İrfan Küçükköy

İrfan Küçükköy

Konya Mehter Takımı Ve Necmettin Erişen

Konya Mehter Takımı Ve Necmettin Erişen

Bir siyah beyaz 2 kişi görseli olabilir

"Kimlerdi o güzel insanlar"

Konya Mehter Takımı Ve Necmettin Erişen

Ahmet Kantemiz (Konya Mehterân Kadrosundan)

Konya

Konya mehter takımının kuruluşu, 1971 yılında, rahmetli Necmettin erişen abinin Konya sorumlusu olduğu dönemde, bizzat kendi gayret ve çabalarıyla gerçekleştirilmiştir. Mehter takımı çalışmaları, Mevlânâ Caddesi’nde bulunan Konya Esnaf ve Sanatkârlar Birliği’nin dört katlı binasında başlamıştır. Binanın bodrum katının boş olduğunu öğrenen Necmettin abi, birlik yetkilileri ile görüşerek binanın mehter takımı çalışmalarına tahsis edilmesini sağlamıştır. Tahsis edilen binanın bodrum katının temizliği ve badanası yine Necmettin Erişen abinin başlarında olduğu bir grup arkadaşımız tarafından gerçekleştirilmiştir. Yaklaşık 500 metre karelik bir salon olan bu yerde hafta sonu cumartesi akşamları bazen de pazar günleri çalışmalar başladı. Bu çalışmalar yapılırken bir taraftan da mehter takımı malzemelerinin temini çalışması sürdürülmekteydi. Esnaf temsilcilerimizden rahmetli Hasan Hüseyin Uçkun ve Abdullah Oflaz abilerin bu noktada büyük destekleri olmuştur. Bu dönemde mehter takımı eğitim çalışmaları hızla devam ediyor ve takıma her geçen gün yeni katılımlar oluyordu. O zamanlar Konya imam hatip lisesi Okul Aile Birliği’nin elinde müsamerelerinde kullanılmak üzere mehter takımı elbiseleri olduğunu öğrendik. Necmettin abi aile birliğin yöneticileri ile görüşüp kalıplarını çıkartmak için kısa bir süreliğine elbiseleri alıp çalışma salonuna getirdi. Ancak elbiselerin bize verildiğini öğrenen okul idaresi, okul aile birliğine baskı yaparak kalıp çıkartılması için getirilen elbiselerin geriye götürülmesini isteyince elbiseleri teslim etmek zorunda kaldık.

O dönemde imam hatip liseleri yönetiminde mücadelecilere karşı bir kıskançlık ve antipati vardı. Bunun sebebi de her şeyi kendilerinin kontrolünde olmasını bizzat kendilerinin yapması gerektiğini düşünen hasis zihniyetin olmasıydı. Mücadele Birliği’nin kapatılmasına rağmen çalışmalarımızın ve fikirlerimizin Konyalılar tarafından büyük destek görmesi bu okuldaki yöneticileri kıskandırmış, hatta biz mücadelecilerden bahsedilmesine yasak getirecek kadar bağnaz ve statükocu olmuşlardı. Nihayet elbiseler elimizde yirmi dört saat bile kalmadan alındığı yere iade edildi. Necmettin Erişin abi çözüm için arayış içindeydi.

