Hepimiz Ermeni?yiz diyenler ortalıkta yok!...
Dünden bugüne ABD gerçeğini algılamayanlar ancak tasarının geçmesi ile bir anda ABD uzmanı oldular.
Hepimiz Ermeni'yiz diyenler ise ortalıkta yok.
Bakın; Başkan Wilson 5 Ağustos 1919 yılında "Türkiye haritadan silinmelidir. Türkiye'yi parça parça edelim" derken;
Ayni tarihlerde 1920'li yıllarda İngiliz Başbakanı Lloyd George "Türkler Avrupa'dan atılacaklardır" diyor.
1922 yılında Adam Dulles "Mustafa Kemal'e karşı sert bir tutum alınmalıdır.', 'Gelecekte istikraz-faizle borç para alma- için başvurabilirler. Eğer Türkiye hiçbir zafer görmeden, devletlere kafa tutmakta devam eder, kapitülasyonları kaldırır ve İstanbul'a yerleşirse, bu yalnız Ortadoğu'yu değil, Avrupa'da da barışı tehlikeye atacaktır".
1920 yılında Newyork Times "Avrupa'dan süpürülen Türklerin dünya siyaset sahnesinden bir daha dönmemek üzere silinip gitmesi başlıca isteğimizdir."
1922 yılında Newyork Times "Ortadoğu'daki Amerikan çıkarlarının genişletilmesi için sınırsız fırsatlar bizi beklemektedir"' "Anadolu'daki savaşın Türklerin zaferiyle son bulması yakin tarihin en korkunç olayıdır. Korkunç Türk bütün vahşetiyle yeniden ortaya çıkmıştır."
1947'den beri Türkiye ABD'nin askeri işgaline uğradı. Harbe girmemiş, harp kaybetmemiş bir ülkenin başkentinde, Ankara'da koskoca ABD üssü ve bütün sokakları ABD askerleri ve bayrakları ile doldu. Harbi kaybetmiş Almanya'da bile bu kadar olmadı.
2001 yılında Graham W.Fuller Los Angales Times'de 'Önce bomba sonra reform' diyerek batılı devletlere hedef tayin ediyordu.
Komünizm'den sonra 'kızıl tehdit' yerini güneyde ki 'yeşil tehdit' e bırakmıştır. ABD başkanı Bush'un ifadesi ile yeni bir 'Haçlı Seferi' başlatılmıştır.
Fundamantalizm; yani İslam. Batı ve onun silahlı gücü NATO için hedef belirlendi 5. madde (acil konuldu) uygulamaya alınarak Kuveyt, Bosna, Çeçenistan, Karabağ, Afganistan, Irak'taki vahşet insanlık tarihine not düşüldü.
Sorumluları ise; Özbekistan, Tacikistan, Rusya, Çin'in hayali ladin ağacı aşılaması için 'ebedi özgürlük' savaşında ABD'yi desteklemişlerdir.
Böylece; Rusya Çeçenistan, Çin Doğu Türkistan, İsrail Filistin, ABD Irak-Afganistan vs' saldırıları terör nakaratlı haçlı oyunu devam etmektedir. Yani. AB, ABD ve Batı Emperyalizmi bir ahtapot gibi dünyayı sardı. Yahudi-Hıristiyan işbirliği dünyayı paylaşımda görünen yüzü Hıristiyan Batı, arka planı da tarihi Siyonist düşüncedir.
Bu anlayış bugün de değişmemiştir. PKK, Kıbrıs, Patrikhane-Ruhban Okulu ve Ermeni olayı da Sevr'in önümüze sürülmesinin temel nedeni ve AB uyum yasası martavalı bu bakış açısı sonucudur.
Türkiye'yi en geç tanıyan ülke ABD'dir. Aslında Amerika'nın bakış acısı hiç değişmez; Amerikan çıkarından başka hiçbir ilke tanımaz. Her ülkeye bu gözle bakar. Ama ülkeler de bağımsızlıklarını, kendi ekonomik, coğrafi çıkarlarını korumak zorundadır.
