Sedat Yılmaz

Sedat Yılmaz

Korona salgınında sevindiren küçülme

Korona salgınında sevindiren küçülme

Koronavirüs sebebiyle tüm ülke ekonomilerinin eridiği bir dönemde Türkiye en iyi küçülme ile dikkat çekti. 2020 ilk çeyreğinde yüzde 4,4 pozitif büyüyen Türkiye, yılın 2'nci çeyreğinde de yüzde 9,9'luk küçülme ile Gayrisafi Yurtiçi Hasıla'da (GSYH) Çin'den sonra ekonomisini en iyi koruyan 2'nci ülke oldu.

Türkiye, 2020 yılı 2’nci çeyrek Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’da (GSYH) tüm beklenti anketlerini alt üst edip yüzde 9,9 küçüldü ama koronavirüs salgınında Çin’den sonra partnerleri arasında dünyada en az daralan ikinci ülke olarak liste başı oldu. Çin ikinci çeyrekte yüzde 3,2 pozitif büyüyerek ekonomideki canlılığını gösterdi. Türkiye’nin dünyadaki birçok ülkeden daha az küçülmesi sevindiren bir gelişme olarak kayıtlara geçti.

Türkiye, 1998 yılından bu yana en düşük GSYH rakamını yaşamasına karşılık yıllıklandırılmış büyüme verilerine göre; ABD’nin yüzde 31,7, İngiltere’nin yüzde 22,8, Avrupa Birliği (AB) ekonomisinin yüzde 14,1, Fransa’nın yüzde 19,2, Almanya’nın yüzde 11,3, Gelişmiş G7’lerin yüzde 11,9, OCED bölgesinin 10,9 küçüldüğü bir ortamda yüzde 9,9’luk daralma ile ekonomideki direncini gösterdi.

Türkiye böylece bu yılın 2’nci çeyrek büyüme verisinde söz konusu ülkelere kıyasla daha iyi bir seviye yakaladı ve diğer ülkelerden pozitif ayrıştı. İkinci çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Kötümser tabloların aksine GSYH oranımız dünya ülkelerine kıyasla iyi bir sonuç verdi. Türkiye ekonomisinin temelleri sağlam, dinamikleri kuvvetli. 2021 yılına  pandeminin izlerini silerek girmekte kararlıyız. İnşallah ‘V’ çıkışı GSYH verilerinde devam edecek” dedi.

Dünya durdu biz durmadık

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, revize haliyle yılın ilk çeyreğinde yüzde 4,4 büyüyen Türkiye ekonomisi, küresel virüs salgınına bağlı olarak yılın ikinci çeyreğinde yüzde 9,9 küçüldü. GSYH, cari fiyatlarla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 artarak 1 trilyon 41,6 milyar lira olarak gerçekleşti. 2019 yılında kişi başı milli gelir 9 bin 127 dolar iken 2020 ikinci çeyreğinde 8 bin 934 dolara geriledi. İlk çeyrekte GSYH 758,1 milyar dolar ve kişi milli gelir 9 bin 117 dolar olmuştu. Kişi başı milli gelir ilk kez 2009 yılındaki 9 bin doların altına inmesinden sonra ilk kez 2020 ikinci çeyreğinde gerçekleşmiş oldu.

Söz konusu dönemlere kıyasla 2’nci çeyrekte zincirlenmiş hacim endeksi olarak; finans-sigorta sektörü yüzde 27,8, bilgi – iletişim faaliyetleri yüzde 11, tarım sektörü yüzde 4, gayrimenkul yüzde 1,7 pozitif büyüdü. Buna karşılık hizmetler sektörü yüzde 25, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 16,5, sanayi yüzde 16,5, diğer hizmetler yüzde 18, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 2,4 daraldı.

Takvim etkisinden arındırılmış GSYH, zincirlenmiş hacim endeksi, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 10 azaldı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH, zincirlenmiş hacim endeksinde ise bir önceki çeyreğe göre yüzde 11 düşüş kaydetti.

