İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Öcalan?dan nihai hedefine son adım,

Öcalan?dan nihai hedefine son adım,

 

Öcalan ve PKK, HDP ile nihai hedefine doğru adımlarını sıklaştırıyor.

Marksist - Leninist temellere dayalı bir Kürdistan devletini silahlı mücadele yoluyla kurmayı hedefleyen yasa dışı bir örgüt olarak kurulan Partiye Karkeren Kürdistan (Kürdistan İşçi Partisi) PKK 1978- 1983 yılları arasında bu amaçta çalışmalar ve küçük çapta eylemler gerçekleştirmiş 1980 askeri darbesi sonrasında doğu ve güney doğu bölgesinde Kürt halkına yönelik sindirme politikası izlemiş, daha sonra tabana yayılma ve silahlı gücünü arttırma politikası kapsamında temel ideolojileri olan  Marksizm?in ilkelerine aykırı olmasına rağmen şovenizm (Kürt milliyetçiliğini) öne çıkaran bir politika izleyerek dağ kadrosuna kızlı-erkekli binlerce Kürk gencini kandırmak sureti ile kazandırmıştır.

PKK 7. Parti Kongresinde Kürdistan Devleti kurma fikrinden vazgeçmiştir. (http://www.wsws.org/de/articles/2000/02/pkk-f25.html)

30 yıldır silahlı terörist mücadele ile Türkiye Cumhuriyeti devletine çok büyük maddi kayıplar verdirirken 40 binin üzerinde masum insanın ölümüne neden olmuştur. Önceleri korku sarsığı Kürt halkını bu süreç içerisinde anadil, özgürlük, özerklik, federasyon vb. gibi sürekli hedef değiştiren sözler ve vaatleler ile kurdurdukları legal partiler ve şehir yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği, (Koma Civakên Kurdistan, KCK) çatısı altına toplamayı başarmıştır.

Abdullah Öcalan ve Kandildeki dağ kadrosunun başında bulunan kolları Marksizm ideolojisinden asla vazgeçmemişlerdir. Kürt halkı üzerinde gerekli vesayeti kurup kendi yanına aldıktan sonra artık hedef ?Türkiye?nin Partisi? olmaktır. Türkiye?de Marksist ve Leninist düşünceye sahip sol kesimi yanlarına almak, daha geniş alanlara yayılmak.

İşte bu aşamada Giderek halkın partisi olan BDP ?içerisinde bulunan sosyalist grup Öcalan?ın talimatı ile 15.Ekim 2012?de. Tüzüğünde, ?Tüm ezilenlerin ve sömürülenlerin, dışlanan ve yok sayılan bütün halkların ve inanç topluluklarının, kadınların, işçilerin, emekçilerin, köylülerin, gençlerin, işsizlerin, emeklilerin, engellilerin, LGBT (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans) bireylerin, göçmenlerin, yaşam alanları tahrip edilenlerin; aydın, yazar, sanatçı ve bilim insanları ile bütün bu kesimlerle birlikte mücadele yürüten güçlerin her türden baskı, sömürü ve ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve insan onuruna yaraşır bir yaşam kurmak üzere bir araya geldiği, demokratik halk iktidarını hedefleyen bir siyasi partidir.? Diye sınıflandırdığı Halkların Demokrasi Partisi (HDP)?yi kurdular. Parti direk Öcalan ve Kandile bağlı faaliyet yürütmektedir.

Öcalan, HDP Kongresi?nde okunan mesajında; ?71 devrimciliği devlete isyan devrimciliğiydi. 40 yıllık isyandan sonra devletle müzakere önemlidir. Zira devrimci mücadeleler, ancak nitelikli bir müzakere süreci ile kalıcı bir şekle dönüşebilir.? Demesi maksadını açıkça ifade ediyor.

BDP?den milletvekilleri törenle HDP?ye geçmeye başladılar.  BDP?den HDP?ye geçen biriside Altan Tan. Tan, 1990-1991 yıllarında Refah Partisi MKY üyeliği yapan, BDP içindeki Müslüman ve dindar milletvekili. HDP?ye geçtiği gün yaptığı açıklama ise anlamlı.

Altan Tan; Bir gazetecinin, "HDP'ye katıldınız mı?" sorusuna ?Geçtim çünkü biz imzalamıştık bu geçişleri. HDP ile ilgili eleştirilerimi, çekincelerimi söyledim, anlattım. Arkadaşlarımızda taahhüt ettiler. HDP bütün Müslüman, liberal, sosyal demokratları ve Türkiye'de sistem mağdurlarını ve sistemden rahatsız olanları gerçek bir demokrasi talebinde olanları kapsayacak bir parti olacak dediler hepsi. Şu anki eş genel başkanlardan, BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a kadar bu taahhüdü verdiler. Yine aynı şekilde Kürt siyasetinin Türkiye içindeki ve dışındaki unsurları da yazdıkları yazılarla HDP'nin aynen benim getirdiğim eleştiriler doğrultusunda bir siyasi parti olacağını söylediler. Eğer böyle bir siyasi parti olursa zaten canla başla çalışacağız" dedi.

HDP'nin lokomotifi sol ve sosyalistler olacak söylemi karşısında ise Tan, ?Vallahi sol ve sosyalistler lokomotif olursa bizim gibi dindar demokratlar ne olacak, bizde yük katarı mı olacağız, yoksa bu trenin yemekli vagonu mu, yolcu vagonu mu olacağız bilmiyorum. Ben şunu öneriyorum. Bizde eş başkanlık var. "İki lokomotif talebim var yani. Bir önde bir arkada, fazla ileri giderse biraz geriye çekeriz" diyor.

Altan Tan HDP?ye katılan Müslüman ve dindar bir milletvekili ama HDP Marksist bir temele sahip Marksist ve Leninist düşüncenin dine bakış açısı da biliniyor.

Bu hususta Kürt siyasetçi ve yazar İbrahim Güçlü?nün görüşü bunu destekliyor. Güçlü, Halkların Demokrasi Partisi'nin (HDP) Öcalan ve Kandil'in direktifiyle kurulmuş bir parti olduğunu. "HDP, Ulusal Solcu ve Stalinist bir partidir. Kürtlerin, Alevilerin, Liberallerin, İslamcıların partisi değildir." BDP'den bile daha bağımlı bir partidir. Bu nedenle de çıkarcı ve güdümlü bir partidir. HDP, İslamcıların partisi hiçbir zaman olamaz. Çünkü HDP, tanrı tanımazların partisidir? diyor.

Başta da ifade ettiğim gibi Öcalan ve PKK, Marksist ve Leninist ideolojisi ışığında Sosyalist düzeni kurma yolunda verdiği 40 yıllık mücadelesini. PKK ile silahlı mücadele, BDP ile halk tabanına yayılma politikası uygulamak sureti ile en nihayetinde diğer Marksist ve Leninist ideolojiyi savunan sol örgüt ve legal partileri HDP çatısı altında toplamak sureti ile nihai hedefine bir adım daha yaklaşmayı hedefliyor.

 

İbrahim Halil SİPAHİ

Araştırmacı Yazar

02.05.2014/adanapost.com

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi