Medya Platformu, piyanist Fazıl Say'ın, "Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama" suçlamasıyla yargılandığı davada 10 ay hapis cezasına çarptırılması kararını değerlendirdi.

Medya Platformu Genel Başkanı Mustafa Yürekli'nin yaptığı yazılı açıklamada, "Fazıl Say'ın sosyal medyada yaptığı bir açıklamadan dolayı, hakkında 'dini değerleri aşağılamak' suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.

Bu mahkumiyet kararıyla, ifade özgürlüğünün dünyadaki ve ülkemizdeki kavranışına ilişkin sorun daha da belirgin hale gelmektedir.

Danimarka'da yargı, İslam dünyasında protestolara yol açan karikatürleri ilk yayınlayan Jyllands- Posten gazetesi aleyhinde dava açılamayacağını bildirerek AB'de ifade özgürlüğünün sınırlarını İslam'a saldırıyı da kapsayacak kadar genişletme çabasına öncülük ediyor.

Türkiye'de de bir sanatçı, çıkıntılık yaparak 'dini değerleri aşağılamak' suretiyle ifade özgürlüğünün sınırlarını İslam'a saldırıyı da kapsayacak boyutlara taşıma girişiminde bulunuyor.

İfade özgürlüğü, dünyanın hiçbir yerinde toplumun din güvenliğine tecavüz edemez. Dünya güçleri niçin İslamofobi'yi yaygınlaştırıyorsa, aynı amaçla ifade özgürlüğünü İslam'a saldırı boyutuna kadar genişletmek istiyor.

Fazıl Say, bu çıkışıyla Batı'nın İslam'a dönük uluslararası operasyonuna destek vermektedir. Fazıl Say, İslamofobi'yi siyonizm, antisemitizm ve faşizm gibi insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak kabul ettiğini açıklayabilir mi?

Bu da ülkemize ve milletimize ne kadar yabancılaştığını, sömürge aydını olduğunu göstermiyor mu? Bilim, düşünce ve sanat, beşeri etkinliklerdir, eleştiriyle gelişir, olgunlaşır; din ise Allah katındandır, beşeri bir fenomen değildir ve akıl alanının dışında, inanç alanındadır.

Bilimsel çalışmalar, sanatsal etkinlikler ve fikirler için gereken ifade özgürlüğünün dini alanı, kutsalı kapsamadığının anlaşılması, kuşkusuz demokrasimizin düzgün işleyişi için hayati önemdedir. Fazıl Say'ın, kişisel ikbali için, Yahudiliği antisemitizm yasasıyla koruma altına alan Batı'da düzenlenen İslam'a linç kampanyasına katılmasını, dolayısıyla dünyada İslam aleyhine oluşan koşullardan yararlanma çabasını kınıyoruz.

Ülkemiz ve milletimiz adına yargı, Fazıl Say'ın 'dini değerleri aşağılamak' suçunu tespit etmiş ve yasalarda öngörülen cezayla cezalandırmıştır. Yargı görevini yapmıştır. Yargıya saygı göstermek gerekir. Ayrıca demokrasinin gereği olarak yasalarda, ifade özgürlüğünü dine saygı sınırları içinde tutan nitelikte düzenlemeler yapılmalıdır.?

mustafayurekli@gmail.com