Hane halkı nihai tüketim harcamaları yılın ikinci çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 8,6 azaldı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 0,8, gayrisafi sabit sermaye oluşumu yüzde 6,1 geriledi. Mal ve hizmet ihracatı, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre zincirleme hacim endeksi olarak yüzde 35,3, ithalatı da yüzde 6,3 azaldı.

Analiz nokta atışı bildi

Birçok araştırma kurumu, ekonomist ve analist 2’nci çeyrek GSYH oranını çift haneli öngörürken Analiz gazetesi rakamlar açıklanmadan 10 gün önce yaptığı yorum ve analizleriyle büyümedeki oranı nokta atışıyla okuyucusuna duyurdu.

Gazete 20 Ağustos 2020 tarihli sayısında “Bugün her meseleyi çözebilecek politikalarımız var” başlıklı köşe yazısında küçülmenin yüzde 9,9 olacağını yazdı. Yine 30 Ağustos 2020 tarihli “Türkiye büyümede liderliği bırakmaz” başlıklı analizde “Türkiye ikinci çeyreği ya en düşük çift haneli ya da en yüksek tek haneli daralma ile tamamlayacak” denilerek TÜİK’in dün açıkladığı rakamları önceden tahmin etti. Yine Analiz gazetesi, birçok beklentinin tersine yılsonu büyümesinin de küçük rakamlarla da olsa pozitif tamamlanacağını tahmin etti.

2020 ikinci çeyrek GSYH oranı, daralma beklentilerinde ortalama olarak yüzde 11 seviyesinde gerçekleşmişti. AA Finans Büyüme Anketi’nde 17 ekonomistin ortak görüşü yüzde 11 küçülmede birleşti.  Reuters’in anketinde ise daralma yüzde 11,8 şeklinde kamuoyuna duyurulmuştu. Bloomberg HT’nin anketinden de yüzde 10’luk ortalama daralma çıkmış, en yüksek tahmin de yüzde 13,1 şeklinde ifade edilmişti.

Söz konusu tahminlerde AA Finans anketinde yılsonu daralma oranı yüzde 1,8 ve Reuters’in anketinde yüzde 1,9 olarak öngörüldü. Bloomberg HT’nin anketinde yılsonu küçülme tahmini de yüzde 1,5 oranıyla açıklandı.

Dünyaya kıyasla iyi sonuç

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, kötümser tabloların aksine gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) oranının dünya ülkelerine kıyasla iyi sonuç verdiğini belirterek, Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam, dinamiklerinin kuvvetli olduğunu bildirdi.

 Albayrak sosyal medya hesabından GSYH ikinci çeyrek oranlarını değerlendirirken, dünya ekonomisini durma noktasına getiren koronavirüs salgınının olumsuz etkilerine rağmen Türkiye ekonomisinin iyi bir çıkış yakaladığına değindi. Salgının ikinci çeyrekte de etkisini sürdüreceğini bildiklerini ve tedbirlerini buna göre aldıklarını belirten Berat Albayrak, milli ekonomi hedefleri, istihdama dayalı üretim, vatandaşının yanında olan bir ekonomi modeliyle Türkiye’nin yılı pozitif ayrışarak kapatacağını belirtti. Bakan Albayrak, “2021 yılına pandeminin izlerini silerek girmekte kararlıyız. İnşallah ‘V’ çıkışı GSYH verilerinde de göreceğiz” ifadelerini kullandı.

Dünyada ülkelerin ikinci çeyrek büyümelerine dikkat çeken Bakan Berat Albayrak, sosyal medya hesabından yayınladığı ülkelerin 2’nci çeyrek GSYH tablosunda; ABD’nin yüzde 31,7, İngiltere’nin yüzde 22,8, Avrupa Birliği’nin (AB) yüzde 14,1, G-7 ülkelerinin yüzde 11,9 ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma (OECD) ülkeleri ortalamasının yüzde 10,9 daraldığı görüldü. Türkiye ise listede yüzde 10 daralan Japonya’nın ardından yüzde 9,9 ile en az küçülen ülke olarak son sırada yer aldı.

