Son günlerde başta güney doğu olmak üzere yurdun dört bir yanında yaşanan olaylar sonrası PKK-HDP yandaşlarının sözde IŞİD?i protesto etmek için yaptığı eylem ve çatışmalar karşısında vatansever vatandaşlarımızın gösterdiği tepkiler IŞİD sempatizanlığı gibi yanlış bir algılamaya neden olmaktadır. 

PKK yandaşları vasıtası ile düzenlediği provokasyon eylemlerinin yönünü, milletimizin Atatürk, bayrak gibi değerlerine, milliyetçiliği tekelinde görülen partilerin teşkilatlarına yönelik ve binalarının önünde yapılan eylemlere çevirmek sureti ile milleti galeyana getirmeye ve kargaşanın,  kavganın içine çekmeye çalışıyor. 

Diğer yandan bir grup radikal sözde Müslüman ile PKK yandaşlarının tahriklerine kapılan cahil ise IŞİD?in PKK?ya karşı savaşması nedeni ile IŞİD?i kendi akıllarınca destekleme gaflet içerisinde. 

Yaşanan bu olaylar karşısında ve sosyal medyada dedikodu yolu ile duyulan ve anında yayılan mesnetsiz haberler ile vatanseverlik duyguları üst düzeye çıkan vatandaşlarımız bilgisayar başlarında klavyelerine sarılarak bu mesnetsiz haberleri yaymak sureti ile farkında olmadan nefret, nifak tohumları ekerken karşı hareket zemini oluşturmaktalar. 

Ortada öylesine bir provokasyon dönüyor ki, uyanık olmak ve akıl ile hareket etmek gerekiyor. Aksi halde akıl ve izan sahibi insanları dahi bir anda inandırabilenlerin, cahil insanlar üzerinde kuracağı etkiyi düşünmek dahi istemiyorum. 

Bütün bu yaşananlar önümüzdeki süreç içerisinde marjinal ve radikal grupların halkın içerisine sızarak daha kolay yayılma ve eylem zemini bulmasına neden olabilecektir. Şimdiden bunun tedbirinin alınması ve milletimizin bu provokasyon eylemler karşısında sağduyulu olması gerekmektedir. 

Bugün yaşananlar ileride yaşanacak olanların habercisidir. Ülkeyi idare eden iktidarın bir an evvel işin üzerine titizlik ve ciddiyetle gitmesi gerekirken, Muhalefetinde yükümlüğü artmıştır. 

Kuru bir muhalefet, ağır itham ve eleştiri bir yana bırakarak, devlet millet birliğini sağlamak için iktidar ile muhalefet hemen el ele vermelidir. 

Siyaset bilimciler, aydınlar, yazarlar kısaca topluma önderlik edecek akıl ve bilgi sahibi insanlarımızın, sağduyulu davranışları ile toplumu bilinçlendirme ve onları sağduyuya sevk etmeye mecburiyetleri vardır. 

Toplumu galeyana getirmenin yeri ve zamanı olmadığı gibi bunun bir ihanet olacağı şuurunda olmak gerekir.

İbrahim Halil SİPAHİ

Araştırmacı Yazar

09.10.2014/adanapost.com