İrfan Küçükköy

İrfan Küçükköy

Bizim Anadolu Gazetesi’nde Mücadeleciler

Bizim Anadolu Gazetesi’nde Mücadeleciler

Bizim Anadolu gazetesine kimler hizmet verdi, ne kadar hizmet verdi ayrıntılı bilmiyorum. Tabii ki biliyorum ama ayrıntıları bilmiyorum. Onun için, isteğim üzere yazılan iki arkadaşımın yazılarını aynen aktarıyorum.

İrfan Küçükköy

1-Av. Sabri Turhan’ın yazısı.

Bizim Anadolu Gazetesi, Mücadele Birliği’nin “bir günlük gazete çıkaralım” düşüncesinin ilkidir. Gazete, başta, Mehmet Yurttutmuş ve Mehmet Emin Alpkan ortaklığında idi.

Günlük gazete çıkarma fikri yoğunlaşınca; Mehmet Yurttutmuş’un hissesini Mücadele Birliği satın aldı Aykut Edibali adına.. Gazete, o zamana kadar MHP yanlılarının gazetesi idi. Biz yarı hisseyi satın alınca; yazarlar ve diğer personelin çoğu yavaş yavaş ayrıldı. İlkin yazar kadrosuna Kemal Yaman ve Yusuf Çalışkan getirildiler. Müessese ve Muhasebe Müdürü de Mevlüt Baltacı idi.

Gazete bu şekilde bir süre yarısı içden, yarısı dışımızdan yeni ekip ile ile yürütüldü. Sonra Mücadele Birliği, baştan başa kendinin olacak bir gazete çıkarmaya karar verdi. Yeni Ortam Gazetesi satın alındı. Bu sefer bu gazeteye Bayrak ismi verildi. İlk sayısı çıkmadan önce, Anadolu’dan gazeteci yetiştirilmek üzere 15 kadar arkadaş getirildi. Bu arada Bizim Anadolu çıkmaya devam ediyordu. Kısa aralık- la gelişmiş bu fikir karşısında , Anadolu’dan davet edilen 15 kadar arkadaştan ikisi (Sabri Turhan ile Caner Arabacı ) Bizim Anadolu’ya verildi. Diğerleri 10 gün sonra çıkacak Bayrak Gazetesi’ne yerleştirildiler. Bizim Anadolu’ya daha sonra takviye eleman olarak Ali Arıkan ve Muttalip Uslu da geldi. Gazetede ,bizim dışımızda insanlar da çalışıyordu. Meşhur Yörük Ali Efe’nin oğlu Mehmet Ali Yörük, karikatürist Ali Kocamaz, Mehmet Kıdeyş, senarist, hikayeci, şair Ömer Lütfi Mete gibi..

Bu arada, haftalık , aylık ve üç aylık yayınlarımızın yanında iki de günlük gazetemiz olmuştu.Gazete çıkarmak zor bir işti. O zamanki meşakkat şimdiki gibi değildi. Koca koca rotatiflerde bobinler çevrilir,

yazılar ve resimler önce alimünyum levhalara alınır, sonra matrise geçirilir, ardından kağıda aktarı- lır, rotatifin öbür ucundan katlanmış olarak binlerce gazete çıkardı. Ondan sonra gazeteler gidecek leri yere göre sayı sayı paketlenir, THY’nin kargo uçağına, uçak öğleyin saat 2.00’de kalkacağından ucu ucuna yetiştirilir, o günkü koşuşturmaca o saatte bitse bile, ertesi günü aynı telaş gene başlardı. Öğleyin gazete uçağa yetiştirilince ,çalışanlar biraz soluk alır, yemek ve namaza geçilirdi. Ama yazı kadrosunun işi gene bitmezdi. Biraz rahatlamaya rağmen, topluca 1.sayfayı hazırlayanlar kendi köşelerine yazı yazmaya koyulur veya iç sayfaları yapmaya geçerlerdi. Hasılı gazetecilik bir ömür törpüsü idi...

Gazete böyle hazırlanıyordu ve basılıyordu ama, okuma işi nasıldı ?