Ekonomistler ne diyor?

2020 İkinci Çeyrek verileri “V” tipi toparlanmaya işaret ederken ekonomistler, Türkiye ekonomisinin pandemide iyi sınav verdiğine dikkat çekti. Analistler kapasite kullanım, sanayi üretimi ve reel kesim güven endeksi ile imalat PMI verilerinin büyüme noktasında iyi işaretler verdiğine atıfta bulundular.

Analistler söz konusu yüzde 9,9’luk daralmanın 3’üncü çeyrekten itibaren pozitif şekilde yılsonuna kadar devam edeceğine ve yılın pozitif kapatılacağını açıkladı. Türkiye ekonomisinin atılan proaktif adımlarla görece pozitif ayrıştığını ifade eden analistler yetkilileri öncü verilerin ise 3’üncü çeyrek toparlanmasına ilişkin umut verdiğini kaydettiler.

Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ekonomist Özlem Derici Şengül, son Reel Kesim Güven Endeksi, PMI, sanayi üretimi ve ihracat gibi öncü göstergelerin hızlı bir toparlanma içinde olduğunu ve hatta pandemi öncesi döneme dönüldüğüne dair işaretler verildiğini söyledi. Şengül, “Bu doğrultuda 3’üncü ve 4’üncü çeyreklerde düşük tek taneli büyüme oranları bekliyor ve 4. çeyrekte önceki senenin aynı ayında görülen yüzde 5,96'lık yüksek baz nedeniyle üçüncü çeyrekten daha düşük bir büyüme oranı görebiliriz. Yılın sonunda yüzde 1,2’lik bir daralma görebiliriz” dedi.

Toparlanma başladı

AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, yılın ikinci çeyreğinde milli gelir yüzde 9,9 ile piyasa beklentisinin altında daraldığını hatırlattı. Üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH’yı ikinci çeyrekte hizmetler ve sanayi sektörünün aşağı çektiğini belirten Bürümcekçi, tarım, gayrimenkul ve finans sektörlerinin ise büyümeye pozitif katkı verdiğini dile getirdi.

Bürümcekçi, harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerine göre, ikinci çeyrekte özel tüketim harcamalarının, yatırımların ve net dış talebin büyümeyi aşağı çekerken, stok artışının olumlu etkilediğini ifade etti. Bürümcekçi, “Önümüzdeki dönem görünümünü ele aldığımızda ilk sinyaller milli gelir büyümesinin 2020 yılının üçüncü çeyreğinde belirgin toparlanacağına işaret etmekte” yorumunu yaptı.

Tera Yatırım ekonomisti Enver Erkan da salgının dış ticarete getirdiği daralma, nakliye zorlukları, maliyet etkileri gibi etmenlerin yanı sıra, talep şoku da bu daralmada etkili olduğunu, ancak 3’üncü çeyrek döneminde ekonomik normalleşme süreci kapsamında artan işe dönüşlerin ve hızlanan iş faaliyetlerinin olumlu neticesini gördüklerini belirtti. Erkan, öncü göstergelerdeki yansımanın ekonominin dip noktadan toparlanma aşamasında olduğunu teyit ettiğini kaydetti.

Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara ise, çeyrekten çeyreğe yüzde 11 daralma görüldüğünü, 3’üncü çeyreğe ilişkin verilerin yüzde 10 - 11 oranında bir toparlanma olacağına işaret ettiğini ifade etti. Garanti BBVA Yardımcı Başekonomisti Seda Güler Mert de küçülme oranlarında hizmetler sektörünün tahminleri yanılttığına, salgın kaynaklı çalışma günü eksikliklerinin küçülme oranına etki ettiğine değindi.

