İnsanoğlu hızla değişen, gelişen ve küreselleşen dünya düzenine ayak uydurmakta zorlanmaktadır. Teknolojik gelişmeler insanların yaşamlarını kolaylaştırmakla birlikte bir takım sorunları da beraberinde getirmiştir. Daha iyi bir yaşam daha iyi bir gelecek ile İhtiyaçların artması, yaşam alanlarının genişlemesi, koşullarının ağırlaşması beraberinde gelir seviyesinin bu çarka eş değerde uyum sağlamasını gerektirmesi ile ekonomik sıkıntılar baş göstermeye başlamıştır.

Bu hızlı değişim ve geliş ile birlikte, insan yaşamında ekonomi ilk sıraya yerleşmiş, Özellikle ülkemizde gerek bireysel yaşamı huzur ve mutluluğu gerekse aile müessesinin sağlıklı işlemesini huzur, saadet ve mutluluğunu olumsuz yönde etkilediği görmekteyiz. Oysa insan olarak gerek bireysel olarak gerekse bir aile topluluğu olarak hayatta en büyük arzumuz sükûnet içinde yaşamak ve mutlu olmaktır.

Peki, mutluluk nedir?

Mutluluk, hayattan zevk almaktır. Mutluluk bir beceridir. Diğer tüm beceriler gibi, bu beceri de geliştirilebilir. Hayatı iyi yaşamak iki temel becerinin kullanımını içerir. Bunlardan birincisi, hedeflerinize ulaşmaktır. Kimsenin beceri olarak algılamadığı ikincisi ise, o an var olanın keyfini sürmektir. İstediğinizi elde etmek önemlidir ama içinde bulunduğunuz anda mutlu olmak çok daha önemlidir. Hayatı yaşarken nasıl mutlu olunacağını bilirseniz hedeflerinize ulaşmakta çok daha başarılı olursunuz. Enerjinizi çatışma üzerine harcamazsınız. Karşınıza çıkacak fırsatlara karşı daha uyanık olursunuz. Sürekli mutluluk yaymaya başlarsınız, bu da sizi sonsuz tatmine ulaştırır.

Her geçen gün dünya da insanların mutsuzluğunun arttığını gören batılı bilim adamları, insan yaşamını ve mutluluğunu düzenleyecek yeni bir bilim dalı ortaya koydular, ?Vivation: Hayatınızın Tamamından Zevk Alma Bilimi? ve ?En Tatlı Hayaliniz?,?Hayatta gerçekten en çok ne istediğinizi keşfetmeyi? ve bunu nasıl yapacağınız hakkında yol gösteriyor.

Vivation becerisinin beş ögesi vardır

1.    Kesintisiz Soluklanmak

2.    Tamamen Rahatlamak

3.    Farkındalıkla Detaylara Dikkat Etmek

4.    Coşkuyla Bütünleşmek

5.    ?Ne Yaparsan Yap, İstekli Ol Yeter?

Bu önerilerden yola çıkarak ne yapmalıyız, neler yapabiliriz. Sükûnet içerisinde mutlu bir yaşam için, her şeyden önce, şu ana sahibiz. Sahip olduğumuz tek şey bu ve var olan tek şey bu, elimizdekiler, Herhangi bir şeyi denebilmek için var olmamız, denenmesi mümkün olan herhangi bir şeyden çok daha önemlidir. Her insanın içinde varlığının özel bir şey olduğu olgusu vardır. Faaliyet ve endişenin ardında bir bilgelik ve mükemmeliyet merkezi bulunmaktadır. Bu mükemmeliyet bilincine ne kadar kararlı bir şekilde bağlı kalırsak, iyi yaşamak sayesinde elde edeceğimiz tatmini de o kadar çabuk ve daha az stres ile elde ederiz. Bunun yanı sıra, çoğu insan ancak bazı koşullar altında ya da her şey istedikleri gibi gidiyorsa mutlu olabileceklerini düşünürler. Enerjilerini her şeyin farklı olmasıyla ilgili isteklere yayarlar, bir takım şeyleri değiştirmek için uğraşıp dururlar ya da var olan şeylerin kendi üzerlerinde yarattıkları duygulardan kaçmaya çalışırlar.

Mutluluğunuzun derecesi, hayatınızda gerçekleşen olaylara karşı olan tutumunuzla değerlendirilir, gerçekleşen olaylarla değil. Her olumsuzluk, içinde eşit ya da daha büyük bir fırsatın tohumunu barındırır. Kötünün içine gömülen iyiliği bulmak ise bir sanattır.

Sivil toplum kuruluşlarının önemini ve bunların içerisinde yer almayı bir görev adaleden biri olarak, zamanının bir kısmını sosyal faaliyetler içerisinde geçiriyorum. Bu çerçevede mutat olarak Adana da Engelliler Parkını ziyaret eder ve oradaki engelli kardeşlerimle vakit geçirir sohbet ederim.  Fiziksel engelli olup, engelli olmayan birçok insandan çok daha mutlu olan ve şükreden kişiler tanıdım. Doğuştan engelli tekerlekli sandalyede ve birinin yardımı ile yaşamını idame ettirmeye çalışan, başını dahi sabit tutamayıp, ellerini tam olarak kullanamayan, konuşmada büyük zorluk çeken ve konuşması zor anlaşılan engelli kardeşimiz o haline şükrediyor. Ve bana ?ya ağabey gözlerimde görmeseydi, bunun için Allah?a şükrediyorum?. dedi . Bu kardeşimiz birinin yardımı olmadan yaşamını sürdüremeyecek durumda olmasına rağmen, beş vakit namazını da geçirmemekte.

İnsanlar hayatlarıyla ilgili şikâyet edecek birçok şey buluyorlar. Bu, onların hayatlarının ne kadar kötü olduğuna bir işaret değil; mutluluk becerisinden ne kadar yoksun olduklarına dair bir işarettir. Her anı koşulsuz olarak keyifli geçirebilmek şu mutluluk becerisi denen şey aslında, basit bir tanımla, kendini mutsuz etmeme becerisidir. Bir şeyden zevk almak için özel bir şey yapmak zorunda değilsiniz. Varlığınız özel olduğundan zevk almak doğal ve her an için mümkündür.

Birçoğunuz hayatınızla ilgili şunu fark etmişsinizdir, olaylar hiç de sizin olması gerektiğini düşündüğünüz gibi değildir. Çünkü olaylar oldukları gibidir. Sizin mutluluk beceriniz ise, gerçeklerle ne denli uyum içinde olduğunuzla ilgilidir. Bu, olayları iyileştirmeye çalışmaktan vazgeçmek demek değildir, tam tersine iyileştirmek demektir. Ancak şunu dikkate almalısınız:  Beş dakika sonrasını daha iyi bir hale getirme başarısını gösterseniz bile, bunun içinde bulunduğunuz ana bir faydası yoktur. Var olan gerçeklere karşı tutumunuzu geliştirmek sizi daha mutlu yapacaktır.

Aslında mutluluğunuz için gerçekten gereken tek koşul sizin varlığınızdır. Ancak mutluluğu, varlığınızın derinliğinde, yaşanan anın koşullarında hiçbir değişiklik olmadan mevcut iyiyi yaşamaya izin verdiğiniz ölçüde tecrübe edebilirsiniz. Yine bu geliştirebileceğiniz bir beceridir. Hayattan her şeye rağmen güzeldir. Tüm güzellik ve mutlulukların sizlerle olması dileği ile.

İbrahim Halil SİPAHİ

13.08.2013/danapost.com