Eneslerin hiç mi suçu yok?
Eneslerin hiç mi suçu yok?
"Bir toplum kendi halini değiştirmeden Allah onların halini değiştirmez" der kitabımız.
Güngören belediyesindeki olayı biliyorsunuz.
Veysel Belediye başkan yardımcısı, Enes elaman.
Ayağa kalkmadığını görünce tuvalet nöbeti yazmış Veysel başkan.
Elaman Enes razı gelmiş kaderine tevekkülle teslim olmuş.
Enes niye "sen benden bunu isteme hakkın yok. Bura babanın çiftliği değil, kanun var, hukuk var" dememiş, diyememiş.
"Kimsin lan sen" dememiş, diyememiş.
Diyemez,
Öğretilmiş çaresizlik sendromu iliklerimize işlemiş.
Hayatımızın anayasası korku, korku, korku.
Hele ki, siyasette.
Herkes başkan, herkes vekil, herkes bakan.
Adam milletvekili aday adayı olarak müracaatta bulunuyor, artık ömür boyu "sayın vekilim" oluyor.
Üç ay bakanlık yapıyor ömür boyu "sayın bakanım" oluyor.
Yönetim kademesinin her yerindekiler zaten "başkanım" oluyorlar.
Eğik, silik, gelene ağam gidene paşam diyen ortamlarda bolca Enesler yetişir.
Bitmeyen askerlik gibi "dirsek temas aralığı hizaya gel, tuvalet nöbeti tutulacak, tut"
Biz Enes'leri yetiştirmeye devam ettiğimiz müddetçe Veyseller olacaktır.
Biz aslında Veysel'lere değil günahlarımıza küfrediyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.