Dipten dönüşün noktası

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, 2020 ikinci çeyrek büyüme rakamlarının tüm dünyada hayatın adeta durduğu korona gerçeği olarak öne çıktığını bildirdi. Avdagiç açıklamasında, “Büyüme rakamlarına bakınca, daralmanın şiddeti konusunda özellikle Avrupa ekonomilerine kıyasla daha ılımlı ayrıştığımızı görüyoruz. Dünyadaki bu tablo bugün gelen büyüme verisini daha anlaşılır kılıyor. Diğer öncü göstergelerle birlikte bu rakamı tekrar yorumladığımızda, Türkiye ekonomide virüsün önünü, ikinci çeyrek sonu ve üçüncü çeyrek başında büyük ölçüde kesti diyebiliriz. İbre üçüncü çeyrekte yukarı doğru. 4’üncü çeyrek gidişatı belirleyecek” değerlendirmesini yaptı.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran da, ikinci çeyrek küçülmesinin iş dünyasının moralini bozmadığını, aksine daha gayretli şekilde çalışarak toparlanma ve ardından büyüme hamlesinde elden gelenin yapılacağını ateşlediğini söyledi. Baran, “Türkiye'nin sahip olduğu potansiyel ve bu potansiyelin stratejik olarak doğru kullanımıyla süreçten en az hasarla çıkarak, hızlı bir şekilde toparlanacak ülkeler arasında olduğuna inanıyorum” diye konuştu.

Yatırımlara teşvik talebi

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, yüzde 9,9’lik daralmanın geride kaldığını şimdi üçüncü çeyrek için toparlanma zamanının olduğunu söyledi. Yatırımlarda daralma yaşandığını ve son 2 yıldır yatırım iştahının oldukça düşük seviyede seyrettiğini aktaran Özdebir, ekonomi yönetiminden yatırımları teşvik eden reformları ilk sıralara almaları talebinde bulundu. Özdebir, kalıcı büyüme ve toparlanma için gayri safi sabit sermaye oluşumunun pozitife dönmesi gerektiğine dikkat çekti.

İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz da, neredeyse tüm dünyada ticaretin durduğu ikinci çeyrekte gerçekleşen yüzde 9,9'luk küçülmenin kimseyi endişeye sevk etmemesi gerektiğini belirterek, “2020 yılını birçok ülkeye göre daha iyi bir yerde kapatacağımıza ve bu küresel sorunu en az zararla atlatacağımıza inancım tam” dedi.

Kopuz, Ağustos ayı öncü verilerinin üçüncü çeyreğin daha iyi sonuçlanacağının göstergesi olduğunu belirterek, “Tüm dünyada ticaretin durduğu ikinci çeyrekte gerçekleşen yüzde 9,9 küçülme kimseyi endişeye sevk etmesin. Değerlendirme yaparken diğer ülkelerin pandemi dönemindeki büyüme rakamlarını da hesaba katarsak daha sağlıklı bir sonuç elde ederiz.  Devletimiz ve milletimizin kararlı mücadelesiyle bu küresel sorunu en az zararla atlatacağız” yorumunu yaptı.

Tedbirlerin doğal yansıması

Büyüme rakamlarını değerlendiren siyaset cephesi de tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de ekonomideki daralmanın normal olduğu dile getiriliyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Canikli, “Türkiye'de koro halinde sokağa çıkma yasağını ve olağanüstü hal ilan edilmesini savunanların bugün yüzde 9,9'luk daralmayı eleştirmelerini anlamak mümkün değil” dedi. Canikli sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yüzde 9,9’luk verinin beklenen bir sonuç olduğuna değindi. Canikli, “Pandemi tedbirleri muhalefetin dediği gibi uygulansaydı bugün daralma en az yüzde 50 olurdu. Hem ekonomik faaliyetler tamamen durdurulmadığı gerekçesiyle pandemiyle etkin mücadele edilmediğini söyleyeceksin, eleştireceksin hem de yüzde 9,9’luk daralma için ekonomi yönetimine saldıracaksın. Bu ne yaman çelişki” ifadelerini kullandı.

analizgazetesi.com.tr

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sedat Yılmaz Arşivi