Başbakan Recep Tayyip Erdoğan grup toplantısında konuştu.

Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları:

ŞEHİT YAKINLARINA BÜYÜK MÜJDE

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şehitlerin dul ve yetimleri ile gazileri ilgilendiren çeşitli kanun ve KHK'larda değişikliğe gidileceğini belirterek, böylece şehitlik, gazilik, malullük kapsamını daha da genişleteceklerini, şehit yakınları ile gazilere daha geniş imkanlar sunacaklarını bildirdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında, şehit yakınları ile gaziler için hazırlanacak yeni paketi açıkladı.

''Elbette dünyalar da bağışlansa, şehit olmuş bir ailenin evladı geri gelmeyecek, kaybedilmiş bir uzuv yerine konmayacaktır'' diyen Erdoğan, ancak şehit yakınlarının, milletçe herkesin üzerinde kutsal bir emanet olduğunu vurguladı. Erdoğan, ''Aynı şekilde gaziler bize tevdi edilmiş çok büyük emanetlerdir. Açık bir şekilde canını feda etmiş şehitlerimizin yakınlarına, vatanları için fedakarlıkta bulunmuş gazilere sahip çıkmak bizim en öncelikli asli en önemli vazifemizdir'' diye konuştu.

Erdoğan'ın şehit yakınları ve gazilere sağlanan yeni imkanları şöyle açıkladı:

''Şu an itibariyle şehit dul ve yetimleri ile gazilere çeşitli kanunlar çerçevesinde ayni ve nakdi yardımlar yapılıyor. Şehit dul ve yakınları ile gazilere bir defalık olmak üzere devlet ve vakıflar tarafından çeşitli tazminatlar ödeniyor. Bu kişilere ayrıca aylık ödemeler de yapılıyor. SGK tarafından yılda bir defa çocuklara eğitim yardımı veriliyor. TOKİ tarafından faizsiz konut kredisi imkanı sağlanıyor. Şehit olan veya malul olan hak sahiplerinden birine şu an itibariyle iş imkanı sağlanıyor. Şehit dul ve yetimleriyle malullere elektrik ve su paralarında belli oranda indirim yapılıyor. Bu kişiler toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanıyor. 10 yıl süreyle kiraları ödeniyor. Askerlik muafiyetinden istifade ediyorlar. Yine bu kardeşlerimize çeşitli vergi muafiyetleri uygulanıyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olarak şehit aileleri ve gazilerle ilgili doğrudan ilgilenecek bir daire başkanlığı kurduk. Bu daire başkanlığının koordinasyonunda ilgili kanunlar tarandı. İhtiyaçlar belirlendi. Şimdi biz şehitlerimizin dul ve yetimleri ile gazilerimizi ilgilendiren çeşitli kanun ve KHK'larda 20 maddeyi değiştiriyoruz. Bu 20 maddedeki değişiklikle şehitlik, gazilik, malullük kapsamını daha da genişletiyor, şehit yakınlarıyla gazilerimize daha geniş imkanlar sunuyoruz.

Şehit yakınları ve gazilere yapılacak gayrimenkul hibelerine muafiyet getiriyor, bu hibelerin vergi matrahından düşürülmesini sağlıyoruz. Tüm yurtta toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanma şartını yeniden düzenliyoruz. Şehit ve gazilerin tüm çocukları bu haktan yararlanacak.

Toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanmak için artık sosyal güvenlik şartı aranmayacak. Bürokratik engellerin kaldırılması için de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına yönetmelik çıkarma yetkisi veriyoruz.

Terörle mücadele kanunu kapsamındaki er ve erbaşlar ile geçici köy korucularının da artık faizsiz konut kredisi imkanından yararlanmalarını getiriyoruz.

2008 yılının Ekim ayından sonraki harp malullerinin de faizsiz konut kredisinden yararlanmasını sağlıyoruz. Malul olan gazilerimize sağlanan bakım desteğini köy korucuları ve sivil vatandaşları da kapsayacak şekilde genişletiyoruz. Bakım desteğini bir asgari ücret tutarından iki asgari ücret tutarına çıkarıyoruz.

Katılım payı alınmayacak

Terörle mücadele görevlerini ifa ederken yaralanan kamu çalışanı ve sivillerin malullükleri kesinleşinceye kadar her türlü sağlık ve tedavi hizmetleri artık hiçbir katılım payı alınmaksızın yapılacaktır.

Terörle mücadele esnasında yaralanan ve tedavisi devam eden personele bir yıl süreyle ödenen özel harekat ve operasyon tazminatının ödeme süresini 12 aydan 24 aya kadar çıkarıyoruz.

Terörle mücadele görevi sırasında olmasa bile görevleri esnasında yararlanan bakıma muhtaç olan vazife harp malulleri ile köy korucuları da artık ihtiyaç duydukları her türlü iyileştirici rehabilite edici araç gereçlerden veya araç gereçlerin temininde katkı payı ödemeyecekler. Maluliyeti sürekli olanlar, sağlık durumlarında meydana gelen değişikliğe göre malullük derecelerini değiştirebilecekler.

Şehitlik ve gazilik kapsamı genişletiliyor

Şehit ve gazi sayılma kapsamını genişletilecek. Terör olayları sebebiyle göreve gidiş ve dönüşler esnasında meydana gelen kazalar sonucu yaralanan sakatlanan ve hayatını kaybedenler kanun kapsamına alınacak. Trafik ve yol güvenliği ile tutuklu ve hükümlülerin sevk ve nakillerinde görevliyken, meydana gelen olayları aynı şekilde bu kapsama alıyoruz. Mülki idare amirleriyle ilgili dar kapsamı genişletiyoruz. Her derecede polis okulları ve askeri okullarda okumaya hak kazanıp, geçici kaydı yapılan veya yaşları 18'in altında olan öğrencileri aynı şekilde kanun kapsamına alıyoruz.

Terör eylemlerinde hayatını kaybeden sivilleri şehit kategorisine alıyoruz. Terör sebebiyle hayatını kaybeden ya da malul olan sivillere ve yakınlarına tazminatın yanında aylık bağlıyoruz.

Örneğin Batman'da şehit edilen Mizgin Doru, Bingöl'de şehit edilen Hatice Belgin, Kumrular Sokak'ta şehit Edilen Mustafa Bingöl, artık kanunen de şehit sayılacak.

Mevcut durumda şehitlerin yakınlarına, ailesinden birine veya eşine veya çocuğuna bir istihdam hakkı tanınıyordu. Yapılacak düzenlemeyle biri eşi ya da çocuğu diğeri ailesi olmak üzere istihdam hakkını 2'ye çıkarıyoruz. Anne-babaya ödenen maaştı halihazırda malullük ve muhtaçlık şartı aranıyor. Bu şartı da ortadan kaldırıyoruz. Artık anne-babalara maaş bağlanması için malullük ve muhtaçlık şartı aranmayacak. Muhtaçlık belgesi de istenmeyecek.'

Başbakan Erdoğan, ''Allah hiç kimseye evlat acısı, eşini, babasını kardeşini kaybetme açısı yaşamasın. Bütün bu düzenlemelerin şehit yakınlarına, gazilerimize hayırlı olmasını diliyorum'' dedi.

BEYEFENDİLERİN SESİ ÇIKMIYOR

Erdoğan şunları söyledi;

"Münasebetleriniz gayet güzel maşallah. Kaynağınız burası. Bir tarafta polisimiz şehit edilirken beyfendilerin sesi çıkmayacak. Bölücü örgütte sıkıntı yaşandığı zamam kıyameti kopatartacaklar Kusura bakmasınlar. Dünkü kanunsuz gösterilerde çıkan çatışmada şehit olan polisimize Allah'tan rahmet diliyorum.

Teröristbaşının kan gölüne çevireceğiz diye yaptığı açıklamayı duymuyor musunuz. Gözünüz var görmüyor musunuz? Pazar günü yapılanları görmediniz mi? Tabi ki köşelerinizden rahatsınız. Tabi ki size dağdan davet var. Nevruz kutlamarı adı altında esnafa ve çevreye büyük zararlar veriyorlar. Allah aşkına bahar böyle mi karşılanır, Ne yapmak istiyorsunuz? Bir kere şunu hatırlatmak istiyorum. Nevruz'u kırarak dökerek kutlamak, ruhuna aykırıdır. Bir bayram gününü istismar yoluyla vurup parçalama yoluna çevirmek büyük bir sorumsuzluktur.

BDP bir kez daha en iyi yaptığı şeyi yapmış, kitleleri tahrik ederek ortalığı savaş alınına çevirmiştir. Terör örfütü bir kez daha en iyi bildiği işi yaparak bahar bayramını istismara dönüştürmüştür. BDP'de bir uzantı olarak alet olmuştur.

12 ŞEHİDİ UNUTMADI

Şehit ailelerinin metanetinden çok büyük gurur duydum. Böyle bir milletin ferdi olmaktan çok büyük bir bahtiyarlık duyduğumu belirtmek isterim. Bu topraklar üzerindeki varlığımız, Allah'ın bize nimetidir. Askerlerimizi toprağa değil, gönlümüze defnettik. Bugün burada şehitlerimizin emanetlerine, yani eşlerine çocuklarına ilişkin çok önemli bir haberi sizlerle paylaşacağım. Öncesinde çok önemli bir hususa değinmek istiyorum.

Şehitlerimiz bizim milletçe kendilerini her türlü ideolojinin üzerinde gördüğümüz mukaddes değerlerimizdir. Biz bu hissiyatımızı her fırsatta ifade ettik. Şehit cenazelerinin siyasi malzeme yapılmaması için herkesin dikkatli davranmasını ifade ettik. Bu ülkenin tarihini az çok okumuş olanlar, bizim yurtdışındaki varlığımızdan gurur duyarlar. "Afganistan'da ne işimiz var?" diyenler ufukları Sivas'ın ötesine geçemeyenlerdir. Mehmetçik görev yaptığı her ülkede, halkların kucak açtığı askerdir. Türkiye'ye "taşeronluk" yakıştırması yapanlar bu ülkeyi tanımayan zavallılardır.

Bosna'da Afganistan'da barış için Türk askeri görev yapmayacak da kim yapacak? Hiç kimse Boşnaklar'a, Makedonlar'a "Çanakkale'de ne işiniz var?" diye sormadı. Dostluk adına, kardeşlik adına ulaşabildiğimiz her yere ulaşacak, katkımızı vereceğiz.