Küçük Amerikancılar bunu yapmadılar. Teslimiyet politikasıyla Türkiye'yi bugünkü batağa soktular.
ABD'nin tarihsel kökleri
50 eyaletten oluşan bu federal devletin ulus tarihi, gücüyle oranlandığında çok yenidir' Kıtanın 1492 yılında keşfinden sonra, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen ilk göçmenler burada toprak sahibi olmuş, koloniler kurmuşlar'18. yy ortalarında bir araya gelen 13 koloni, ABD'nin çekirdeğini ve 'Amerikan üst kimliği'ni oluşturmuştur'
İşte bu 'üst kimlik', her şeyin belirleyicisi ve yöneticidir'
ABD bugün, 315 milyon nüfusuyla Çin ve Hindistan'dan sonra dünyanın en kalabalık ülkesidir'
Resmi kayıtlar, 1776 öncesindeki nüfusu, 2 milyon 500 bin olarak veriyor' 233 yılda olağanüstü bir büyüme' Halen de dünyanın en yoğun göç alan ülkesi olan ABD bir 'farklılıklar bütünü' dür'
2006 sayımına göre ülkede sayısal büyüklüğü 1 milyonun üzerinde olan 32 grup yaşıyor' Nüfusun yüzde 65'i Avrupa orijinli beyaz, yüzde 15'i Latin Amerikalı, yüzde 12'si zenci, yüzde 4'ü Asya kökenli, yüzde 3'ü Yahudi, yüzde 1'i ise Amerikan yerlisi' Nüfusun dinlere göre dağılımı ise şöyle: Yüzde 60 Protestan, yüzde 25 Katolik, yüzde 3.2 Ortodoks, yüzde 3 Musevi, yüzde 1.3 Budist, yüzde 0.7 Müslüman, yüzde 0.6 Hindu, yüzde 1.2 diğer dinler ve yüzde 5 de ateist, hiçbir dine bağlı olmayan'
Kızılderililer nerede acaba! Milyonlarca katledilen Kızılderililer konusunda Amerikalılar tarihleri ile yüzleşiyor mu'
Ya da şöyle soralım. Vietnam'da, Afganistan'da, Irak'ta katlettiği bir milyona yakın insan için kimse bir şey demeyecek mi' Acaba Afganistan dağlarında, Irak çöllerinde katlettiklerini nasıl anacağız'
Nasıl Osmanlı İmparatorluğu 600 yıl, Sovyetler Birliği 70 yıl yaşamış ve çökmüşse, ABD de ömrünü tamamlayarak çökme noktasına gelmiştir. Türkiye, Sovyetler Birliği'nin dağılması konusundaki hazırsızlığından çıkardığı dersleri ABD'nin çöküşü konusunda değerlendirmelidir.
Biz de o zaman diyoruz ki; Kızılderili halkı, bizim kalplerimizde yaşadığı gibi milyonlarca Müslüman kanı akıtan ABD'nin bütün insanlığa sunduğu(özgür dünya) büyük felaketler de bizim anılarımızda yaşamalı!
Türk Müslüman milletlerinin iş gücü, beyin gücünü önü açık boş bırakarak tasfiyesini hazırlamak değil, Türk Müslüman milletlerin yaşadığı her yerde İngiliz, Avrupa, ABD ve Siyonistlere taşeronluk etmek değil,
Türk Müslüman milletlerin dillerin de eğitim, dinlerini, dillerini, kimliklerini, varlıklarını koruyabilmek için çalışmak, onları fizikî ve kültürel soykırımdan korumak bizim aslî görevimizdir.
Unutmayalım!'.Unutulmayalım!'.Unutanları kuyruklarından uyaralım!''
Selim Elçi, 18.04.10, adana
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.