Bestami Yazgan

Bestami Yazgan

Sevgi Bahçesi Yuvamız

Sevgi Bahçesi Yuvamız

Selam ile… Sevgili okurlarımız, bu hafta sizlerle “SEVGİ BAHÇESİ YUVAMIZ” konulu sohbetimi paylaşmak istiyorum.

Yarının Büyükleri,
“Bir insanın hayatında cennete benzeyen dönem ne zamandır?” deseler, çocukluk günleri, derim. Çünkü cennetin en önemli özelliği her isteğimizin yerine getirilmesidir. Anne ve babanın imkânı varsa çocukların her isteği yerine gelir.
Hayat bu kadar güzelse, renkliyse, yaşamaya değerse bunu önce Mevlâ’mıza sonra anne ve babamıza borçluyuz. Bunları biliriz bilmesine de en çok onlarla tartışır, en çok onları kırarız.

Kıymetli Çocuklar,
Her ne kadar sizlere “kıymetli” desem de sizin kıymetinizi en iyi anne ve babanız bilir. Hele de anneler… Dokuz ay şikâyet etmeden karnında taşımıştır sizleri. Canından can, kanından kan vermiştir. Her tekme attığınızda yüzü acıyla gerilmiş, biraz sonra yanağına tatlı bir tebessüm yayılmıştır. Anne, tutan eliniz, konuşan diliniz, sevgi kokulu gülünüz olmuştur. Allah’ın yardımıyla biraz büyümüş, aklınız yetmeye başlamış, istekleriniz peş peşe gelmiştir. Bunların büyük çoğunluğu yerine getirilmiş, bazıları imkânsızlık sebebiyle ertelenmiştir. Bu durum karşısında yüzünüz ekşimiş, özünüz küsmüştür sevgi güneşine. Güneşin, ışığıyla dünyayı sarıp sarmaladığı gibi anneniz sarılmıştır size. Ama siz sarılmadıysanız ayıp etmişsinizdir.

Nazlı Çiçeklerim,
Siz, atalarımızın, “Dişi kuş yapar yuvayı; içini, dışını sıvayı sıvayı.” dedikleri aile bahçesinin gülü değil misiniz? Günde üç öğün yemek pişer hem de dünyanın en lezzetli yemekleri… Nasıl mı? Anneler, yüreklerini yemeğe katar da ondan. Yuvamız tertemizdir, pırıl pırıl… Anneler, gönül saflığını yansıtır da ondan… Siz de basit bir sebepten onlara küsersiniz. Ne diyeyim? Çok şükür, anneniz var da nazlanıyorsunuz.
Yağmurdan yaştan, soğuktan kıştan bizi evimiz korursa; sosyal ve psikolojik fırtınalardan da yuvamız korur.

Sevgili Arkadaşlar,
Nefes alıp veririz, bunun ne büyük nimet olduğunun farkında olmayız. Canımız isterse uyur, canımız isterse kalkarız… Bunlar da büyük nimet; anne ve baba da… Evet, her zaman yanımızda oldukları için kıymetlerini tam olarak bilemeyiz. Yenilikler ve yeni duygular yaşamak isteriz. Bu da normal... Arkadaşlarımız olur sonra canımızdan çok sevdiğimiz. Olsun elbette, bu da güzel.

Şair diyor ki:
“Çağır Karac’oğlan çağır,
Taş düştüğü yerde ağır.”

Yani her şey yerinde güzeldir. Hiçbir şey, başka bir şeyin yerini tutamaz. Diyelim ki, Allah esirgesin, hasta oldunuz, yatakta yatıyorsunuz. Arkadaşınız ne kadar bekler başınızda? Bir saat, iki saat, bir gün… Anne öyle mi ya? Sanki hâl diliyle,
“Tek işim var seni sevmek,
Usanmak mı o ne demek?” der ve gerekirse ömür boyu başınızda bekler. Biz de bütün bunları unutur, basit bir sebeple üzeriz sevgi çiçeğini…

Sevginin Has Gülleri,
Peygamber Efendimize sormuşlar: “Dünyada en çok kime hürmet edelim?” diye. “Anneye” buyurmuş. Üç defa sorulmuş aynı soru. Üçünde de “Anneye” cevabı verilmiş. Ancak dördüncü soruda “Babaya” buyurmuşlar. Dört çocuk babası olarak diyorum ki: Vallahi Efendimiz (as) doğru söylemiş. Babaların hakkı dörtte birdir…

Babacanlar,
Geçtiğimiz günlerde bir delikanlı, “Annem çok iyiydi ama babam…” diye söze başlayınca lafın nereye varacağını anladığım için sözünü kestim. Ne olmuş babana, dedim ve cevap vermesine fırsat bırakmadan devam ettim: Öz canını istedin de senin için vermedi mi? Delikanlı susmuş ve gözleri dolu dolu olmuştu.
Doğru, babalar duygularını ifade etmeyi başaramazlar ama bu durumdan onların sizi yeteri kadar sevmediği sonucu çıkmaz. Öyledirler işte, ne yapalım?

Ana Kuzuları,
Bakın, anneyi ne kadar anlattık; babalara ne kadar az yer verdik. Babaların değeri ne zaman mı anlaşılır? Aramızdan ayrıldıktan sonra, deyip susayım isterseniz.
Baba, evin direği; anne, evin meleği; çocuklar da mutluluk çiçeğidir. Annelerin, babaların ellerinden, sizin gözlerinizden öpüyorum.

Sevgi bahçesi yuvanızda kalın sağlıcakla…

akdenizgazetesi.com/yazının devamı..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bestami Yazgan Arşivi