bilginin en hızlı üretildiği, en hızlı geliştirdiği bir dönemden geçiyoruz. Hele hele yapay zekanın ve yüksek teknolojilerin hızlı gelişmesiyle, bilgi üretmek fevkalade kolay bir hale gelmiştir. Mühim olan bu bilginin insanlığın hayrına, faydasına olacak şekle getirilmesidir, işte bizim medeniyetimizde buna hikmet derler." ifadelerini kullandı.

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger de kuruluşundan bu yana 50 yılı aşkın tecrübesiyle Çukurova Üniversitesinin bugün ülkenin ilim ve fikir hayatına yön veren seçkin kurumlar arasında yer aldığını anlattı.

ÇÜ Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş ise yarım asrı aşkın süredir araştırmaları, projeleri ve yayınlarıyla şehrin, bölgenin ve ülkenin kalkınmasına katkı sunduklarını belirtti.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, programın ardından ÇÜ Rektörü Prof. Dr. Beriş'i makamında ziyaret etti.

(Bitti)

Kaynak:AA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.