Tabi Anadolu’daki arkadaşlar yarı yarıya ortak olduğumuz Bizim Anadolu’dan çok, tamamı bizim olan Bayrak Gazetesi’ni almaya başladılar. Bu durum ,Bizim Anadolu’nun imtiyaz sahibi Mehmet Emin Alpkan’ı üzdü. Mehmet Emin Alpkan o yıllarda milliyetçi- mukaddesatçı camiada çok popüler bir isimdi. Kendisine; “Milliyetçilerin Ağabeyi” denirdi. Etkili bir adamdı. Her kesimden insan ile teması arkadaşlığı ve iltisakı vardı.1960’larda milliyetçi- mukaddesatçı gençlerin yaptığı eylemlerde O’nun izi vardır. Etkili konuşan, insanı etkileyen bir hali vardı. Aykut Edibali’nin yazdığı “5 Çayı “ kitabındaki ”Selçuk Bey” in Mehmet Emin Alpkan olduğunu iddia edenler bile vardır. Kendisi, Konya- Taşkent’li idi. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun babası Mehmet Amca ile iyi arkadaştılar. Onlar da Taşkentli idiler. Ahmet Davutoğlu o zaman bir lise öğrencisi iken babasının arkadaşının gazetesinde yazı yaz- mışlığı bile vardır.

Mücadele Birliği’nin Mehmet Emin Alpkan ile çok teması olmuştur.

Yıllar sonra Mücadele Birliğinin yetiştirdiği önemli isimlerden Gazi Altun’un yönettiği Boğaziçi Yayınlarında basılan eserinde Alpkan’ın oğlu Dr. Latif Alpkan; “Milli Dava Adamı Mehmet Emin Alpkan” da babasını anlattı. O kitapta; Bizim Anadolu macerası da anlatılmaktadır. Ve, o kitabın bir bölümünde; Bizim Anadolu’nun eski yazarlarından Sabri Turhan’ın; “Benim, gazetecilikte ustam Kemal Yaman’dır” başlıklı yazısı da yayınlanmıştır.

Bayrak Gazetesi varken, Bizim Anadolu çok büyüyemedi. Bir süre sonra “İlan Gazetesi” hüviyetine düştü. Sadece Basın ilan Kurumu’nun verdiği ilanlarla geçinir oldu. Gazete, şirket adına yayınlandığı için daha sonra iyice zayıflayınca şirket tasfiye edildi. Şirketin tasfiyesinde merhum arkadaşımız Necati Yokuş da görev aldı.

Mücadele Birliği’nin günlük gazete çıkarma hevesi pek başarılı olmadı. Aykut Edibali’nin; “Koskoca Koç’un bile gazetesi yok. Onlar, “Bizden haberler “ diye 2 ayda bir bülten yayınlıyorlar, kendilerini anlatıyorlar, bununla yetiniyorlar. Biz gazete çıkarmamalıydık” dediğini duyduk.

Sabri Turhan

BİZİM ANADOLU GAZETESİ HAKKINDA

EFE EFSUN’UN YAZISI

• O yıllarda (1976-1977-1978 de)

• Merhum Yusuf Çalışkan ustamız Bizim Anadolu gazetesinde üçüncü sayfada günlük köşe yazıları yazarken bendeniz Durdu Şahin (ŞAİR EFE EFSUN ) de mümkün mertebe ikinci sayfada “Divan” sütununda yazardım.

Rahmet-i Rahman'a kavuşan merhum Yusuf Çalışkan ustamız, usta yazardı ve günlük yazılar yazardı.

Bizim Anadolu gazetesi o yılların yazı üstadı Kemal Yaman Bey yönetiminde okurlara ulaşırdı. Saygıdeğer Kemal Yaman üstadımız gazetenin başyazılarını da yazardı.

Gazetenin ikinci sayfasında İsmail Aydın, Zekeriya Erdim, Abdullah Yıldız, Caner Arabacı Beyler de usta işi yazılar yazarlardı.

Şakir Albayrak, Ahmet Sargın, Mehmet Yetişkin, ve Tevfik Yaşar Tekeli gibi yazarlarımızın yazılarını da zevkle, şevkle okurduk.

Bu vesile ile merhum Yusuf Çalışkan ustamıza Allah'tan rahmet diliyor, "Allah cennette Peygamber (s.a.v) Efendimize komşu eylesin" diyorum. Gazetenin, ismi bu yazıda belirtilmiş ya da belirtilmemiş halen yaşayan cümle yazarlarına Allah'ım hayırlı ömürler nasip eylesin.Amin.

İrfan Küçükköy

:Efe Efsun Bu yorumu Mücadele Birliği kitabımın genişletilmiş üçüncü baskısı için.”Bizim Anadoluda Mücadeleciler” bölümüne aktaracağım. Mevlüt Baltacı arkadaşımdan istemiştim. O da Sabri Turhan arkadaşımızı salık vermişti. Zannedersem Süleyman Köse arkadaşımız da vardı.Mehmet Çiçek arkadaşımız da günlük yazılar yazıyordu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İrfan Küçükköy Arşivi