İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Ve “temiz eller savcısı” kaçtı,

Ve “temiz eller savcısı” kaçtı,

 

Ergenekon ve Balyoz kumpasında birçoğunu sabah ezanı vakti olmak üzere 588 kişiyi sahte belgelerle hapse attıran, tutuklananlardan 7’sinin henüz ifadelerini dahi veremeden cezaevinde ölümünü seyreden Ergenekon ve 17-25 Aralık savcıları Zekeriya Öz ile Celal Kara haklarında tutuklama kararı çıkacağının haberini alınca yurt dışına kaçtılar.

 

17 Aralık soruşturmasından sonra meslekten ihraç edilen Zekeriya Öz bir zamanlar o tarihte başbakan olan Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan, AKP kurmayları ve yandaş medya yazarlarının kahramanı, idolü idi.

Ergenekon ve Balyoz davaları sürecinde “Türkiye’nin bağırsakları temizleniyor” diyerek Zekeriya Öz’ü “temiz eller savcısı” ilan eden, “temiz eller operasyonlarını yapanlara saygı duyun” diyen Erdoğan, öyle ki, “Zırhlı Mercedes’e bin, çünkü bana darbe yapmak isteyenler seni vurabilirler” diyerek kendi zırhlı aracını Zekeriya Öz’e vermişti.

 

AKP ve Yandaş medyanın kahramanıydı;

Bülent Arınç’ın “Allah bu savcılardan razı olsun, artık korkmuyoruz” dediği Zekeriya Öz’ü, Hüseyin Çelik, “savcı her kesi soruşturur, boşuna mı hukuk okudu” diyerek överken, Şamil Tayyar ”kahraman” ilan etmişti.

Bu arada boş durmayan Yalaka yandaş medya “darbecileri kulağından tutup yargı önüne çıkardı” diye methiye düzüyo, Rasim Ozan Kütahyalı biraz daha ileri giderek  “ Savcı Öz’ün bu ülkede heykeli dikilecek” diyordu.

 

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun ardından AKP iktidarının dört bakanı ve oğulları ile başlayan ucu Bilal Erdoğan ile birlikte R.Tayyip Erdoğan’a kadar dayanan skandalın ardından dünün kahramanı, heykeli dikilecek, temiz eller savcısı Zekeriya Öz bu defa bir numaralı kumpasçı ve paralelci olarak ilan edildi.

 

Meslekten ihraç edilen ve hakkında soruşturmalar devam eden, davalar açılarak tutuksuz yargılan Zekeriya Öz. Hastanede yatan kanser hastası Kuddusi Özkır’ın kaçma ihtimali var diye tahliye edilmesine engel olmuştu. Ancak kendisi hakkında soruşturma ve açılan davalar olmasına rağmen serbest dolaşıyordu. “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” ve “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçlarından dolayı tutuklanmaları için “yakalama kararı”  çıkmasından saatler önce ise nasıl haber almışsa(!) elini kolunu sallayarak yurt dışına kaçtı.

 

Türkiye’nin sınırları yolgeçen hanı;

Neredeyse bütün soruşturma aşamalarında soruşturmaya maruz kişi hakkında şehri terk etmeme ve yurt dışına çıkma yasağı uygulaması olmasına rağmen “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya” yönelik olarak suçlanan bu savcılar;

- Nasıl ellerini kollarını sallayarak Sarp sınır kapısına kadar gidiyorlar ve resmi işlemlerini yaparak yurt dışına çıkıyorlar?

-  Devletin istihbarat teşkilatı nerede?

Devlet sırrı taşıyan TIR’larına sahip çıkamayan, yirmi gündür ülkenin dört bir yanında tonlarca bombalarla dolaşarak karakol önlerinde patlayan araçların farkında olmayan milli kahraman, Erdoğan’ın sır küpü, MİT müsteşarı Hakan Fidan’ın teşkilatının derin uykusu arasında savcılar sınırlardan uçup gidiyorlar.

 

Garp sınır kapılarından günlerce direksiyon sallayan gurbetçi didik didik aranarak geçer.

Şark sınırının bir köşesinden mülteciler, sığınmacılar denetimsiz olarak ellerini kollarını sallar geçer. Diğer köşesinden PKK’lı teröristler yıllardır gelir geçer. Bir diğerinden IŞİD, yabancı servis elemanları. Oh ne ala

 

İbrahim Halil SİPAHİ

12.08.2015/adanapost.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi