Türk Halkı Hak, Hukuk, Adalet Sağlamak İçin Yarınlara Yürüdü

15 Haziran 2017 günü Ankara Güvenpark’ta Genel Başkanımız Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU’nun tek başına, sadece elinde “ADALET” yazılı pankartı ile yaktığı ateş, 9 Temmuz Pazar günü İstanbul Maltepe sahili kavurdu.

15 Temmuz’da halkı sokağa çağırarak 249 vatandaşımızın şehit olmasına yol açan zihniyetin “yürümeyin, hızlı trenle gidin” ironisine rağmen, 69 yaşında, 24 gün boyunca, yağmur, çamur, gübre, sıcak demeden, ideali uğruna, inançla yürüyerek tamamlayan Sayın Genel Başkanımız, bu süreçte hepimizden genç, hepimizden dinamik duruşuyla tüm Türkiye’ye umut oldu.

9 Temmuz’da Maltepe sahilde, Türkiye’nin dört bir yanından akın edip meydanları dolduran milyonlarla ADALET istedik.

9 Temmuz’da Maltepe sahilde, demokrasiyi her tür karşıt güçlere karşı savunmak, korumak, laik demokratik Cumhuriyetimize ve kazanımlarına sahip çıkmak için karşıt her güce karşı beraber dik durduk.

9 Temmuz’da Maltepe sahilde, sen, ben, biz, hepimiz, hep birlikte umutsuzluğu umuda, korku ve yalnızlığı cesaret ve güvene dönüştürdük.

9 Temmuz’da Maltepe sahilde, destan yazdık.

Genel Başkanımızın Adalet Manifestosunda da belirttiği gibi,  aydınlık günlere, bir an önce hep birlikte kavuşmamız için, OHAL’in yasakçı, baskıcı ve sansürlü döneminin sona erdirilerek hukuk düzeninin evrensel ilkelere uygun olarak yeniden tesis edilmesi, “sivil ölüme” terk edilen OHAL mağdurlarının yargıya erişim ve sosyal güvenlik haklarını kısıtlayan tüm uygulamalara son verilmesi, tutuklu gazetecilerin ve milletvekillerinin serbest bırakılarak düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması zarurettir.

Adalet, toplumsal barışımızı bozan tüm antidemokratik uygulamalara son verilmesi ve Türkiye coğrafyasındaki tüm halklara, tüm kimliklere kardeşçe, adilane yaklaşan, barışçıl bir politika ile sağlanacaktır.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin, 9 Temmuz Mitingi ile amaçlanmış ve yakalanmış olan “geniş uzlaşma ve kucaklaşma ruhunun” itici gücünü en olumlu çerçevede değerlendirerek, “gençlik, kadınlar, örgütlü kesimler ve Parti Örgütümüzle tepeden tırnağa dayanışma içinde, kararlı ve yapıcı adımlarla geleceğe yürüyeceğine gönülden inanıyorum.

Bu süreç belki de uzun bir yürüyüş olacak. Bugün üzerinde yürüyeceğimiz güçlü bir temelimiz var. Bu temel üzerinde yürüyerek “demokratik ve özgür bir Türkiye”yi hep birlikte kuracağız.

Tarihe not düştüğümüz bu önemli günde gerek bizzat yanımızda olarak bize güç veren, gerekse gönül bağı ile heyecanımızı paylaşan başta Adanalı hemşerilerim olmak üzere, tüm Türkiye’deki il, ilçe örgütlerimiz, gençlik ve kadın kollarımız, belediyelerimiz, milletvekillerimiz ve tüm adalet sevdalılarına yürekten teşekkür ederim.