Ahmet Yürekli
Edebiyatsız bir hayatı seçmek...
Belki de yaşlılığımın başlangıcındayım.
Yaşlı ve yorgun kelimelerle yaptığım konuşmalar artık etrafımdakileri yeterince eğlendirmiyor.
'Had', edepsizlik olunca, haddimi bildirmek isteyenler de beni, edebiyat yapmakla suçluyor.
Günümüz insanının argoya gösterdiği tahammülü, asil ama biraz unutulmuş, yaşlı ve yorgun kelimelere göstermeyişi ne acınası bir durum.
Halbuki bu dilin, geçmişimizle geleceğimiz arasında gümrah bir ırmak gibi akmasına ne çok ihtiyacımız var.
Ne zaman yeterince mutlu olamayışımın nedenini düşünsem, bulduğum nedenlerin başında, hayatın beni besleyen damarlarından birisini, edebiyatı önemli ölçüde ihmal ettiğimi fark ederim:
Ben edebiyatı, edepli bir hayatı geleneğe dönüştürmek olarak gördüm, sevdim.
Hayatın inceliklerini, zarafetini, insan ilişkilerinin kıskanılacak bir muhteva kazanmasını ben edebiyat sayesinde gördüm, yaşadım, hissettim.
Edebiyatsız bir hayatı seçmek, ömrün lezzetlerine karşı tavır almak gibi.
İnsan, edebi öneren bir geleneğin dışında nasıl yaşar?
Edebi bir 'yaşam disiplinine' dönüştüren bu olgu, yokluğuyla ne tür felaketlerin eşiğine getirmez ki bizi?
Düşündükçe ürperiyorum.
Dönüp baktığımda, en kalıcı dostlarımın, beni kendine edebiyatla bağlayan dostlar olduğunu görüyorum.
Evet, bu nedenle her şeye rağmen, edebiyat yapıyorum.
Ahmet Yürekli
04.09.2011, Üsküdar.

Had bilmek herkese yakışır.
16 Kasım 2016 Çarşamba 20:19Allah (cc) ile arkadaş olma hastalığı…
31 Ocak 2015 Cumartesi 07:36Derin Aydınlık
05 Aralık 2014 Cuma 21:45Bu şemsiye hangimize yetmiyor?
02 Kasım 2014 Pazar 14:15Pimi mi çekildi yoksa insanlığın?
15 Ekim 2014 Çarşamba 21:51Güzelliğin ömrü bir sivilce...
12 Ekim 2014 Pazar 12:56Kalbi Allah'a (cc) sabitlemek...
10 Haziran 2014 Salı 21:32Ebu Bekir (r.a) ruhu ile kucaklaşmak...
01 Haziran 2014 Pazar 16:15İddia ve Acziyet
25 Mayıs 2014 Pazar 10:58İddia ve Acziyet
25 Mayıs 2014 Pazar 10:58
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.