İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Esenlik dileme,

Esenlik dileme,

Geçtiğimiz günlerde acısıyla tatlısıyla dini bayramlarımızın ikincisi olan ?Kurban Bayramı??nı idrak ettik. Bayram ziyaretlerim sırasında orta yaş ve üzerindeki büyüklerimiz selam, hatır sorma, kolaylık dileme gibi esenlik kelimelerinin kaybolmaya başlamasından şikâyet ederken, hemen her yaştan internet kullanıcısı kişilerinde, sosyal paylaşım sitelerindeki esenlik paylaşımlarından şikâyetleri ile karşılaştım. 

Bu nedenle bu günkü yazımda ?ESENLİK DİLEME? konusunu sizlerle paylaşmak istedim.

Bütün toplumlarda gündüzleri; merhaba, günaydın, iyi günler,  akşamları ise; iyi akşamlar, ayrılırken hoşcakal gibi esenlik dilemek yaygın bir gelenektir.

Bizim kültürümüzde ise bu esenlik sözlerine ?İYİ? kelimesi yerine birazda İslam inancının etkisi ile ?HAYIRLI? kelimesi de sıkça kullanılır. İş yerlerine giriş çıkışlarda da hayırlı işler temennisinde bulunulur.

Yolda, çarşıda, mahallede vb. yerlerde karşılaştığımız kişilere nasılsınız, iyimizsiniz, eskilerin tabiri ile ?afiyettesiniz inşallah? gibi hatır sorma geleneğimiz vardır. İslam geleneğine göre selam vermek sünnet almak farz kılınmıştır. ?Esselamun Aleykum? diye selam verilirken selamı alan kişide karşılığında ?Ve aleykum selam? der.

Tarlada, bahçede, işyerinde, yanına geldiğimiz,  yakınından geçtiğimiz bir işle meşgul olan, eşya taşıyan, temizlik yapan vs. tanıdık veya tanımadığımız bir kişiye önce selam verip ardından ?kolay gelsin? demekte kültürümüzün güzel bir örneğidir.

Bizim oralarda yakın zamanlara kadar bir eve misafirliğe gidildiğinde ev sahibi gelen misafirin her birine ayrı ayrı  ?nasılsınız ?.. hanım, beyefendi, çocuksa evladım veya çocuğum? der, misafir de cevaben ?teşekkür ederim, siz nasılsınız? diyerek hem cevap verir hem de karşındaki kişinin hatırını sorardı. Bu hatır sorma eve gelen her misafire teker teker yapılır ve kalabalığa göre hatır sorma uzunca bir merasime dönüşürdü. Şimdilerde buna pek rastlamıyoruz.

Karşımızdaki kişi, bizim iyilik,  hayır dileklerimiz, hatır sormamız ve kolaylık dilememiz ile iyi olacak, günü güzel ve hayırlı geçecek, işi kolaylaşacak, rahatsız ise iyileşecek, şifa bulacak değil elbette.

Selam alıp verme bir adab-ı muaşeret kuralıdır. Yani beşeri ilişkiler ve insanlık âlemi için gereklidir.

?ESENLİK DİLEME? Allah?ın selamını hatırlayıp yinelemektir. Çünkü kötülüğe bulaşmak esenliği kaybetmektir. O halde ?ESENLİK DİLEMEK? iyiliğe ve Allah?a dönme andı demektir.

Tekil veya bir topluluğa girildiğinde sadece ?SELAM? demek oradaki kişi veya kişileri önemsememek, laf olsun diye bir seslenişten başka bir şey ifade etmez. Çünkü ?SELAM? kelimesi tek başına bir anlam ifade etmemektedir. Ya ?Selamün Aleyküm?  ya?Esselamun Aleykum? yâda ?merhaba? demek daha yerindedir.

Bu temenniler karşımızda kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlar ki, dost ve sevdiklerimizin kendilerini iyi hissetmeleri bizleri de mutlu edecektir.

Bundan takribi 15 yıl öncesine kadar yeni yılda, bayramlarda dost, akraba ve sevdiklerimize resimli tebrik kartları yazılır ve gönderilirdi. Şimdilerde neredeyse bu alışkanlık yok derecesinde, yerine cep telefonu ile mesaj yâda internet kullanılarak e-posta ve sosyal paylaşım sitelerinde yapılan paylaşımlar ile bu kutlamalar gerçekleştiriliyor.

Bir birini yüz yüze görmese de Sosyal medyada da birçok kişi sabahları sosyal paylaşım sitelerine girdiğinde çiçek, manzara, çocuk vb. resmi ile birlikte Günaydın, Hayırlı günler, neşeli-güzel tatiller, akşamları da yine aynı temennileri dile getiren paylaşımlar yapıyorlar.

Kimileri bunları basit şeyler olarak değerlendirilebilir. Oysa yaşamımızın süreci içerisinde büyük sorunlar ve sıkıntılar yaşadığımız zamanlarda dahi bizi mutlu eden bir nebzede olsa gülümseten ve rahatlatan çevremizdekilerin bize gösterdiği basit gördüğümüz yâda algıladığımız davranışlarıdır.

Selam konusunu 23.07.2014 tarihli ?Selam, sevgi hoşgörü ve paylaşmak? adlı yazımda genişçe anlatmıştım.

(https://www.adanapost.com/yazarlar/ibrahim-halil-sipahi/46870-selam-sevgi-hosgoru-ve-paylasmak.html) 

Selam almak ve de vermek, kolaylık dilemek, hatır sormak çok da zor değil, değerli okurlar, yeter ki dostluğa, insanlığa, samimiyete inanalım biraz dikkat edelim.  İçimizi karanlığa mahkûm etmeyelim. Gönül dostu olalım. Bir sıcak tebessüm bir sıcak esenleme bir gönül dolusu selam eder. Yeter ki içimizden gelsin, zorlamayla laf olsun diye olursa anlamı olmaz. Tatsız tuzsuz bir selamda kimseye esenlik getirmez. Bırakın isteyen lüzumsuz bulsun,  siz ister hayatın içinde isterse sanal ortamda olsun bir birinize selam verin, günaydın, iyi-hayırlı günler ve akşamlar vb. esenlik dileyin. Beğenin paylaşın. Hayat paylaşmanın hazzına ulaşınca güzeldir.

 

İbrahim Halil SİPAHİ

Araştırmacı Yazar

12.10.2014/adanapost.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi