Erdoğan: Hesap sorulmalı?

Başbakan Erdoğan, İsviçre'de hesapları olduğuna yönelik Wikileaks belgelerine itibar eden CHP'ye fena yüklendi.

Bu iftirayı atanlar kadar siyaset malzemesi yapanları da 'alçaklık'la suçlayan Erdoğan, "Böyle bir şeyi ispat ettiğiniz anda ben bu makamda durmam. Siz duracak mısınız" dedi.

Başbakan Tayyip Erdoğan, Wikileaks adlı internet sitesinde yayımlanan Türkiye belgeleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. İlk gün 'Wikileaks eteğindeki taşları bir döksün' diyen Erdoğan, belgelerin önemli bir kısmının düşük düzeyli yazışmalar ve kişisel yorumlar olduğunu söyledi. Erdoğan, dedikodulara dayanan bilgilerin mutlak bir hakikat gibi değerlendirilmesine tepki gösterdi. ABD'nin özür dilemesinin yetmeyeceğini belirtirken ismi geçen diplomatların cezalandırılmasını istedi.

İsviçre'de 1 kuruşum yok

İsviçre'de hesapları olduğu yönündeki iddiaları sert ve kesin bir dille yalanlayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Benim dünürüm (Sadık Albayrak) yazmak çizmekten başka bir şey bilmez. Adamı müteahhit yaptılar. Bu tür iftiraları atıp ispatlayamayanlar ne kadar alçaksa bu iftiraları manşetleriyle, söylemleriyle yayanlar, bu iftiraları siyaset malzemesi yapanlar aynı derecede müfteridir, alçaktır. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Ana muhalefet lideri gitsin bu iddiayı ortaya atanlara sorsun. ABD diplomatları bu işi iyi bilir. Nerede bunun delili? 'Böyle bir söylüyorsunuz ama delilini gösterin de işe yarasın' deyip öğrenmeleri gerekirdi. Böyle bir şey yapmayıp atılan iftira üzerinden kalkıp da benden bunun ispatını istemek kadar cehalet olur mu? Olmayan şey ispat edilir mi? Benim İsviçre bankalarında bir kuruş param yok ki ispat edeyim. Ana muhalefetin lideri ve diğerlerine diyorum ki böyle bir şeyi ispat ettiğiniz anda ben bu makamda durmam, milletvekilliğinde durmam. Ama siz bu makamlarda duracak mısınız?"

Bu kadar mı acizsiniz?

Erdoğan, CHP'yi fırsatçılık yapmak, 'ipe sapa gelmez' iddia ve dedikodulardan medet ummakla suçladı. "Muhalefet bu ülke için bu millet için çözüm politikaları üretmekten aciz olduğu kadar siyaset üretme noktasında da büyük acziyet içinde. Kendi ürettikleri dedikoduları başkalarından duyanca gerçek sandılar. İsrail medyasına Türkiye'nin Başbakanını şikâyet edenler, Brüksel'de Paris'te Türkiye'yi yabancılara şikâyet edenler, en son yabancı diplomatların hezeyanlarına sarılmış durumda" diyenn Erdoğan, şunları söyledi:

"Neymiş, Başbakan'ın falanca ülkede şu kadar hesabı varmış, neymiş Başbakan Antal-ya'daki raylı sistem ihalesine müdahale etmiş. Bu hezeyanlara sarılacak kadar mı acizsiniz? Bu iftiralardan medet umacak kadar mı çaresizsiniz? Bu kadar fırsatçılık olur mu? Düne kadar Türkiye'yi sırça köşklerinden izliyorlardı, bugün kendi ülkelerini yabancı diplomatların dedikodularından izlemeye başladılar. Düne kadar Türkiye'yi magazin basınından takip ediyorlardı, bugün magazin diplomasisinden izlemeye başladılar. İftira ve iddia ithal etmeye başladılar. Yeter ki hükümete yönelik bir saldırı olsun. Nerden geldiğine bakmadan, aslını astarını araştırmadan, arkasındaki niyet, hedef, gaye hakkında en küçük bir endişe taşımadan buna sarılmak en hafif tabiriyle fırsatçılıktır."

Medyaya: Alçaklık

Başbakan, kendisiyle ilgili iddiaları gerçekmiş gibi yaymlanyan gazetelere de yüklendi. 'Onurlu bir medya mensubu 'Sayın Başbakan var mı böyle bir şey' diye sorar. Ama sen sormadan, araştırmadan, 'iftira at tutmasa da iz bırakır' mantığı ile hareket edersen bu seviyesizliktir. Bu ahlaksızlıktır. Bu seviyesizliği kendileri için seviye haline getirmeye çalışanların söylemlerini muhatap almak istemiyoruz" dedi.

Muhalefete hakaret edilemez

Başbakan, yabancıların yalanlarına sığınanların ciddi bir seviye kaybı içinde olduğunu dile getirdi. Muhalefet partisine yönelik sıfatlardan kendisine yönelik iftiralar kadar rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Erdoğan, "Hiçbir yabancı bana ülkeme milletime olduğu kadar, ülkemin muhalefet partilerine de hakaret edemez. Çirkin sıfatlar kullanamaz. Biz aynı seviyeyi, aynı olgunluğu, aynı basiretli duruşu muhalefetten de beklerken maalesef onlar iftiralara borazanlık etmeyi tercih ediyor. ABD Dışişleri'nin bile ciddiye almadığı dedikodu bilgilerini çirkin iftiralarını siyaset malzemesi haline getirenler ömür boyu yaşayacakları bir utancı üstlenmiş olurlar" ifadelerini kullandı.

? Seçkin ERGÜN/ANKARA