O dönemde İstanbul’da vaizlik yapan Mehmet Çiçek abi vasıtasıyla Türk Silahlı kuvvetlerinin İstanbul Harbiye‘de bulunan askeriye müzesinde mehter takımı olduğunu öğrendik. Derhal müze yetkilileri ile bir görüşme gerçekleştirilerek müze komutanlığına durum anlatıldı. Dönemin müze komutanı her türlü desteğin verilmesi için ilgilileri görevlendirdi. Yine Konya’dan Hasan Hüseyin Uçkun ve Abdullah Oflaz beyler İstanbul’a giderek mehter takımı elbiselerinin kalıbını çıkartıp gerekli kumaşların teminini ve elbiselerin dikim çalışmalarını yürüttüler. Diğer taraftan Konya’dan bu noktada kabiliyeti olan arkadaşlarımız Mustafa Mert, Ünal Ölemez, Ahmet Kara ve Mehmet Dündar İstanbul’a gönderildi.Bu arkadaşlar askeriye mehter takımının zurnacı başından zurna çalışmaları ve üfleme dersleri aldılar. Daha sonra eğitimlerini tamamlayarak Konya’ya geldiler tabii ki bu sürecin gerçekleşmesinde İstanbul’daki Mehmet Çiçek abinin büyük katkısı olmuştur. Neticesinde çalışmalar hız kesmeden devam etmiş mehter takımımız gösteri yapmaya hazır hale gelmiştir. Mehter takımında Mehterbaşı olarak Mustafa Mert bey görev aldı. İlk gösterimiz Mevlânâ meydanından başlayarak Alâeddin caddesi, Alâeddin bulvarı, Zafer meydanı sonrasında tekrar Alâeddin caddesi dönüşü, hükümet konağı önü sarrafların bulunduğu Tevfikiye caddesi, Kapu camii, Sahib-i Ata caddesini takip etmiş sonrasında o zamanki ticaret borsasının bulunduğu buğday pazarı önünden geçerek Kadınlar pazarı ve Aziziye camii yanındaki eski İstanbul caddesine geçerek Selimiye caddesi ve Mevlana meydanına ulaşan yürüyüş gerçekleştirmişti. Gösterimiz daha sonra burada verilen konserlerle son bulmuş, tabir yerindeyse Konya’da yer yerinden oynamıştı. Konya ilk defa böyle bir gösteriye şahit olmuştu. Gösteri sonrasında mehter takımına çeşitli yerlerden davetler gelmeye başladı..

O zaman Necmettin Erişen abinin hayatında farklı bir yeri ve değeri olan Çumra‘dan da gelen davet üzerine Çumra’da hatırladığım kadarıyla İstanbul’un Fethi ya da Çanakkale zaferini anma toplantısı düzenlendi ve mehter takımı yürüyüş ve konser düzenledi. Bunun için rahmetli Rahim Özkaymak da bir otobüs tahsis etmişti. Ancak Çumra girişinde jandarma ve polis ekibi tarafından otobüsümüzün yolu kesildi. Güvenlik görevlileri ilçe kaymakamlığının emri olduğunu Çumra’ya giremeyeceğimizi belirttiler.Dönemin Çumra kaymakamı herkesin de yakından tanıdığı Mehmet Keçecilerdi. Kendisinden Uzun Yürüyüş yapmamak şartıyla ilçeye giriş için izin alabildik. Konferans vereceğimiz salonun önünde küçük bir yürüyüş yaparak ilçe merkezinde yoğun katılımın olduğu bir konser verdik.

Sonraki zamanlarda önemli gün ve tarihlerde Konya’da gösteriler yapan ve konserler veren mehter takımımız, davet üzerine Adananın Pozantı ilçesinde ilçenin Kurtuluş gününde konser ve yürüyüş gerçekleştirmiştir. Sonraları sırasıyla Seydişehir, Akşehir, Karaman gibi Konya’nın çeşitli ilçelerinde yürüyüşler yapmış. konserler vermiştik. Ayrıca Afyonkarahisar’da büyük bir yürüyüş gerçekleştirerek konserler verilmişti.Mehter takımımız her gittiği yerden bu şekilde büyük ilgi görerek olumlu tepkiler aldı.

Daha sonraki yıllarda mehter takımının malzemelerinin halk eğitim müdürlüğüne bağışlandığını hatırlıyorum. Bu vesileyle mehter takımımızın faaliyete geçmesinde çok büyük emekleri olan Necmettin erişen abiye takımın kuruluşunda emeği geçen esnaf kardeşlerimize ve takımda görev alan kardeşlerimizden vefat edenlere yüce Allah’tan rahmet, hayatta olanlara sağlık sıhhat ve afiyetler diliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İrfan Küçükköy Arşivi