Türkiye nasıl büyük devlet olur? - 4 -
Bu paylaşım, serinin dördüncü ve son yazısıdır. Lütfen diğer üç yazıyı da okuyunuz.
Türkiye'nin Avrasya Birliği Oluşturması
Bu serinin ilk yazısına "Türkiye Büyük Devlet olabilir mi?" sorusuna cevap vererek başlamıştım. Demiştim ki "Objektif şartlar hazır, sübjektif şartlar yöneticilerin marifetlerine kalmış."
İkinci yazısında "Türkiye Avrupa’nın Rusya hariç coğrafi mesaha olarak ve nüfus çokluğu bakımından da en büyük olmaya namzet. Ancak Büyük Devlet olmak için, ülkelerin büyüklükleri ve nüfus çoklukları yetmez. Uluslararası Fonksiyon gücü önemlidir."
Üçüncü yazımızda Yazılı olsun (paktlar Gibi), olmasın Türkiye komşu ülkeleri kalkındırarak dost olmalıdır." dedik, ve bunların birinci halkası olarak bunu açıkladık.
Türkiye için dost ülkeler oluşturmanın ikinci halkası başlıkta andığımız İstanbul etrafında olan devletlerle yani Balkan ülkeleri ve Batı Karadeniz sahili ülkelerle, kalkındırarak dostluk ilişkisi sürdürmektir. Bu ülkelerin hepsi Türkiye’nin yardım eli uzatmasından memnun kalacaklardır. Özal’ın başlattığı bu hareketin resmisini Ruslara kaptırdık. Şimdi Türkiye'nin katkısı semboliktir. Bunu uluslararası sosyal siyaset uzmanları anlar.
Türk Devletleri; Türk Toplumları İle Dostluk
Türkiye için dost ülkeler oluşturmanın üçüncü halkası 90 sonrası SSCB'den ayrılan Türk devletleri ile çoğunluk ve azınlık haldeki istiklallerini elde edemeyen Türk topluluklarıdır. Bunlar Türkiye’nin müzaheretinden bir şey elde edemediler. Sembolik kaldı. Her alanda işbirliği oluşamadı. Süratle oluşturulmalıdır.
İslam Ülkeleri İle Dostluk
Türkiye için dost ülkeler oluşturmanın dördüncü halkası İslam ülkelerinin hepsidir. İslam ülkeleri ile çatışma değil, dostluk kurulmalıdır. Azgın teröristler ve basiretsiz yöneticiler, sözlük anlamıyla adı İslam yani "Barış" olan bir dini savaş ve terör ile anılır hale getirdiler. İSLAM BARIŞ demek.
Konuyu kitap haline getirebilseydim, sanayi ve teknoloji transferinde Türkiye’nin rolü ve fonksiyonunu, ekonomik kalkınma metotlarını, kalkındırma metotlarını, çatışmasız İslam devletleri oluşturmanın çare ve imkanlarını ortaya koymam gerekirdi.
Benim Büyük Devlet'im, Batı Avrupa devletleri gibi sömürgeci, ABD gibi emperyalist, Rusya gibi işgalci olamaz. Benim büyük devletim, koruyucu, kalkındırıcı, geliştirici, barıştırıcı olur.
Uzayıp gitmemesi için konuları, ayrı ayrı kitaplar oluşturacak konuları bir kaç cümle ile özetleyerek sözü kesiyorum.
Şu notu da ilave edeyim.
Osmanlı Devletinin coğrafya gelişmesini inceleyiniz. Büyük iltihaklarla büyümüştür. Savaşlar büyümenin önündeki engelleri kaldırmak için yapılmıştır. Hele sınır savaşları çok zararlıdır. Bir Avrupalı Uluslararası stratejist bilim adamı "Çağımızda Savaş Topyekûndur. Bir ülke başka ülkeyi bir günde işgal edebilir. Değilse sınır savaşları milletlere verilmiş cezadır. Gücünü boşa harcar, ekonomisini boşa sarf eder. Elde edeceği bir şey yoktur." diyor. Ben büyük ihtilafsız bir millet, ümmet, insanlık ve savaşsız bir Dünya istiyorum. Bu mümkün mü?
Peygamberimizin savaşlarının hepsi İslam’ın yayılışının önündeki engelleri kaldırmak içindir. Zarurettendir. Keyfi değildir.
İrfan Küçükköy Hoca.
*****
Bir arkadaşımın yorumlarda bir notu üzerine, şu açıklamayı yapayım. Böyle konular üzerine yazı yazmamda, yazabilmemde en güçlü etken, kuruluş dönemi Mücadele Birliği içinde aldığım kültür zenginliğidir. Daha sonra bunları okuduğum kitaplarla ve tecrübelerimle besledim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.